Ihlas Haber Ajansı tarafından
09 Nisan, 2024 20:36 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

Ramazan Bayramı’nda beslenme önerileri

Diyetisyen Tuba Yıldırım, Ramazan Bayramı’nda hafif bir kahvaltı ile güne başlanılması, bolca sebze tüketilmesi, kızartılmış besinlerden ve hamur işlerinden uzak durulması, tatlı tüketiminin sınırlandırılması tavsiyelerinde bulundu.
Liv Sağlıklı Yaşam ve Danışma Merkezi Beslenme ve Diyet Kliniği’nden Dyt. Tuba Yıldırım, Ramazan Bayramı’nda beslenme hakkında bilgilendirdi. Ramazan ayının bitmesiyle normal yeme düzenine geçilirken, tüketilen öğün sayısında ve besin miktarında artma eğilimi görüldüğünü ifade eden Diyetisyen Yıldırım, “Bayramla beraber normal beslenme düzenine geçerken öğün aralarını en az 2 en fazla 4 saat olacak şekilde düzenleyiniz. Bayram sabahı hafif bir kahvaltı ile güne başlanmalıdır. Kahvaltıda kızartılmış besinler yenilmemelidir. Bayram ziyaretlerinde geleneksel olarak tatlı ikramı olacağından kahvaltıda şeker, bal gibi tatlı besinlerin bulundurulmaması yararlı olacaktır” diye konuştu.

“Bolca sebze tüketilmeli”
Domates, salatalık, maydanoz, taze biber gibi çiğ sebzelerin bayramda bolca tüketilmesi önerisinde bulunan Diyetisyen Yıldırım, “Az yağlı peynir ve haşlanmış yumurta tercih edilmelidir. Sucuk, salam, sosis gibi yağlı besinlerden ve hamur işi gıdalardan sakınılmalıdır. Ekmek olarak tam buğday ekmeği tercih edilmesi kan şekerini kontrol altında tutar ve tokluk hissi verir. Özellikle bayramda tatlı tüketimi çok isteniyorsa hamurlu, şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlılar ya da dondurma küçük porsiyonlar halinde tercih edilmelidir” ifadelerini kullandı.

“Oruçtan ötürü oluşan sıvı kaybı için günde 3 litre su tüketin”
Su tüketimine dikkat çeken Dyt. Yıldırım, “Ramazan ayı boyunca su ve sıvı tüketimin azalmasından dolayı vücutta oluşabilen sıvı kaybının yerine konması için günde en az 2,5-3 litre su içilmelidir. Ramazan ayı boyunca enerji harcamamak için azaltılan fiziksel aktivitenin bu dönemin sonlanmasıyla birlikte arttırılması oldukça önemlidir. Mümkün olduğunca bayram ziyaretlerine yürüyerek gidilmesi tercih edilmelidir. Özellikle fiziksel aktivitenin arttırılması adına haftada 3-4 gün 45-60 dakikalık orta şiddette fiziksel aktivite yapılmalıdır” şeklinde konuştu.
Ramazan’ın bitmesi ve ardından bayramın gelmesinin, uzun süren açlık psikolojisinden çıkarak özgürlük hissiyle daha fazla yemek yeme ihtiyacı hissettirebileceği uyarısında bulunan Dyt. Yıldırım, “Ama bu yıl bahar aylarına denk gelen Ramazan’da kendinize daha fazla özen göstermelisiniz. Hem uzun açlık sebebiyle hem de yeterince egzersiz yapamadığımız bu dönemde metabolizma oldukça yavaşlamış olacaktır” açıklamasında bulundu.

