Ihlas Haber Ajansı tarafından
21 Nisan, 2024 08:24 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Tokat depreminde 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı

Tokat’ta incelemelerde bulunan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Refik Tuzcuoğlu, "Şu ana kadar alınan 500 ihbardan 50 yapı incelendi, 5 yıkık, 15 de ağır hasarlı yapı tespit edildi" dedi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Refik Tuzcuoğlu, Tokat’ta 5.6 büyüklüğündeki depremin merkez üssü olan Sulusaray ilçesinde incelemelerde bulundu. Tokat Valisi Numan Hatipoğlu, Bakan Yardımcısı Tuzcuoğlu’na deprem hasarı hakkında bilgi verdi. İlçe hükümet konağı önünde gazetecilere açıklama yapan Tuzcuoğlu, "Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız olarak da Sayın Bakanımız Mehmet Özhaseki beyin hemen talimatlarıyla biz de kendi bakanlığımızın çalışmaları açısından her türlü önlemi, tedbiri ve gayreti ortaya koyduk. Arkadaşlarımızı çok hızlı bir şekilde bölgeye sevk ettik. Gerek çevre illerden buraya transfer ettiğimiz teknik arkadaşlarla, gerekse bakanlık merkezinden buraya yönlendirdiğimiz teknik ekiplerimize, hasar tespit ekiplerimizle birlikte gerek Yozgat ve Tokat’ta çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Şu anda 20 ekip 50 teknik personelle birlikte bu çalışmalarımız yürüyor, ihtiyaç halinde yine Sayın Valimizin, yine AFAD’ımızın koordinasyonunda teknik ekip sayılarımızı arttırabiliriz. Birkaç gün içerisinde de inşallah bu bölgedeki tüm hasar tespitlerini de tamamlamayı düşünüyoruz" dedi.

"Ağır hasar 99 öncesi yapılan binalarda"
Tuzcuoğlu yaptıkları incelemede depremde ağır hasar alan binaların 1999 yılı öncesi yapılan binalar olduğuna dikkat çekerek, "Gerek Tokat’ta gerek Yozgat’ta baktığımız zaman ağırlıklı olarak hasar gören yapıların yine 1999 öncesi binalar olduğunu tespit ediyoruz. Bunların çoğunluklu olarak 40-50 yıl öncesine ait kerpiç yapılar, yığma yapılar, mühendislik ve fen hizmetlerinden yoksun olan yapılmış olan binalar olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla ülkemiz bir deprem bölgesidir. Gerek kuzeyden geçen fay hatları, gerek Doğu Anadolu ve güneyden geçen fay hatları, gerekse Ege ile Ege’deki fay hatlarını göz önüne aldığınız zaman ülkemizin tamamı çok önemli bir deprem bölgesi oluyor. Himalayalar’dan Alp’lere kadar uzanan bu hat içerisinde bizim ülkemiz depremsellik açısından, risk açısından beşinci ülke konumunda. Öyle olunca muhakkak suretle biz yapılarımızı sağlam, sıkı ve mühendislik hizmetleri çerçevesinde inşa etmek zorundayız. Depremden çok fazla bir şey olmayabilir. Ama yapılarımız eğer ona dayanaklı değilse o zaman maalesef istenmeyen tablolarla karşı karşıya kalıyoruz" diye konuştu.

