blank
Asuman Doğan tarafından
15 Nisan, 2025 14:37 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 4dk
Yorum Sayısı: 0

“Eğitimciler Proje Değil, Adalet İstiyor”

Eğitim İş Karabük Şubesi, Milli Eğitim Bakanlığı'nın proje okullarındaki kriter dışı öğretmen atamalarını protesto etti. Şube Başkanı Zeki Çelik,  keyfi atamaların iptal edilmesi gerektiğini belirtti ve eğitimde eşitlik, adalet ve liyakat çağrısı yaptı.

Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) Karabük Şubesi, proje okullarına yapılan öğretmen atamalarında yaşanan usulsüzlük ve hukuksuzluklara karşı Karabük Endüstri Meslek Lisesi önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasına Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Karabük İl Teşkilatı ile sendika üyeleri destek verdi.

Basın açıklamasında konuşan Eğitim-İş Karabük Şube Başkanı Zeki Çelik, proje okulu uygulamasının eşitlik ilkesini yok sayarak eğitimde adalet ve liyakat anlayışını ortadan kaldırdığını dile getirdi. “Proje değil, adalet istiyoruz” diyerek sözlerine başlayan Çelik, uygulamaların Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu eğitim felsefesine aykırı olduğunu belirtti.

"KAMUSAL EĞİTİM SİSTEMİ TASFİYE EDİLİYOR"

Çelik, eğitim sisteminde yaşanan dönüşümün, kamu yararından uzaklaştığını ifade ederek, “Eğitim kamusal bir haktır ve tüm çocuklara eşit, bilimsel, laik, parasız ve nitelikli şekilde sunulmalıdır. Ancak son 20 yılda bu anlayış sistemli bir şekilde tasfiye edilmiştir. Milli Eğitim Bakanlığı, anayasal sorumluluğu olan eğitimde fırsat eşitliğini sağlamayı reddeder hale gelmiştir. Bu ret, sadece sözde değil; uygulamada da kendisini göstermektedir. Bunun en somut örneği ise "proje okulları" adı altında sürdürülen politikadır" dedi.

“PROJE OKULLARIYLA HUKUK VE LİYAKAT ASKIYA ALINIYOR”

2014 yılında, dönemin Bakanı Nabi Avcı tarafından 44 okulda başlatılan ve başlangıçta “ulusal ve uluslararası projelerin yürütüleceği özel okullar” şeklinde sunulan bu modelin  2318 okula ulaşarak kapsamının  büyütüldüğünü, ancak içeriği boşaltıldığını belirten Çelik, " Proje okulları adı altında yapılan şey, açıkça eşitsizliğin kurumsallaştırılması, öğretmenin hukuki güvencelerinin yok edilmesi, eğitimde liyakatin ve yerleşik kültürlerin tahrip edilmesidir" dedi.

Bu sürecin mimarı olan bugünün Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in 2014 yılında, dönemin müsteşarıyken söylediği  “Mevzuatlar bize engel oluyor. Ama biz siyasi iradeyle hareket ediyoruz. Mevzuatlara rağmen bildiğimizi yapacağız.” sözünü hatırlatan Başkan Çelik açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi:

"Ve yaptılar.Bugün öğretmenler kıyıma uğruyor, sürgün ediliyor. Okulların yıllardır oluşan iklimi darmadağın ediliyor. Öğrencilerin sınava aylar kala alıştığı öğretmenlerinden koparılması, eğitimde istikrarı yok ediyor. Bu bir proje değil, bir tasfiye operasyonudur.

Bu itiraf, aslında bütün bu sürecin siyasi ve ideolojik bir projenin ürünü olduğunu göstermektedir.Proje okulları uygulaması ile bakan, 80 bine yakın öğretmeni doğrudan kendisi seçme ve atama yetkisini elinde toplamaktadır. Yani artık öğretmenlerin bilgi birikimi, başarı belgesi, akademik unvanı ya da hizmet puanı değil; bakanın onayı belirleyicidir. Bu da açıkça, mülakat düzeninin öğretmen atamalarındaki yeni biçimidir.