“Tatlı tüketimini sınırlayın”
Bayramda zayıflama konusuna değinen Tuba Yıldırım, “Özel günlerde, tatillerde kilo vermek çok gerçekçi bir hedef olmayacaktır. Bu süreçlerde asıl amacımız, kilomuzu ve sağlımızı korumaktır. Bu yüzden Ramazan Bayramı’nda diyet yapmak yerine miktar ve porsiyonlara dikkat edip dengelemek yeterli olacaktır. Yemekleri yavaş yavaş yiyerek ve porsiyonlarınızı azaltarak midenize de yardım edin. Sıvı tüketimi her zaman önemli fakat yüksek miktarda hayvansal protein aldığınız ve tatlı tüketiminin arttığı bayram günlerinde daha da önem taşıyor. Su toksinlerin vücuttan uzaklaştırılmasını sağlıyor. Bu yüzden gün için de 2-2,5 litre su içmeye özen gösterin. Aşırı şerbetli, yağlı tatlılar yerine, sütlü tatlılar veya meyve tatlısı tercih edin. Tatlıları takip eden diğer öğünlerin hafif ama sağlıklı yemeklerden oluşmasına özen gösterin. Bayram ziyaretlerinde yakın mesafeler için araç kullanmak yerine yürüyerek gitmeyi tercih edin, hareketi unutmayın. Bitki çayları ve maden suyu da sıvı desteği için kullanılabilir” bilgisini verdi.
Bayram ziyaretlerinde tüketimi en çok artan yiyeceğin tatlı olduğunun altını çizen Dyt. Tuba Yıldırım, “Gerek çok fazla ziyaret gerekse buralardaki ısrar yüzünden hayır demek zor oluyor ve tatlı tüketiminde sınırlar aşılabiliyor” dedi.

“Sağlıklı bir bayram tatili için öneriler”
Dyt. Tuba Yıldırım, bu süreci daha sağlıklı ve dengeli yönetebilmek için önerilerini şöyle sıraladı:
“Gün içinde 2.5-3 litre su tüketin. Gün içerisinde şeker tüketimi artacağı için kahvaltılarda bal- pekmez, gün içinde taze veya kuru meyve tüketiminden kaçının. Tatlı tercihlerinde olabildiğince sütlü ve hafif tatlıları en küçük porsiyonlarda tüketin. Tatlılar ile birlikte ayran veya süt tüketin. Kan şekerinizi dengelemek açısında faydalı olacaktır. Bayram ziyaretlerine giderken mümkün olduğunca dengeli öğünler yaparak tok gitmeye özen gösterin.”

“Bayramın ilk sabahı için kahvaltı önerisi”
Ramazan bayramında ilk kahvaltı nasıl olması gerektiği hakkında şu menü önerisinde bulundu:
“Güne başlarken 1 bardak ılık limonlu su ve 2-3 adet kuru meyve (mide bağırsak sistemini düzenlemeye yardım edecek). 1-2 yumurta (haşlama veya omlet olabilir). 2-3 parmak kadar peynir.
7-8 zeytin. 3-4 tam ceviz. Söğüş domates salatalık yeşillik ve taze meyve. 1-2 dilim esmer ekmek.”

blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
08 Nisan, 2025 00:45 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Geleceğin bilim insanlarının projeleri, Samsun’da yarışıyor

Samsun’da düzenlenen "19. TÜBİTAK Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışı Samsun Bölge Sergisi"nde, 20 bin 726 öğrenci ve danışman öğretmenin katkılarıyla hazırlanan projelerden dereceye girenler görücüye çıktı.
"Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Müsabakası Samsun Bölge Sergisi", Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Yaşar Doğu Spor Bilimleri Fakültesi Prof. Dr. Mehmet Yalçın Taşmektepligil Spor Salonu’nda açıldı. 20 bin 726 öğrenci ve danışman öğretmenin katkılarıyla hazırlanan projelerden biyoloji, coğrafya, bedeller eğitimi, fizik, kimya, matematik, tarih, teknolojik tasarım, Türkçe ve yazılım alanlarındaki çalışmalardan dereceye giren çalışmalar stantlarla sergilendi.

