Geçtiğimiz hafta içi Tarihi Kentler Birliği toplantısı için İspanya’ya giden Safranbolu Belediye Başkanı Dr. Necdet Aksoy, 4 gün süren ziyareti değerlendirdi.
Tarihi Kentler Birliği kurucu üyesi olarak İspanya’da düzenlenen toplantıya katılan Aksoy; “Kültür turizminde aynı potansiyelde ve kulvarda bulunduğumuz ülkelerin neleri nasıl yaptığını görmek adına İspanya gezisi bizim için iyi bir tecrübe oldu” dedi.
İspanya’da düzenlenen Tarihi Kentler Birliği toplantısına kurucu üye olarak katıldıklarını ve bu toplantı da Tarihi Kentler Birliği üyesi Belediye Başkanları ile görüş alışverişinde bulunma imkanı bulduğunu ifade eden Aksoy; “ 4 gün süren Endülüs Emevi Devleti’nin izlerini sürdüğümüz Tarihi Kentler Birliği toplantısı sona erdi. Öncelikle bu toplantıya Tarihi Kentler Birliği kurucu üyesi olarak katıldık ve kurucu üyesi olarak da bizim o toplantıda bulunmamız gerekiyordu. Bu gezi vesilesi ile pek çok Tarihi Kentler Birliği üyesi Belediye Başkanımız ile görüşmelerimiz ve destekleşmelerimiz oldu. Yine bunun yanında bir tarihi kentin Belediye Başkanı olarak da Endülüs medeniyetinin izlerini, korumacılığın bugünlere kadar 1200’lü yıllardan kalmış binaların bugüne kadar nasıl korunduğunu görmek, onların restorasyon çalışmalarında kullanılan malzemeleri görmek bizim açımızdan deneyim ve tecrübe anlamında önemliydi. Yine bunun yanında bu mirasın üzerinde nasıl turizm yapıldığı, yapılan turizmde nelere dikkat edildiği satılan yeme içmeden tutun da hediyelik eşyasına kadar önemli bir turizm coğrafyası olan İspanya’ da yerinde görmek deneyim açısında önemli bir etkinliği gerçekleştirdiğimizi düşünüyorum” diye konuştu.
“BİZDE KALİTELİ İŞLERİ YÜKSEK FİYATA SATABİLİRİZ”
İspanya’da gerçekleştirilen Tarihi Kentler Birliği toplantısında turistlerin davranışlarını ve nasıl hareket edip neleri alıp neleri almadıklarını yakinen izlediğini kaydeden Aksoy; “ İspanya’daki turistlerin davranışlarını yakinen izledim. Bizde olan turizmin beklentilerini ve turistlerin nasıl hareket edip neleri aldıklarını neleri almadıklarını görme fırsatım oldu. Bu izlenimlerimden sonra şunu bir kez daha rahatlıkla söyleyebilirim ki Safranbolu’ya benzeyen Granada Bölgesi’nin fiyatları bizim fiyatlarımızın neredeyse 4 veya 5 katı durumda. Gerek otel konaklamaları gerekse yeme içme ve hediyelik eşya sektörü bizden çok pahalı vaziyette; ama işler kaliteli. Bizde kaliteli işleri yüksek fiyatlara satabiliriz. Mutlaka yaptığımız işleri kalite zincirinden geçirmemiz lazım. Bizim mutlaka yaptıklarımızı daha kaliteli hala getirip, kaliteliyi satma noktasında çaba sarf etmemiz gerekir. Korumacılık ve ulaşabilirlik anlamlarında çok ciddi çalışmalar yapmamız lazım. Bu tecrübelerin ışığında İspanya’daki birikimleri de Safranbolu’ya aktarmaya çalışacağız” dedi.