Bugün yüzlerce öğretmenimiz, yıllardır görev yaptığı, okulun kültürüne katkı sunduğu, öğrencileriyle aile gibi olduğu okullardan gerekçesiz ve ani bir şekilde sürülmektedir. İzmir Atatürk Lisesi gibi Cumhuriyet değerleriyle özdeşleşmiş köklü kurumlarda, bir gecede 60 öğretmen görevden alınmıştır. Norm kadro fazlası bahanesiyle, on yıllardır emek veren öğretmenler başka ilçelere, bazen 100 kilometre öteye gönderilmek istenmektedir. Bu sadece hukuka aykırı değil, aynı zamanda eğitimin ruhuna, okul kültürüne, öğrenci-öğretmen ilişkisine ihanettir.

Şimdi soruyoruz: Öğretmenin oradan alınmasının objektif gerekçesi nedir? Yıllarca görev yapan, başarı belgesiyle ödüllendirilmiş, yüksek lisans ve doktora sahibi öğretmenler hangi kriterle yetersiz görülmüştür? Yerlerine atanacak kişilerin liyakatini kim ve neye göre belirlemiştir? Aynı okulda yıllarca çalışan öğretmenleri bir gecede sürgün etmek hangi pedagojiye, hangi hukuk devletine, hangi kamu vicdanına sığar?Devlet memurluğu güvencedir.

Devlet memurluğu, siyasi iktidara göre değil; anayasa ve yasalara göre görev yapma sorumluluğudur. Bugün proje okulları aracılığıyla yapılan şey, bu güvenceyi ortadan kaldırmak, öğretmenleri itaate zorlamaktır.

Eğitim-İş olarak bir kez daha altını çiziyoruz: “Proje okulu” adı altında yürütülen bu uygulama, bir okul geliştirme projesi değil; siyasi iktidarın kendi memurunu, kendi neslini ve kendi toplumunu yaratma projesidir.

Köklü okulların emekle, alın teriyle, yılların birikimiyle yetiştirdiği öğretmenler bir bir tasfiye ediliyor. Bu sadece bir personel değişimi değil; bir hafızanın, bir kültürün, birikimin ve Cumhuriyet’in eğitim anlayışının sistemli biçimde tasfiyesidir.

Neden mi? Çünkü onların hedefi açık: Liyakatsizliği teşvik ederek biat eden kadrolar yaratmak, düşünmeyen nesiller yetiştirerek sorgulama kültürünü ortadan kaldırmak, Cumhuriyet'in temelini oluşturan laik, bilimsel ve kamusal eğitimi çökertmek.

Kırk yıllık bir öğretmeni, yıllarını eğitime ve öğrencilerine adamış bir insanı, tek bir yazıyla, tek bir imzayla görevden almak kolay. Ama onun öğrencilerinin yüreğinde bıraktığı izi, düşünce dünyasında açtığı kapıları, hayata dokunuşunu silmek imkânsız. Gerçek öğretmen, sınıflarda sadece ders anlatmaz; geleceği şekillendirir, insan inşa eder.

Bugün sistemli bir şekilde görevden uzaklaştırılan o öğretmenler, aslında Cumhuriyet’in devrimci eğitim mirasını temsil ediyor. Ve artık çok açıktır ki, yavaş yavaş aşındırdıkları Cumhuriyet’in en derin, en hayati damarına ulaştılar: Eğitime.

Çünkü biliyorlar ki Cumhuriyet’i yıkmanın en kestirme yolu, onu var eden eğitim devrimini yok etmektir. Köy Enstitülerinden bugüne taşınan ilerici eğitim anlayışını tasfiye etmek; özgür, eşit, laik bir toplum idealinden vazgeçirmek demektir.

Ama unuttukları bir şey var: O öğretmenler yalnızca bir meslek grubunun değil, bir halkın vicdanıdır.

Buradan hem Millî Eğitim Bakanlığı’na hem siyasi iktidara sesleniyoruz:

Tüm öğretmenler için eşit ve adil atama sistemi istiyoruz! Tüm öğrenciler için eşit ve nitelikli eğitim hakkı istiyoruz!