"500 ihbar geldi, 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı"
Tuzcuoğlu, depremin ardından 500’e yakın ihbar alındığını ifade ederek şunları söyledi:
"Değerli arkadaşlar Tokat ilimizde bakanlığımızın yapmış olduğu çalışmalarda 500 ihbar aldık şu ana kadar. Bu ihbarların sayısı artabilir. Özellikle şu anda hemşehrilerimizin bir kısmı evlerine giremiyorlar. Bunlar giriş yapmaya başladıkları zaman muhtemeldir ki orada birtakım ihbarlar da alınacak. Bu ihbarların sayısı artabilecek ve biz de yapılan her türlü ihbara teknik ekiplerimizle beraber hemen gidip yerinde inceleme, araştırma ve neticelerimizi ortaya koyacağız. Şu ana kadar incelenen 50 yapıdan 5 tanesi yıkık görünüyor. Yine 15 tane ağır hasarlı yapı görünüyor. Az önce de bahsetmiş olduğum gibi bunların büyük çoğunluğu yine kerpiç işte yığma yapılar. Mühendislik hizmetinden yoksula yapılmış olan yapılar. Diğerlerini de yine en kısa sürede tamamlamış olacağız. Kamu binalarımızla alakalı bir hasar görünmüyor. Bu sevindirici bir şey. Aslında depremle alakalı bizi en çok teselli bulduran konu bir can kaybı olmaması."

blank
Berkay Doğan tarafından
07 Nisan, 2025 16:07 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Karabük İl Genel Meclisi’nden Tarihi Karar

Karabük İl Genel Meclisi, kentin köklü sanayi geçmişine sahip çıkmak ve bu mirası gelecek nesillere aktarmak adına tarihi bir karara imza attı. Nisan ayı olağan toplantısında, İl Genel Meclisi üyelerinin oy birliğiyle sunduğu önerge doğrultusunda 3 Nisan’ın “Sanayi Günü” olarak ilan edilmesi kararlaştırıldı.

Gerçekleştirilen oylamada tüm üyelerin desteğini alan önerge, İl Genel Meclisi’nde kabul edilerek resmiyet kazandı. Alınan karar kapsamında, sürecin tamamlanması için Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı ve İçişleri Bakanlığı’na resmi başvuru yapılacak.

BAŞKAN SÖZEN: “KARABÜK’ÜN EN ANLAMLI GÜNLERİNDEN BİRİ”

İl Genel Meclisi Başkanı Ahmet Sözen, oylama sonrası yaptığı açıklamada, 3 Nisan tarihinin Karabük ve Türk sanayisi açısından taşıdığı öneme vurgu yaptı. Sözen, “Karabük’ün yerel parlamentosu olan İl Genel Meclisi’nde, üyelerimizin tamamının ortak önergesiyle, Karabük’ün en anlamlı günlerinden biri olan 3 Nisan’ın Sanayi Günü ilan edilmesine karar verdik. Bu karar, şehrimizin sanayi kimliğini yaşatmak adına son derece kıymetlidir” ifadelerini kullandı.

3 NİSAN: TÜRK SANAYİSİNİN DÖNÜM NOKTASI

3 Nisan 1937 tarihi, Türkiye’nin ilk entegre demir-çelik fabrikası olan Karabük Demir ve Çelik Fabrikaları’nın (KARDEMİR) temelinin atıldığı gün olarak biliniyor. Bu tarih, Karabük’ün yanı sıra Türkiye’nin sanayileşme yolculuğunda da büyük bir dönüm noktası olarak kabul ediliyor.

SANAYİ GÜNÜ İLE FARKINDALIK ARTACAK

İl Genel Meclisi tarafından alınan bu kararın, Karabük’ün sanayi kimliğini öne çıkarması ve bu alandaki tarihi mirasın korunmasına katkı sağlaması bekleniyor. Sanayi Günü sayesinde, özellikle genç nesillerin sanayinin gelişim sürecine dair farkındalığının artırılması ve bu mirasa sahip çıkılması hedefleniyor.

Kararın TBMM ve İçişleri Bakanlığı tarafından da onaylanması halinde, 3 Nisan bundan böyle her yıl “Sanayi Günü” olarak kutlanacak ve Karabük, bu özel günün simgesi haline gelecek.

Haber videosu için TIKLAYINIZ!

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Bu web sitesinde en iyi deneyimi yaşamanızı sağlamak için çerezler kullanılmaktadır. Detaylar için Gizlilik Politikamızı inceleyebilirsiniz.