Karabük Postası tarafından
07 Ağustos, 2023 12:17 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Hayallerinden vazgeçmeyen genç eğitimci kendi kurduğu sanat atölyesinde öğrencilerine ışık oluyor

Resim-İş Öğretmeni Gamze Büşra Bayram, zorluklarla öğretmen olduktan sonra hayallerinin peşinden giderek, Bayburt’ta kendi sanat atölyesini açtı. Atölyede başta akademik olmak üzere her yaştan öğrenciye resim eğitimi veren genç eğitimci bildiklerini, okulda öğrendiklerini aktararak öğrencilerine ışık oluyor. İlk, orta ve lise eğitimini Bayburt’ta tamamladıktan sonra Aksaray Üniversitesi Resim-İş Öğretmenliği bölümünden mezun olan ve 2 yıldır Bayburt’ta ücretli öğretmenlik yapan Bayram, sanat atölyesi açmaktaki asıl amacının, Bayburt'ta sanat atölyesinin olmaması ve öğrencilerin bundan mahrum kalması olduğunu söyledi. Üniversite okuduğu yıllarda kimseden destek almadan, çalışarak eğitimini tamamlayan Bayram, gençlere hayallerinin peşinden gitmeleri çağrısında bulunarak, "Pes etmeyin, her zaman kendinize ve hayallerinize güvenin. Bir gün mutlaka gerçek olacaklardır" dedi. Yeteneği olmasına rağmen Resim Öğretmenliği Özel Yetenek Sınavlarına hazırlanmak için resim kursu veren sanat atölyelerinin eksikliğinin birçok kez hissettiğini ifade eden Bayram, kurduğu sanat atölyesiyle bu eksikliği giderdiğini vurguladı. Sırasıyla Bayburt Ortaokulu, Bayburt Şehitler Ortaokulu ve Bayburt Güzel Sanatlar Lisesi'nde ücretli öğretmenlik yapan Bayram, şimdilerde ise kendi atölyesinde 8 öğrenci ile eğitimlere başladıklarını, Pazar günleri hariç haftanın 6 günü ders verdiğini belirtti. Yeteneğini fark eden ailesinin Sanat atölyesine gönderdiği Ceren Altundaş isimli 12 yaşındaki öğrenci, öğretmeni Gamze Büşra Kahraman ile resim konusunda epey bir yol kat ettiğini bildirdi. "Hayallerimi gerçekleştirdim, bu kursu açtım. Burada bir çocuğun hayallerine dokunmak benim için gurur verici, onur verici bir olay" diyerek konuşan Bayram, "Bir çocuğu eğitebilmek ve o verimi görebilmek beni çok etkiliyor. Bu işin maddi boyutundan ziyade manevi kısmına bakan, bu işe gönül veren bir öğretmenim. Çocuklar benim için muazzam şeyler. Onlara bir şey öğretebilmeyi, onların hayatına, emeklerine dokunabilmeyi çok çok seviyorum. Benim için en değerli şeylerden birisi de, öğrencilerimin 'Ben Gamze hocamın öğrencisiyim' diyebilmeleri. Ben şu an şunu söyleyebiliyorum, ben Banu hocamın öğrencisiydim. Kurduğum bu atölyeyle, resme ilgisi, alakası olan çocukların ileride gelecek planlarına, hayallerine dokunabiliyorsam ne mutlu bana" sözlerini kullandı. (İHA)

blank
Fevzi Aydın tarafından
08 Nisan, 2025 12:41 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

TEK RAKİBİ KENDİSİ…

Günümüz iktidarı, ittifakı, Türk siyasetinin son çeyrek asrına, uzun soluklu iktidarı ile damgasını vurdu…
Dönemin büyük kısmı AKP siyaseti olarak geçti…

Ardından iktidarın metal yorgunluğu, MHP ile Cumhur ittifakında, buluşturdu iktidarı…
Günümüz ana muhalefeti ise, iç muhalefetiyle uğraşmaktan, seçmenin verdiği ana muhalefet görevini bile yapamamış…

Parti içi iktidar savaşları; ana muhalefet partisini, iktidarın eksik ve yanlış politikalarını, eleştirmeye dahi vakit bırakmamış…

Her seçim ve kurultay sonrası, seçimi kaybeden ana muhalefet partisi CHP’de, parti içi muhalefet sahneye çıkarak, olağan üstü kurultay çağrısı yapması adeta gelenek hale geldi…

Yeni seçilen genel başkan, parti politikalarını ve siyasetini konuşmak yerine, önceliği partideki koltuğunu sağlam tutmak zorunda kalmış…

Millet İttifakı, Kemal Kılıçdaroğlu son dönemi ile Özgür Özel’in ilk genel başkanlığı, CHP’de yükseliş devrini başlattı…

Çeyrek asırdan sonra, ilk defa iktidarı sallayan ve ilk sıraya yerleşen CHP, çıtayı yükselteceğine, iç siyaset çıkışlarıyla gündemde…
Seçime uzun süre olmasına rağmen, ön seçimle Cumhurbaşkanı adayını erken açıklayan CHP, iktidarı panikletirken, hapse atılan Cumhurbaşkanı adayını savunmak için siyasetin dozunu yükseltti…
Geçmiş kurultaylarda yapılan eksikliklerle gündeme gelen, kayyum tehlikesini atlatmak için olağanüstü kurultaya gitmek zorunda kalan, ana muhalefet partisi CHP, siyasetin hızını kesmek zorunda kaldı…
Son çeyrek asır; geçmiş sol siyaset ile günümüz muhafazakâr ve milliyetçi siyasetin hesaplaşması olarak siyasi tarihe geçti…

İktidarın çeyrek asırlık iktidarda kalmasına, istemeyerek de olsa, ana muhalefet partisinin önemli katkıları oldu…

Günümüz sol ana muhalefet partisi yerine, merkez sağda güçlü muhalefet olsaydı, muhafazakâr-milliyetçi Cumhur ittifakı uzun soluklu iktidarda kalamazdı…

Cumhur ittifakı, siyaset sahnesinde, asılsız ağır itham ve iddialar, kayyum ve Cumhurbaşkanı adayını hapse atarak, ana muhalefeti, adeta yerle bir etmişti…

Aslında, Cumhur ittifakı, çeyrek asır iktidarda kalmasında, ana muhalefet partisi CHP’nin de önemli payı olduğu için siyaseten teşekkür etmeli…

Çeyrek asırlık siyasetin ancak son yıllarında, ana muhalefet görevini yapmaya başlayabilmiş CHP…
Şimdi ise ipler ana muhalefet partisinin eline geçti.

Ana muhalefet CHP, siyaseti iyi organize ederek, Cumhur ittifakının iktidarına son verebilecek mi…?
Yoksa yine parti içi siyaset kavgasına dönerek, iktidarı unutup, Cumhur ittifakına yol mu verecek…
Düşünce ve görüşlerin ışık olması dileğiyle…

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.