Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Baro Başkanından Avukatlar Haftası Açıklaması

Gündem Yayın: 04.04.2016 14:37
Yazar:
Baro Başkanından Avukatlar Haftası Açıklaması

 

Erdoğan: “Parti Siyaseti değil, Mesleğimizin Siyasetini Yapıyoruz”

4- 10 Nisan tarihleri arasında kutlanan Avukatlar Haftası kapsamında Karabük Barosu Avukatları Atatürk Anıtına çelenk sundular. Avukatlar Çelenk sunumunun ardından topluca Karabük Belediyesi önüne gelerek basın açıklaması yaptılar. Baro Başkanı Rıdvan Erdoğan tarafından yapılan açıklamasında  son  dönemde barolara karşı yıldırma politikasının izlendiğine dikkat çekildi.

Baroların demokrasi ve hukuk devleti için verdikleri mücadelenin hem milletin hukukunu korumak için hem de avukatlık mesleğini korumak için verildiğini söyleyen Erdoğan , Avukatlık mesleğinin ancak ve ancak demokratik rejimlerde varlığını koruyabileceğini ifade etti.

Baro Başkanı Erdoğan açıklamasında şu görüşlere yer verdi “ Şahsım ve yönetim kurulu üyesi arkadaşlarım adına tüm meslektaşlarımızın Avukatlar Haftası’nı kutluyorum. 2016 yılının Avukatlar Haftası’nın meslek camiamız için, yargı camiası için ve ülkemiz için olumlu pozitif sonuçlar getirmesini diliyorum.

2016 yılının avukatlar haftasını kutladığımız bu günde   meslek camiamızın sorunlarını, sıkıntılarını dile getirmeyi tarihsel bir görev sayıyoruz.

Sizlerde yakından takip ediyorsunuz ki, son dönemde ülkemizde maalesef barolara ve avukatlara karşı bir yıldırma kampanyası yürütülmektedir.Baroların yürütmekte olduğu demokrasi mücadelesi, hukuk devleti, kuvvetler ayrılığı ve yargı bağımsızlığı mücadelesi baroların siyaset yapması olarak isimlendirilerek halk nezdinde barolar itibarsız hale getirilmeye çalışılmaktadır.Bu suçlamaların bu haksız eleştirilerin hiçbir temeli yoktur. Zira bugün baroların yürütmekte olduğu demokrasi mücadelesi, hukuk devleti, kuvvetler ayrılığı ve yargı bağımsızlığı mücadelesi bizzat avukatlık kanunu tarafından barolara verilmiş bir görevi ifade etmektedir.

Baroların niteliklerini düzenleyen Avukatlık Kanununun 76.maddesinde barolara hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunma görevi verilmiş bulunmaktadır. Bu nedenle baroların hukukun üstünlüğü mücadelesini doğru biz çizgide yürütebilmesi için öncelikle hukuk devletini,  yargı bağımsızlığını ve kuvvetler ayrılığını savunmaları gerekmektedir. Bu temel değerlerin yerleşmediği bir ülkede gerçek manada hukuk devletinin ve demokrasinin yerleşmesinden söz edilemez. Bunun içindir ki Barolar Avukatlık Kanununun  76. maddesinde kendilerine verilen görevi layıkıyla yapabilmek için öncelikli olarak demokrasinin ve hukuk devletinin mücadelesini vermektedirler. Bunu basit bir parti siyaseti olarak değerlendirmek haksızlıktır.

Şunu açıklıkla ifade etmek gerekir ki Baroların bugün yürütmekte olduğu demokrasi mücadelesi, kuvvetler ayrılığı   ve yargı bağımsızlığı mücadelesi milletimizin hukukunu koruduğu gibi aynı zamanda avukatlık mesleğini ve bizatihi avukatları da korumaktadır. Bu mücadele bir anlamda bunun için verilmektedir. Zira her zaman ifade ettiğimiz şu gerçekliği bir kez daha ifade edelim ki, avukatlık mesleğinin ifa edilebilmesi ancak ve ancak demokratik bir rejimde mümkündür. Kuvvetler ayrılığının yerleştiği, yargı bağımsızlığının sağlandığı gerçek bir demokraside gerçek bir hukuk devletinde avukatlık mesleği ifa edilebilir.

Yargı yürütme ve yasamanın tek elde toplandığı dikta rejimlerinde, tek adam rejimlerinde avukatlık mesleğinin ifa edilmesi mümkün değildir. Avukatlık mesleğinin olmazsa olmazı demokrasidir. Avukatların demokrasi için yürüttükleri mücadeleye bu pencereden bakılmalıdır. Bu mücadelenin basit bir parti siyaseti olarak ele alınması mümkün değildir. Buna illaki siyaset denilecekse, bu mesleğimizin siyasetidir, ekmeğimizin siyasetidir.