Prof. Dr. Kurnaz: "Bu yarışmanın kaybedeni yoktur"
Amaçlarının gençleri bilime yönlendirmek olduğuna dikkat çeken OMÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Çetin Kurnaz, "Başvuruların 11 bin 145’i devlet, 2 bin 773’ü ise özel okullardan yapılmıştır. Projelerde vazife alan öğrenci sayısı ise tam 20 bin 726’dır. 11 bin 406 kız ve 9 bin 320 erkek öğrencimiz, ferdî ya da grup halinde hazırladıkları projelerle bu serüvene katkı sunmuştur. Bugün burada, titiz bir ön kıymetlendirme sürecinden muvaffakiyetle geçerek 10 farklı alandan seçilmiş 100 projenin sahibi öğrenci ve onları büyük bir özveriyle yönlendiren danışman öğretmenlerimizle birlikteyiz. Bugün burada sergilenen projeler, sadece bir yarış eseri değil; merakın, emeğin ve bilime duyulan ilginin somut birer yansımasıdır. Şunu gönül rahatlığıyla söz edebilirim ki bu müsabakanın kaybedeni yoktur. Sizler bugün burada olmakla esasen kazandınız. Sizler, düşünerek, araştırarak ve üreterek çoktan değerli bir muvaffakiyete imza attınız. Her bir projeniz, geleceğe tutulan bir ışıktır. İnanıyorum ki bu başlangıç, ilerleyen yıllarda daha büyük başarılara ve çok daha etkileyici çalışmalara yer hazırlayacaktır. Hepinizi gönülden kutluyor, muvaffakiyetlerinizin daim olmasını diliyor; hepinizi hürmet ve sevgiyle selamlıyorum" dedi.

Prof. Dr. Topçu: "Projenin amacı, 21. yüzyıl maharetlerine sahip bireylerin yetişmesini sağlamak"
OMÜ Mühendislik Fakültesi Dekanı ve TÜBİTAK Proje Yarışları Samsun Bölge Koordinatörü Prof. Dr. Yıldıray Topcu ise "Yarışmanın 19. yılında, bölgemizde 10 farklı alanda; biyoloji 352, coğrafya 132, kıymetler eğitimi 372, fizik 138, kimya 99, matematik 291, tarih 121, teknolojik tasarım 409, Türkçe 210, yazılım 126 olmak üzere toplam 2 bin 250; Türkiye genelinde ise 13 bin 918 proje başvurusu yapılmıştır. Bu projeler 9 bin 320 erkek ve 11.406 kız öğrenci olmak üzere toplam 20 bin 726 öğrencimizin ve danışman öğretmenlerinin emeğiyle hazırlanmıştır. Samsun bölgesi, proje müracaat sayıları açısından 12 bölge ortasında 2. sırada yer almıştır. Bölgemizi oluşturan vilayetlerden Ordu bin 34 proje müracaatıyla Türkiye genelinde 3., Samsun ise 737 proje müracaatıyla Türkiye genelinde 5. vilayet olmuştur. Projelerin ön inceleme ve ön kıymetlendirme kademelerinde 29 farklı üniversiteden, 118 öğretim üyesi misyon almıştır. Her bir proje kendi alanındaki üç heyet üyesi tarafından değerlendirilmiştir. TÜBİTAK’ın düzenlemiş olduğu bu proje yarışlarının temel gayesi, gençlerimizi düşünmeye, müşahede yapmaya, merak etmeye, merak ettiklerini araştırmaya teşvik ederek gelecekte karşılaşacakları sorunlara tahliller üretebilen, 21. yüzyıl hünerlerine sahip bireylerin yetişmesini sağlamaktır. Yarış sonunda verilen mükafatlar, bu sürecin emeli değil, gençlerimizi bilimsel çalışma yapmaya motive eden bir araçtır. En kıymetli ödül, öğrenci ve danışman öğretmenlerimizin proje sürecindeki kazanımlarıdır" diye konuştu.
Proje kapsamında çalışmaları sergilenen öğrenciler, ziyaretçilere projeleri hakkında bilgi verirken, müsabakanın kendileri ve iştirakçiler açısından hem eğitici hem de eğlenceli bir aktiviteye dönüştüğüne dikkat çektiler.
29 farklı üniversiteden, 118 öğretim üyesinin vazife alarak sergilenmeye uygun gördüğü projeleri belirlediği stant, 10 Nisan’a kadar ziyaret edilebilecek. Stant açılışına Vilayet Ulusal Eğitim Müdürü Dr. Murat Ağar da katıldı.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.