Öğretmenlerin sürgünle terbiye edilmediği, eğitimde liyakat ve hukuk ilkesinin esas alındığı bir sistem istiyoruz!

Eğitim-İş olarak biz, hiçbir öğretmenimizin yalnız olmadığını bir kez daha hatırlatıyor, bu hukuksuz atamalara karşı her türlü yasal mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğimizi kamuoyuna ilan ediyoruz.

Proje değil, adalet istiyoruz!

Bu adaletsizliğe karşı yalnız biz değil, halk da sessiz kalmıyor. Ülkenin dört bir yanındaki birçok köklü okulda, öğrenciler ve mezunlar, yıllarını eğitime vermiş öğretmenlerine sahip çıkmak için eylemler başlatmıştır.

Gençlerimiz, kendilerine ışık tutan öğretmenlerinin yanında durarak yalnızca bir hak ihlaline değil; Cumhuriyet’in eğitim anlayışına da sahip çıktıklarını haykırmaktadır. Bu dayanışma, karanlığa karşı yanan umut ateşidir. Ve biz o ateşi birlikte büyüteceğiz. Proje değil, adalet istiyoruz!"

Haber videosu için TIKLAYINIZ!

Bizi sosyal medyadan takip edin

Namaz Vakitleri

Karabuk
2
Haziran Pazartesi
1446 HİCRİ Zilhicce 6
Akşam Vakti
Şuanki vakit
Akşam
  İmsak
03:15
  Güneş
05:12
  Öğle
12:53
  İkindi
16:52
  Akşam
20:23
Yatsı vaktine kalan süre
 
  Yatsı
22:11

Çok Okunanlar

blank
Karabük

Yıldıray Yıldırım: “Konular Birikti, Esnaf Büyük Sıkıntıda”

blank
Karabük

Karabük’te Hafızlık İcazet Töreni Düzenlendi

blank
Safranbolu

Safranbolu’da Market Sahibi “Askıda Para” ile Çocuklara Destek Oluyor

blank
Karabük

Bahçelievler Mahallesi’nde Yeni Kreşin İnşaatı Başladı

blank
Eğitim

KBÜ İletişim Fakültesi İlk Mezunlarını Verdi

blank
Karabük

Karabük’te Ruhsatsız Silah Operasyonunda 4 Şüpheli Yakalandı

blank
Karabük

Karabük’ten Hac Yolculuğu Başladı: 2025 Dönemi Hacı Adayları Uğurlandı

blank
Karabük

Karabük’te SGK’dan  Mahkumlara Rehberlik ve Bilgilendirme Eğitimi

blank
Karabük

Karabük’te Hayat Boyu Öğrenme Haftası’nda kursiyerlerin el emeği ürünleri sergilendi

blank
Eflani

Vali Yavuz’dan Kazada Yararlananlara Ziyaret

Video Haberler

blank

Geleneksel Hacet Bayramı için yarım ton et kavruldu

blank

5 yıl önce çalıştığı işyerinin deposundan hırsızlık yaptı

blank

Keşif Kampüsü’nün yeni dönem öğrencileri belli oldu

blank

Rektör maaşı ile ilgili yapılan haberlere YÖK ve Üniversiteden yalanlama

blank

Kemer yok, muayene yok, sigorta yok

blank

“Paflagonya rotası” ziyaretçilerini eşsiz manzarasıyla büyüledi

blank

Prof. Dr. Taner Bayraktaroğlu, Sağlık Bakanlığı Obezite Bilim Kurulu üyesi oldu

blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
02 Haziran, 2025 20:52 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Geleneksel Hacet Bayramı için yarım ton et kavruldu

Bolu’nun Mudurnu ilçesinde yüzyıllardır sürdürülen Hacet Bayramları, bu yıl Dedeler köyünde başladı. Dev kazanlarda kavrulan kavurmalar vatandaşlara ikram edilirken, klâsik güreş karşılaşmaları ise büyük ilgi gördü.
Bolu’da her yıl klasik olarak düzenlenen Hacet Bayramı aktiflikleri başladı. Bu yıl birinci olarak Mudurnu ilçesine bağlı Dedeler köyünde başlayan bayrama, yüzlerce kişi katıldı. Günler öncesinden yapılan hazırlıkla 500 kilogram et ve 500 kilogram bulgur, dev kazanlarda kaynatıldı. Traktörlerle alana getirilen yiyecekler, yüzlerce bireye ikram edildi. Hacet Bayramı, farklı köylerden ve etraftan yaklaşık 4 bin kişinin iştirakiyle kutlandı. Cet sporu olan güreşlerde de muvaffakiyet gösteren gençlere ödül olarak 50 bin lira verildi.

