Karabük Postası tarafından
07 Temmuz, 2018 10:57 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Batı Karadeniz’in gizli kalmış cenneti, ekoturizmin yeni merkezi Yenice ormanları 

Türkiye’nin en büyük blok ormanları olan Karabük ili Yenice ormanları sabahları kuşandığı kalın sis perdesiyle, güneye bakan yamaçlarında sandal ve çam ağaçlarıyla, kuzey tarafında ise sarı-beyaz ıhlamur ağaçlarıyla gerçekten çok etkileyici. Taze sürgünlerin boy vermeye başladığı bir mayıs günlerinde bir başka güzel Yenice Ormanları. Bu bakir alandaki dalların arasından süzülen gün ışığı ise benzersiz gölge oyunları oluşturuyor. Kısa ömürlü küçük dereler, köpüren sularıyla dans ediyor ağaçların arasında. Orman yangınlarını önlemek maksadıyla yapılan göletler, gökyüzünü kıskandırırcasına mavi mavi göz kırpıyor bizlere. Kasvetli kış mevsimini geride bırakan kiraz, badem ve armut ağaçlarının renk renk açan çiçekleri, güzellikte birbirleriyle yarışıyorlar. Her ağacın, her kayanın anlatacak bir hikâyesi var burada. Heyecanla yüzünüzü yalayan deli rüzgârlar eşliğinde, yeşil sessizliği keşfetmeye koyulabilirsiniz. Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın korumasında bulunan kendine has bir mikro klimaya sahip olan Yenice Ormanları’nın en önemli bölümü, kuşkusuz anıt ağaçların bulunduğu Arboretum Alanı. Suyun ve nemin oluşturduğu zengin bitki çeşitliliğinin ürünü olan anıt ağaçlar, bu tabiat harikasının en değerli hazineleri arasında. Türlerinin diğer örneklerine göre olağanüstü çap ve boya ulaşan bu nadir ağaçlar, ‘Tabiat Anıtı’ olarak tescil edilmiş ve koruma altına alınmış. Çevreleri iki ila yedi metre, boyları ise 18 ila 30 metre arasında değişen Istıranca meşesi, Türk fındığı, porsuk, Kafkas ıhlamuru, dağ karaağacı ve akçaağaçlarıyla Yenice Ormanları, bir açık hava müzesi konumunda. Geride bırakılan her ayak izi ayrıntıları keşfetmenize biraz daha yardımcı olurken, Kavaklı, Şimşirdere, Çitdere, Kızılkaya, Karakaya ve Göktepe bölgelerinde yürüyüş ve bisiklet parkurlarının ortaya çıkmasını sağladı. Orman yolları ve patikalar boyunca GPS koordinatları alındı. Bütün bu çalışmalar sonucu doğal kaynaklar ve ekolojik değerler gözetilerek alternatif güzergâhlarla birlikte 396 kilometreye ulaşan, tam 21 yürüyüş rotası belirlendi. Kısa, günübirlik ve uzun rotalarıyla her seviyeden yürüyüşçüye hitap eden Yenice parkurları, doğa tutkunlarına farklı seçenekler sunuyor. Özellikle Şeker Mesire Yeri ile Arboretum sahası arasındaki altı günlük en uzun parkur, konuklarını bu etkileyici doğa parçasının hemen hemen tüm güzelliklerinin sergilendiği müthiş bir maceraya davet ediyor. Tropik bölgeler dışında dünyanın ender coğrafyalarında rastlanan anıtsal ağaçları, yemyeşil vadileri, yükseklikleri iki bin metrelere ulaşan dağları, derin kanyonları, her daim çağıltılı dereleri, sürpriz şelaleleri, yaban hayatı ve değişik bitki çeşitliliğiyle Yenice Ormanları, farklı outdoor aktiviteleri için gerçek bir ekoturizm merkezi aynı zamanda. Günübirlik veya kamplı yürüyüş güzergâhları ile bisiklet rotaları dışında; kanyoning, kaya tırmanışı, kuş gözlemi, foto safari, botanik yürüyüşleri, rafting ve yamaç paraşütü gibi etkinlikler de yapılabiliyor bu bakir alanda. Ormanın derinliklerindeki tesisler ve yol boyunca rastlayacağınız pınarlar, doğaseverlerin macera dolu aktivitelerini kolaylaştıran unsurlar aynı zamanda. Kırmızı-beyaz çizgilerle işaretlenmiş patikalarda özgürce yürümek, doğanın sizin için hazırladığı sürprizlere tanıklık etmek, eski çağlardan beri maden yıkamada kullanılan antik Küre havuzunda tarihin gizemli soluğunu hissetmek, çağıltılı derelerde ve şelalelerde yüzmek, ağaç denizini andıran parıltılı göletlerde piknik yapmak istiyorsanız yürüyüş botlarını ayağınıza geçirin ve Yenice’yi keşfe çıkın. Uçsuz bucaksız bir ağaç müzesine benzeyen ormanda yaşadığınızı yeniden duyumsayabilmek, yaprakların yeşilden sarıya, kahveden kızıla dönüşen renk cümbüşünü izleyebilmek için bundan güzel fırsat olur mu?