Şunu da ifade edelim ki, kuvvetler ayrılığın ve yargı bağımsızlığının tamamen ortadan kalktığı dikta rejimlerinde bir takım meslekler ve meslek grupları faaliyetlerini yürütebilir. Örneğin tarihsel süreçte de görüldüğü gibi dikta rejimlerinde fabrikalar ve hastaneler çalışmaktadır. Yine dik rejimlerinde bir takım hizmetler yürütülmektedir.  Yollar köprüler gibi bir takım bayındırlık faaliyetleri yürütülmektedir. Bu hizmetlerle bağlantılı olan bazı meslek grupları bir şekilde dikta rejimlerinde de faaliyetlerini yürütebilmektedirler.

Ancak şunu açıklıkla ifade etmeliyiz ki, dikta rejimlerinde avukatlık mesleğinin faaliyet olarak yürütülmesi mümkün değildir. Demokrasinin ortadan kalktığı bir rejimde süreç içinde avukatlık mesleğinin de ortadan kalkması kaçınılmazdır.Onun için avukatların yürüttüğü demokrasi mücadelesine bu pencereden bakılmalıdır. Avukatların yürüttüğü mücadele basit bir parti siyaseti değil, kendi mesleğine sahip çıkma mücadelesidir. Bu mücadele yürütülürken milletimizin hukukuna sahip çıkıldığı gibi mesleğimize de sahip çıkılmaktadır. Bunun böyle değerlendirilmesi, her meslektaşımızın her vatandaşımızın olaya bu pencereden bakması gerekmektedir.”

 

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Uluslararası öğrenciler Tokat’ta iş dünyasıyla buluştu

Eğitim Yayın: 01.05.2024 08:48
İhlas Haber Ajansı

Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı (OKA), Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi (TOGÜ) ve Tokat Teknopark iş birliği ile 2023 yılında hayata geçirilen “Yabancı Uyruklu Öğrencilere Yönelik Dış Ticaret Eğitim Programı” faaliyetleri devam ediyor.

Program kapsamında eğitim alan uluslararası öğrenciler, Tokat Teknopark A.Ş. koordinasyonunda ve OKA Tokat Yatırım Destek Ofisi Uzmanlarının katılımıyla, Tokat Merkez Organize Sanayi Bölgesi’nde yer alan bir şirketi ziyaret etti.

Çalışma ziyaretinde öğrenciler; işletmelerin dış ticaret faaliyetlerinin iş hayatındaki uygulamalarını, fabrikadaki üretim süreçlerini yakından gözlemleme ve işletme içindeki operasyonları inceleme şansı buldu. Ziyaret öğrencilerin, kendi ülkelerinde hangi hedef pazar ve müşterileri belirleyebileceklerine ilişkin fikir edinme imkanı da sundu.

Ziyaretin sonunda öğrencilere, 12’den fazla ülkeye ihracat yapan firmanın ürünleri, sektörel tecrübesi, teknolojik altyapısı hakkında detaylı bilgi elde edebilecekleri kataloglar verildi. Fabrika çalışma ziyareti, öğrenciler tarafından teorik bilgilerini, sahadaki yansımalarıyla birlikte yorumlayabilecekleri önemli bir deneyim olarak değerlendirildi.

Yabancı uyruklu öğrencilere yönelik dış ticaret programları

OKA tarafından Samsun, Çorum ve Tokat illerinde uygulanan Yabancı Uyruklu Öğrencilere Yönelik Dış Ticaret Programları, dış ticaret alanında Bölgede nitelikli insan kaynağı yetişmesine yönelik etkili bir adım olarak değerlendiriliyor. Programlar, uluslararası öğrencileri bireysel kariyer yolculuklarında bir adım öne taşırken, öğrencilerin bölgenin ekonomik kalkınması için önemli bir rol üstlenmelerine de imkân sağlıyor.

OKA’nın 2022 yılında başlamış olduğu Yabancı Uyruklu Öğrencilere Yönelik Dış Ticaret Programlarına Samsun’da 40, Çorum’da 49, Tokat’ta ise 46 uluslararası öğrenci katıldı. Programlar kapsamında uluslararası öğrencilere Temel Dış Ticaret Eğitimi verildi. “Dış Ticaretin Temel Kavramları, İş ve Görev Tanımları”, “Dış Ticaret Kuralları ve Prosedürleri”, “Teslim Şekilleri”, “İstihbarat, Pazarlama Stratejileri” ve “İletişim” konuları işlendi.

2024 yılı Mart ayı itibarıyla tüm illerde öğrenci-firma eşleştirmelerine yoğunlaşıldı. Böylelikle firmaların talepleri doğrultusunda, öğrencilerin kendi ülkelerinde ticari bağlantılar ve güçlü satış kanalları kurması sağlanacak.