Gümüşhane ve Trabzon vilayetlerini birbirine bağlayan ve yıllarca tek ulaşım güzergâhı olarak kullanılan Zigana Dağı Geçidi’nde heyelan tehlikesi şoförleri huzursuz ediyor. Yola devrilen araba büyüklüğündeki kayalar takımlarca temizlenirken, yamaçlarda asılı vaziyette duran kayalar yoldan geçen az sayıdaki sürücüyü korkutuyor.
Zigana Dağı Geçidi, Yeni Zigana Tüneli’nin yapılmasıyla birlikte alternatif bir yol haline gelmesine karşın hala şoförler tarafından tercih ediliyor. Bilhassa bölgeyi ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerce kullanılan ve turizm alanlarına ulaşım ile tabiat görünümü nedeniyle tercih edilen güzergâh üzerinde süren heyelan tehlikesi ise faciaya davetiye çıkarıyor. Sık kullanılmamasına karşın yolcu ve yol güvenliğinin sağlanması için Karayolları takımlarının gece gündüz çalışma yürüttüğü Zigana Dağı Geçidi yol güzergâhında bulunan ve kopmaya hazır bekleyen toprak ve kaya modülleri ise şoförleri huzursuz ediyor. Yola düşen kayalar takımlarca temizlenirken, kayaların büyüklüğü ise yaşanabilecek olası bir facianın boyutlarını gözler önüne seriyor.
Cebbar Köyü Yardımlaşma ve Kültür Derneği Başkanı Ümit Coşkun, Çakman Türbesi’nin düzenli olarak ziyarete açılmasının planlandığını ifade etti.
Karabük'ün Safranbolu ilçesine bağlı Cebbar Köyü'nde bulunan Çakman Türbesi ile ilgili açıklamalarda bulunan Cebbar Köyü Yardımlaşma ve Kültür Derneği Başkanı Ümit Coşkun, türbenin düzenli bir şekilde ziyaret edilebilmesi için bir planlama sürecinde olduklarını belirtti. İlk etapta türbenin belirli günlerde ziyarete açılması, ilerleyen zamanlarda ise sürekli olarak açık tutulması hedefleniyor.
Coşkun, türbenin Hz. Muhammed'in soyundan geldiğine inanılan kişilere ait bir makam olduğuna dair rivayetlerin bulunduğunu belirtti. "Türbe, Horasan'dan gelen yedi kardeşten üçünün istirahatgahı olarak biliniyor" diyen Coşkun, burada medfun bulunan kişilerin geçimlerini ormanda yaşayan geyiklerin sütünü sağarak sağladıklarını, sabah namazını ise aynı anda hem köyde hem de Mekke'de kıldıklarını ifade etti. Ayrıca, türbenin yakınından geçen bir düğün alayında davulun patladığına dair bir söylenti bulunduğunu ve bu nedenle günümüzde türbe çevresinde davul çalınmadığını ekledi.
Coşkun, şu anda türbenin kapalı olduğunu, ancak gelen ziyaretçilere köy halkının yardımcı olmaya çalıştığını söyledi. Türbenin ziyaretlere açılmasını daha düzenli ve sürdürülebilir bir hale getirmek istediklerini dile getiren Coşkun, bu konuda yetkililerden destek beklediklerini ifade etti. Yapılması planlanan düzenlemelerle birlikte, türbenin öncelikle hafta sonları ya da belirli günlerde ziyaretçilere açılacağını belirten Coşkun, ilerleyen süreçte ise türbenin her gün açık kalmasının hedeflendiğini aktardı.
Hıdırellez’de türbeye yoğun ilgi
Coşkun, her yıl mayıs ayında düzenlenen Hıdırellez etkinliklerinde Çakman Türbesi'nin çok sayıda ziyaretçiyi ağırladığını vurguladı. “Türbe, bu özel günde adeta ziyaretçi akınına uğruyor,” diyen Coşkun, vatandaşların türbede adak adadığını, Kur’an-ı Kerim okuyup dua ettiğini belirtti. Halk arasında şifa kaynağı olarak bilinen ve türbenin iç kısmında yer alan taşın içindeki sudan içen ziyaretçilerin, bu suyun manevi bir güç taşıdığına inandıklarını söyledi. Coşkun, türbe çevresinde kurulan stantlarda köy halkının ikramlarda bulunduğunu, duaların ardından topluca yemekler yenip sohbetler edildiğini de sözlerine ekledi. “Bu yıl da Hıdırellez, büyük bir coşku ve katılımla gerçekleşti. Hem köyümüz hem de çevre yerleşimlerden gelenlerle türbe çevresi dolup taştı,” diyerek, bu geleneğin köy için hem kültürel hem de manevi açıdan önemli bir yeri olduğunu vurguladı.