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
06 Haziran, 2025 12:15 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Trabzon’da sel hasarları servislere araç girişini artırdı

Trabzon’un Ortahisar ilçesinde tesirli olan yağışların yol açtığı sel ve su baskınları sonucu çok sayıda araç ziyan gördü. Hasar gören araçlar servisleri doldurdu.
Konuyla ilgili ikazlarda bulunan Renault Dacia Bayi Servis Müdürü Hasbi Çakıroğlu, hasarın boyutunun su alma ölçüsüne nazaran değiştiğini belirterek, "Sel hasarından ötürü birinci günden beri servisimize araçlar gelmeye devam ediyor. Aracın hasarı, suyun içine girme ve su alma ölçüsüne nazaran değişiyor" dedi.

"Aracı zorlamayın"
Sürücülerin yaptığı en büyük kusurun su içindeki aracı çalıştırmaya kalkışmak olduğunu kaydeden Çakıroğlu, "Aracı kurtarayım derken çalıştırarak suyun içine giriyorlar. Su birikintisi olan yerlerde çukur olup olmadığını bilemezsiniz. Araç motor ya da şanzıman düzeyinde su aldığında çalıştırılırsa hasar kaçınılmaz olur. Bu biçim durumlarda erken müdahale yapılamıyorsa, araç belli bir düzeye kadar suya gömüldüyse artık çalıştırmaya çalışmasınlar. O noktadan sonra her teşebbüs hasarı büyütür" diye konuştu.
Suyun aracın çeşitli kesimlerine ziyan verdiği belirten Çakıroğlu, "Su motor düzeyine ulaştığında, motorun iç aksamına girebilir. Şanzımana da havalandırmalardan su girebilir. Araç yokuş aşağı bir yerdeyse, egzozdan da su alabilir ve bu da direkt motora ziyan verir. Bu tıp hasarlar araçlara önemli manada ziyan verebiliyor. Döşemelere giren su, aracın elektronik sistemine de ziyan verebilir. Paklık çok değerli. Sudan ötürü ilerleyen vakitlerde paslanmalar görülebilir. Aracın içinin çok uygun temizlenmesi ve kurutulması gerekir. Halı ve keçeler fazla su çektiği için bunların değiştirilmesini tavsiye ediyoruz. Aksi takdirde rutubet ve berbat koku kalabiliyor" dedi.

"Yüksek maliyetlere yol açabiliyor"
Çakıroğlu, motor hasarlarının yüksek maliyetlere yol açabileceğine dikkat çekerek, "Motor hasarı, aracı pert durumuna getirebilir. Yeni araçlarda motor maliyeti 300-350 bin TL ile 700-800 bin TL ortasında değişiyor. Şanzıman da ziyan görürse, bu maliyet aracın neredeyse yarısı kadar olabilir. Sigorta muhakkak bir limite kadar hasarı karşılar, üzerini karşılamaz. Bu yüzden yalnızca trafik sigortası yetmez, kasko olması vatandaş açısından daha güvenli" tabirlerini kullandı.

"Yer altı otoparklarına pompalar konulmalı"
Yer altındaki otoparklara pompalar yerleştirilmesi gerektiğini kaydeden Çakıroğlu, "Yer altı otoparklarına pompalar konmalı. Tahminen bu tahlil olabilir fakat ani su baskınlarında kâfi olmayabilir. Belediye, meteoroloji ve AFAD uyarıyor. Vatandaşlarımızın bu ikazları dikkate alarak araçlarını inançlı alanlara çekmeleri, bilhassa yer altı otoparklarından çıkarmaları gerekir" diye konuştu.

Bizi sosyal medyadan takip edin