Eflani Kaymakamı Ömer Bulut’tan Öğrencilere Ziyaret
Eflani Kaymakamı Ömer Bulut, “Tecrübe Paylaşımı ve Kariyer Günleri” kapsamında Eflani Borsa İstanbul Çok Programlı Anadolu Lisesi’ni ziyaret etti.
Lisenin Çok Amaçlı Salonu’nda gerçekleştirilen programda Kaymakam Bulut, öğrencilerle bir araya gelerek sorularını yanıtladı.
Kaymakamlık mesleğinin özellikleri, devletin birimleri ve işleyişi hakkında detaylı bilgi veren Kaymakam Bulut, kaymakamlık mesleği için izlenmesi gereken yollar, mesleğin gereklilikleri, sorumlulukları ve yetki alanları konusunda öğrencilere önemli bilgiler sundu. Ayrıca üniversite öğrenim sürecine yönelik tavsiyelerde bulunarak öğrencilere ilham verdi.
Programın ardından Kaymakamlık toplantı salonunda Atatürk İlkokulu 4. sınıf öğrencilerini ağırlayan Kaymakam Bulut, onlarla pasta keserek sohbet etti. Öğrencilerin talep ve isteklerini dinleyen Kaymakam, çocuklarla yakından ilgilendi.
Ziyaret sırasında konuşma yapan Kaymakam Bulut, şunları söyledi: “Gelecek hedeflerimize bizleri taşıyacak olan, geleceğin huzurlu, güvenli ve büyük Türkiye’sinin inşasında gençlerimiz ve çocuklarımız önemli bir rol üstlenecektir. Bu süreçte öğretmenlerimize büyük görevler düşüyor. Öğrencilerimizin de başarılı olabilmesi için planlı ve kaliteli bir şekilde çalışması gerekiyor. Bu vesileyle öğretmenlerimize ve öğrencilerimize başarılar diliyorum.”
Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Kaymakam Bulut, öğrencilere çeşitli hediyeler vererek küçük misafirlerini uğurladı. Programa İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Çelebi, Gençlik Spor İlçe Müdürü Emrah Aydemir, Öğretmenevi Müdürü Cahit Üstün, Atatürk İlkokulu Müdürü Emre Özer ve sınıf öğretmenlerinden Öznur Çavuş Malkoç da katılarak öğrencilere eşlik ettiler.
İHMAL EDEREK SONUNDA BÜYÜK BEKA SORUNU HALİNE GETİRDİK !
Tarımı ihmal ülkeye ihanettir. Anadolu toprakları 300 milyon nüfusa yetebilecek bir potansiyele sahipken, bugün maalesef kendi kendine yetemiyor. Tarıma dair ne varsa gübresinden tohumuna kadar ithal ediyoruz. Bunun için milyarlarca dolar ödüyoruz. Bizim kadar tarım ithalatı yapan kaç ülke var?
Demoğrafik yapımızın bozulmasından tutun sınırlarımızın dibindeki yeni oluşumlara kadar o kadar büyük beka sorunlarımız varken, birde tarımı beka sorunu haline getirdik. Tarım milli meseledir, siyaset üstüdür. Şimdi bu yazdıklarımı okuyunca, "Tarım ihmal edilmemiştir çiftçimizin yanındayız, çok büyük destekler veriyoruz" diyenler olacaktır. O yüzden mi bir zamanlar bu ülkede yetişen yüzlerce ürünü yüzlerce milyar dolar ödeyerek, dünyanın her yerinden ithal ediyoruz ?
Ülkemizde tarım arazileri büyük bir hızla azalıyor, buna bağlı olarak kırsaldaki genç nüfusda azalıyor. Yüksek üretim maliyetleri nedeniyle çiftçi üretmekte isteksiz davranıyor. Nitekim yüzölçümü 78,35 milyon hektar olan Türkiye'nin, uzun ömürlü bitkilerle beraber toplam arazi miktarı son 20 yılda 26,6 milyon hektardan 23,9 milyon hektara geriledi.
Artan ülke nüfusuna oranla artması gereken tarım arazilerimiz; son 20 yılda yüzde 9 oranında azaldı. Bunun temel nedenlerinden biri tarım arazilerinin turizm ve madencilikte kullanılması, ikinci neden tarım arazilerinin yerleşime açılması.
2002 yılında % 35 olan tarım sektöründe çalışanların oranı 2024 yılı itibariyle 14.8 e düşmüş. Çiftçinin borcu 20 yılda 187 kat artmış. 2005 yılında 5 milyar TL olan çiftçinin borç tutarı 2025 yılında 935 milyar TL olmuş Bu sürede çiftçiye verilen destek ise sadece 33 kat artmış.
Aşağıda sıraladığım şu maddelere parti programında yer veren ve milletimize bunların kararlılıkla, taviz vermeden uygulanacağını garanti eden bir muhalefet partisi var mı?
1.) Geçmişte, tarımda kendi kendine yeten ülkemizi; Başlatacağımız büyük tarım seferberliği ile tekrar hem kendi kendine yeten hemde tarım ürünleri ihraç eden bir ülke haline getireceğiz. 2.) Elektriği kamulaştırarak halkımızın ucuz elektrik tüketmesini sağlayacağız. Özelleştirilen tüm stratejik kurumlarımızı ve fabrikalarımızı tekrar devlet güvencesine alacağız. Ülkemizin en büyük sorunu olan işsizliğin önüne geçmek için süratle yeni fabrikalar ve iş yerleri açacağız. 3.) Tarımla birlikte en çok ihmal edilen eğitimde gerçek bir reform yaparak çağı yakalayan dünya ile rekabet edebilen bir eğitim sistemini hayata geçireceğiz. 4.) Bilimde; teknoloji ve arge de dünya ile rekabet edebilen bir ülke olmanın yollarını açacağız.Teknik eğitime ağırlık vereceğiz. 5.) Her türlü görevlendirmede mutlaka liyakati esas alacağız. 6.) Devlet ihalelerini adam kayırmadan açık ve şeffaf bir şekilde hak eden şirketlere vereceğiz. Ülkenin acil ve hayatı yatırımlarına öncelik vereceğiz. 7.) İsrafa şatafata, saltanata ve gereksiz harcamalara son vereceğiz. 8.) Üniversitelerimiz kendi rektörlerini kendileri seçecek. Bilim adamlarımız özgürce korkmadan düşüncelerini ifade edebebilecekler.
) Kuvvetler ayrılığı, hukukun üstünlüğü ve bağımsız yargıyı mutlaka hâkim kılacağız. 10.) Düzensiz göç mutlaka önlenecek. Ülkenin demografik yapısının bozulmasına asla müsaade edilmeyecek. Ülkenin her yerinde diledikleri gibi ikamet eden, en büyük kentlerde kendilerine istedileri gibi “gettolar” yaratan ve doğumlar nedeniyle sayıları hızla artan Suriyeliler uygun şartlar sağlanarak en kısa sürede ülkelerine geri gönderilecek.
Bana göre, bu hükümlerin tamamını parti programına koyan ve kararlılıkla hayata geçirebileceğine halkı ikna edebilen bir muhalefet ne yazık ki yok! Çeşitli muhalefet partilerinin programlarında yazdıklarımın bir kısmı farklı cümlelerle mutlaka vardır. Ancak, açık, net ve gerçekçi çözüm yollarıyla yer almadığı kanaatindeyim.
İşte bu nedenle ülkede iktidar kadar muhalefet sorunu da vardır.