"4 bin kişilik et kavurduk"
500 kilogram et ve 500 kilogram bulgur hazırladıklarını söyleyen Dedeler Köyü Muhtarı Mehmet Çamlıca, "Bu asırlardır devam eden bir gelenek. İnşallah bizden sonra da bu geleneği devam ettirirler. 500 kilogram et, 500 kilogram bulgur hazırladık. 4 bin kişilik et kavurduk" dedi.

"Böyle geleneklerin yapılması lazım ki gençlerimizi cet sporumuza alıştıralım"
Bayramda düzenlenen ödüllü güreşlerde cazgırlık yapan İsmail Efe ise uzun yıllardır bu vazifesi üstlendiğini belirterek, "Mudurnu’muzda yıllardır cazgırlık geleneğini yürütüyorum. Cet sporumuz olan güreşi canlandırıyoruz. Geleceğe bu sporu aktarmaya çalışıyoruz. Genelde 20’ye yakın köy bu hacet bayramlarını yapmakta. Bu türlü geleneklerin yapılması lazım ki gençlerimizi cet sporumuza alıştıralım" sözlerini kullandı.
Bayram aktiflikleri yaz boyunca farklı köylerde devam edecek.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Namaz Vakitleri

Karabuk
2
Haziran Pazartesi
1446 HİCRİ Zilhicce 6
Akşam Vakti
Şuanki vakit
Akşam
  İmsak
03:15
  Güneş
05:12
  Öğle
12:53
  İkindi
16:52
  Akşam
20:23
Yatsı vaktine kalan süre
 
  Yatsı
22:11

Çok Okunanlar

blank
Karabük

Yıldıray Yıldırım: “Konular Birikti, Esnaf Büyük Sıkıntıda”

blank
Karabük

Karabük’te Hafızlık İcazet Töreni Düzenlendi

blank
Safranbolu

Safranbolu’da Market Sahibi “Askıda Para” ile Çocuklara Destek Oluyor

blank
Karabük

Bahçelievler Mahallesi’nde Yeni Kreşin İnşaatı Başladı

blank
Eğitim

KBÜ İletişim Fakültesi İlk Mezunlarını Verdi

blank
Karabük

Karabük’te Ruhsatsız Silah Operasyonunda 4 Şüpheli Yakalandı

blank
Karabük

Karabük’ten Hac Yolculuğu Başladı: 2025 Dönemi Hacı Adayları Uğurlandı

blank
Karabük

Karabük’te SGK’dan  Mahkumlara Rehberlik ve Bilgilendirme Eğitimi

blank
Karabük

Karabük’te Hayat Boyu Öğrenme Haftası’nda kursiyerlerin el emeği ürünleri sergilendi

blank
Eflani

Vali Yavuz’dan Kazada Yararlananlara Ziyaret

Video Haberler

blank

Geleneksel Hacet Bayramı için yarım ton et kavruldu

blank

5 yıl önce çalıştığı işyerinin deposundan hırsızlık yaptı

blank

Keşif Kampüsü’nün yeni dönem öğrencileri belli oldu

blank

Rektör maaşı ile ilgili yapılan haberlere YÖK ve Üniversiteden yalanlama

blank

Kemer yok, muayene yok, sigorta yok

blank

“Paflagonya rotası” ziyaretçilerini eşsiz manzarasıyla büyüledi

blank

Prof. Dr. Taner Bayraktaroğlu, Sağlık Bakanlığı Obezite Bilim Kurulu üyesi oldu