“ TARİH GERİYE GETİRİLMESİ MÜMKÜN OLMAYAN EN DERS VERİCİ ALİM’ DİR”
İspanya’da ki izlenimlerinde gönüllerini büyük bir hüznün kapladığını ve yüreklerinin buruk olduğu ifade eden Aksoy, konuşmasına şöyle devam etti; “Tarihi Kentler Birliği Başkanı olan Samsun Büyük Şehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Bey’inde son gün yaptığı toplantıda, kalbimizde büyük bir hüzün, yüreğimiz buruk; ama aklımızda binlerce fikir ile geriye döndük. 800 yıl İslam medeniyetinin en üst düzeyinde medeniyet kurmuş olan bir ülkenin 10 yılda nasıl parçalandığını ve bugün yerlerinde yeller estiğini, camilerin tamamının kilise olduğu, sarayların tamamının üstlerine haç dikildiğini görmek ayrıca bizleri hüzünlendirdi. Ama bundan alınması gereken bir ders var. Tarih geriye getirilmesi mümkün olmayan en ders verici alimdir; ama bu alimin dersini anlamak gerekiyor. Ülkemizin geleceği içinde ben açıkçası bütün gençlerimizin mutlaka Endülüs Bölgesi’ne gidip gezmeleri gerektiğini düşünüyorum. Bugün ülkenin birliğine, dirliğine, bütünlüğüne göz atanların, dil uzatanların Endülüs’ü gezmeleri lazım. Birlik olmayınca ne hale geldiklerini engizisyon müzesinde neler yapıldığını o zamanki insanlara nasıl işkencelerin yapıldığını görmeleri gerektiğini düşünüyorum. Medeniyeti en üst seviyelere taşımak ülkenin ayakta kalması için yetmemiş. Ülkeyi ayakta tutan milli irade, birbirine dayanışmadır; ama o kaybolunca dünyanın bilim, sanat anlamında en gelişmiş ülkesi bile 10 yıl içinde yok olmuş ve başkanlarının esiri olmuştur. Biz bu hususta özellikle gençlerimizi Endülüs’ü görmeye o izleri yerinde göstermeye gayret etmemiz gerekir diye düşünüyorum. İnşallah bundan sonraki bu tür uluslar arası gezilerde Safranbolu’daki gençlerimizin burada olması gerektiğini düşünüyorum“
Kastamonu Üniversitesi Öğretim Görevlisi Merve Özkan’ın araştırmacı olarak yer aldığı projeyle kolon kanseri tanısında kullanılan histopatolojik görüntüleri otomatik olarak analiz edebilen yapay zeka tabanlı bir karar destek sistemi geliştirilecek.
Kastamonu Üniversitesi, sağlık teknolojileri alanındaki akademik katkılarını sürdürüyor. TÜBİTAK’ın 1002-A Hızlı Destek Programı kapsamında desteklenen projede Kastamonu Üniversitesi’nden Öğretim Görevlisi Merve Özkan araştırmacı olarak yer alıyor.
"Temel Modeller Kullanılarak Histopatolojik Görüntüler Üzerinde Kolorektal Kanser Tespiti" başlıklı proje, Karabük Üniversitesi Bilgisayar ve Bilişim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Caner Özcan ile Kastamonu Üniversitesi Taşköprü Meslek Yüksekokulu Bilgisayar Teknolojileri Bölümü Öğretim Görevlisi Merve Özkan tarafından yürütülüyor. Aynı zamanda Karabük Üniversitesi’nde doktora çalışmalarını sürdüren Merve Özkan, projede araştırmacı olarak görev alıyor.
Proje kapsamında, kolon kanseri tanısında kullanılan histopatolojik görüntüleri otomatik olarak analiz edebilen yapay zeka tabanlı bir karar destek sistemi geliştirilmesi hedefleniyor. Çalışmanın tamamlanmasıyla birlikte kolon kanseri tanısında hızlı ve güvenilir sonuçlar sunabilecek yerli bir yapay zekâ altyapısının oluşturulması amaçlanıyor.
Geliştirilecek modelin, hücre yapılarındaki bozulmalar ve morfolojik değişimleri yüksek doğruluk oranıyla tespit etmesi, kendi kendine denetimli öğrenme yöntemleri sayesinde patologların iş yükünü azaltarak tanı süreçlerine destek olması bekleniyor.
Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, "Üniversitemiz, eğitim faaliyetlerinin yanı sıra sağlık ve teknoloji alanındaki araştırmalarını da sürdürmektedir. Bu proje, kanser tanısında yapay zekâ uygulamalarına yönelik nitelikli bir çalışma olarak hem akademik alana hem de sağlık hizmetlerine katkı sağlayacaktır. Akademisyenimize ve projede görev alan tüm akademisyenlere emeklerinden dolayı teşekkür ediyor, çalışmalarında kolaylıklar diliyoruz" dedi.
Rektör Topal, geliştirilecek sistemin ilerleyen süreçte sağlık kurumlarına entegre edilebilecek bir yapıda olmasının beklendiğini belirterek, Kastamonu Üniversitesi’nin bilimsel araştırmalara verdiği desteğin kararlılıkla sürdürüleceğini ifade etti.