Türkiye Teknoloji Takımı (T3) Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, RTEÜ’de düzenlenen programda yaptığı konuşmada “Benim için en kıymetli nişan geliştirilen uçakların kendi topraklarımızın azat edilmesinde kullanılması oldu” ifadelerini kullandı.
Türkiye Teknoloji Takımı (T3) Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’nde (RTEÜ) düzenlenen kendi adına düzenlenen ‘Gençlik buluşması’ programına katıldı. Üniversite Kongre, Kültür Ve Yaşam Merkezi Konferans Salonu’nda düzenlenen programda konuşan Bayraktar, “Türkiye savunma sanayisinde yüzde 85 oranında yurtdışına bağımlıydı. İnsansız hava araçları Dünya’da da pek bilinen şeyler değildi. İHA dediğimizde kimsenin bildiği bir kavram değildi. Yani bugün ki kadar yaygın değildi. Savunma Sanayi ‘En ufağından başlayarak biz insansız hava araçlarını milli bir şekilde geliştireceğiz’ dedi. Bizde çalışmalarımızı yapmıştık. Normalde bu sistemler hep yurt dışından tedarik edilir. Dediler ki ‘Ya gövdesi yada uçuş bilgisayarı milli olacak’. Bunu da bir tek milli olarak yapan bir firma vardı. Diğerleri gövdesini yapmış ama uçuş sistemlerini dışarıdan getirmiş. Dışarıdan getirenlerin daha başarılı olacağı bekleniyordu ancak çok enteresan bir şey oldu. Dışarıdan getirenler taşıma suyla değirmenin dönmeyeceği gibi hiç biri uçamadılar. Bir tek milli ve özgün olan uçak uçabildi, başarılı oldu. 10 yılda dünyanın kendi sınıfında en iyi uçaklarını yaptık. Bayraktar TB2 Dünya’da kendi sınıfında kendi rakibinden 5 kat daha fazla biliniyor. Bunun yanında bütün insansız hava araçları buradan ihracatla elde edilen gelirlerle öz kaynaklarımızla geliştirilmiş oldu. Bunlar pek benzeri görülmüş örnekler değil. Benim için en kıymetli nişan bu uçakların kendi topraklarımızın azat edilmesinde kullanılması oldu. Mühendisler olarak bize en büyük gurur nişanesi oldu” ifadelerini kullandı.