Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası
07 Ekim, 2023 16:24
blank
İhlas Haber A.

Balatlar Kilisesi kazı ve restorasyon çalışmalarında sona yaklaşılıyor

A+ A-

Sinop’ta bulunan Balatlar Kilisesi’nde 14 yıldır devam eden kazı ve restorasyon çalışmaları sona yaklaşıyor. Kazı çalışmaları yavaşlarken, restorasyon çalışmaları öncelikli hale getirildi.
Sinop’ta yer alan Balatlar Kilisesi’nde kazı çalışmalarında Helenistik ve Roma dönemlerine ait mezarlar, heykel parçaları ve mozaiklere ulaşılmıştı. 14 yıldır devam eden kazı çalışmaları ile 2 bin 300 yıllık tarih gün yüzüne çıkarıldı. Çalışmalar sona yaklaşırken görevliler önceliği restorasyon çalışmalarına verdi. Yapı içerisinde bulunan kilisedeki duvar resimleri yıllar içerisinde kaybolmuş ve dezenformasyona uğramıştı. Yapılan titiz çalışmalar ile resimler yeniden gün yüzüne çıkartılıyor.

"1924’e kadar aktif kullanılmış bir manastır yapısını gün ışığına çıkardık"
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi ve Balatlar Kilisesi Kazı Başkanı Prof. Dr. Gülgün Köroğlu, yapılan çalışmalar hakkında açıklamalarda bulundu. 14 yıllık çalışmalar hakkında bilgi veren Köroğlu, "Balatlar Kilise kazısı 2010 yılında başlayan, bu yıl itibariyle 14. yılın içinde olan bir kazı çalışması. Karadeniz’deki nadir kazılardan birisi. Buraya ilk geldiğimiz 2009 yılında bir yapı kalıntısı gördük ve doğanın güzelliği kentin elverişli ortamı burada çalışma yapmamıza imkan verdi. Duvarların üst kısmı gözüküyordu, kendi haline bırakılmış bir haldeydi. 14 yıl boyunca mevcut yapıları ortaya çıkardık. Çevrede toprak altında ya da eski evlerin altında olan yapıları yavaş yavaş ortaya çıkartarak bugünkü haline getirdik. Bu yıl Temmuz ayında kazı çalışmaları başladı. Kazıdan çok ağırlığı restorasyona verdik. Bu yapının özelliği Sinop tarihiyle ilişkili olarak her dönemi kapsaması. İnşa edildiği Roma döneminden, öncesini de bulduk. Roma hamamı ve Bizans döneminin kilise evreleri, Selçuklu’nun, Osmanlı’nın kullanım evreleriyle 1924’e kadar aktif kullanılmış bir manastır yapısını gün ışığına çıkardık" dedi.

"Ağırlığı restorasyona verdik"
Kilise içerisinde ortaya çıkarılan resimlerin hassas bir şekilde onarıldığının altını çizen Köroğlu, "Bu sene ağırlığı restorasyona verdik çünkü kazı için belirlenen alanlar sit sınırlarına ulaşmış durumdayız. O sebeple onarımlar ağırlıkta. Bunlardan birisi de 13. yüzyıldan sonra kilise olarak kullanılmış Roma hamamının ‘tepideryum’ denilen bir birimini restore ediyoruz. Duvarlarında Bizans döneminden, Osmanlı döneminin çeşitli zamanlarında yenilenmelerine ait duvar resimleri var. Kilise olarak kullanılan birimdeki bu resimlerin farklı seviyedeki resimleri gün ışığına çıkarmıştık, bu sene de ince onarıma geçtik. Koruma ve onarım çalışmaları sürüyor. En üstten başlamak üzere aşağıya doğru bir iskele kuruldu. Yukarıdan aşağıya doğru resimlerin konuları belirlendi. Resimler tabaka tabaka onarılmaya başladı" diye konuştu.

"En az 1 yıl daha sürecek"
Restorasyon çalışmalarının 1 yıl daha devam edeceğini söyleyen Köroğlu, "Duvar resmi anlamında en az 1 yıl daha sürecek, mimari restorasyonlar da var, bir de mozaik restorasyonlarımız var. Erken döneme ait çakıl taşı mozaiklerinin restorasyonu da bu yıl itibariyle bitti. Üzerine koruyucu çatı yapılacak. Erken Bizans dönemine ait mozaikler var, onların restorasyonları tamamlandı, koruyucu çatılar altında bunlar sergilenmeye hazır durumda duruyorlar" ifadelerinde bulundu.

Görüş Bildir

blank

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

01 Kasım, 2024 12:09

BU NE YAMAN ÇELİŞKİ?

BU NE YAMAN ÇELİŞKİ?
A+ A-

MUSTAFA AKAY

Türkiye, rotasını yitirmiş bir gemi gibi oradan oraya savruluyor. Amaçlarına ulaşmak için her şeyi mubah sayan bir anlayış ülkenin genleriyle oynuyor. Milleti uyutma taktiği her gün gündemi değiştirerek uygulanıyor.
İnsanlar artık, sabah uyandığımızda kötü şeyler duymayalım, bizim sorunlarımız gündeme gelsin diye beklerken, akla hayale gelmeyecek sürprizlerle karşılaşıyorlar.
Her gün, nur topu gibi yeni bir gündemimiz oluyor.
Son birkaç günün gündemi ise, seçimle işbaşına gelmiş Esenyurt Belediye Başkanının tutuklanması olayı.
Profesörlük titri olan ve onlarca kitap yazdığı öğrenilen, 40 yılını kamuda hizmetle geçirmiş Ahmet Özer, gecenin dördünde apar topar evinden alındı ve ardından da tutuklandı. Gerekçe, bir terörist ile telefon görüşmesi yapmasıydı.
Bu olay karşısında, “Bu ne yaman çelişkidir” demekten kendimizi alamadık.
Hükümetin, 2006 Yılı’ndan bu yana terörist başı ve örgütleriyle yaptığı görüşmeler geldi aklımıza. Bir kronolojik sıralama yaparsak iş uzar.
Kısa başlıklarıyla, okurlarımıza anımsatalım.
İmralı’da APO ile görüşmeler yapıldığını açıklayan Erdoğan’ın kendisi.. Görevlilerden birisi Hakan Fidan…
Oslo Görüşmeleri, Dolmabahçe Mutabakatı, hep Erdoğan’ın bilgisi dahilinde gelişmiş olaylar. APO’yu daha o günlerde muhatap kabul edip, Halk Kahramanlığı mertebesine yükselten hep bu gelişmeler.
PKK üzerinden CHP’yi suçlamayı ritüel haline getirmiş Erdoğan, HDP ile hükümet ortaklığı yapmış tek kişi. HDP ile hükümet kurup, bu partiyle CHP’yi ilişkilendiren de Erdoğan…
Daha da ötesi, 37 yıldır ülkeye gelemeyen ve bölücülüğü yadsınamaz Şivan Perwer’i davet eden de Erdoğan… Şivan Perver ve İbrahim Tatlıses’le “Megri Megri” diyerek ağlaşan da Erdoğan…
Bağımsız olmayan yargı sopasını kullanarak, Esenyurt Belediye Başkanı’nı tutuklatan da Erdoğan.
Kürtlerle ilgili Diyarbakır’da ayrı, İstanbul’da ayrı konuşan da Erdoğan…
Son olay Erdoğan’ın gözünü kararttığını gösteriyor. Halk iradesini yok sayarak, seçilmiş birisini tutuklatmak ve yerine kayyum atamak, ancak faşist yönetimlerde olur. Erdoğan tam da bunu uyguluyor.
Amaç bellidir. DEM’i demlemek ve desteğiyle Anayasa değişikliğini yaparak, tekrar aday olmak.
Yoksa durup dururken Bahçeli’nin APO’yu meclise davet etmesi ve “gel konuş” demesi boşuna değil.
Bu arada, CHP’ye ve muhalefete büyük görev düşüyor. Bu görev, korkusuzca direnmek ve ortalığı ayağa kaldırmaktır. Ülke çapında, eylemleri genişletmektir.
Bu arada, bir başka çelişkiyi de Kemal Kılıçdaroğlu, sergiliyor. Yıllar önce sine-i millete dönmek çözüm değildir diyen Kılıçdaroğlu, şimdi sine-i millet çağrısı yapıyor.
Bu olaylara baktığınızda, “bu ne yaman çelişki” dememiz haksız bir söylem midir?

blankNöbetçi Eczaneler

Tuğba Eczanesi
Tuğba Eczanesi
Adres

Hükümet Caddesi No:71/B Eflani / Karabük

Telefon

(370) 461-2427

Mutlu Eczanesi
Mutlu Eczanesi
Adres

Orta Sokak No:7/B Eskipazar / Karabük

Telefon

(370) 818-1124

Uygar Eczanesi
Uygar Eczanesi
Adres

Besbınevler 75. Yıl Mahallesi 31 Nolu Sokak No:4/B Karabük

Telefon

(370) 433-6969

İrem Eczanesi
İrem Eczanesi
Adres

Sırınevler Mahallesi Alparslan Caddesi Sevim Apt No:2/B Merkez / Karabük

Telefon

(370) 415-5560

Canan Aslan Eczanesi
Canan Aslan Eczanesi
Adres

Atatürk Mahallesi, Sağlık Sokak, No:38/1-C Safranbolu / Karabük

Telefon

(370) 712-1226

Deniz Eczanesi
Deniz Eczanesi
Adres

Merkez Mahallesi, Bülent Ecevit Caddesi, No:6/A Yenice / Karabük

Telefon

(370) 766-3689