Karabük Postası tarafından
08 Mart, 2018 13:31 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Yenice Belediye Meclisinden Tarihi Açıklama

“ HES’e Değil , Şeker’e Yapılacak HES’e Karşıyız “

Mart ayı olağan toplantısını Çarşamba günü yapan Yenice Belediye Meclisi tarihi bir karara imza attı. Toplantıya; şehir dışında olduğu için Muzaffer Çalık hariç tüm üyeler katıldılar ve İsmet Cebecioğlu ile Nuri Osman Yavaşçı’nın önerisini görüşerek oy birliği ile kabul ettiler. Meclis Üyeleri İsmet Cebecioğlu ve Nuri Osman Yavaşçı’nın verdikleri ortak önerge üzerinde konuşan İsmet Cebecioğlu şunları söyledi.

“Şeker Kanyonuna yapılması düşünülen HES’in Yenice’nin kaderini değiştireceği ortadadır. Biz, seçilmişlerin yani temsili olarak Yenice’nin sahiplerinin sessiz kalmaya hakkımız yoktur. Düşüncelerimizi net ve açık olarak ifade edip, mücadeleye katılmamız gerektiğini düşünüyorum. Halkımız bizim düşüncelerimizi merak ediyor. Belki de bizim durumumuza göre tavır takınacak”

Bu konuşmadan sonra Belediye Başkanı Zeki Çaylı ” Açık ve net olarak destek veriyorum” dedi. Şeker Kanyonu’na yapılacak Hidro Elektrik Santralı ile ilgili meclis görüşmesinden sonra tüm üyeler hazırlanan ortak metni imzaladılar ve bir basın açıklaması yaptılar.

Zeki Çaylı, İsmet Cebecioğlu, Erdal Yirmibeş, Nuri Osman Yavaşçı, Alim Örenli, Neşe Mısırlı, Cevat Belen, Yüksel Meşebaşı, Fehmi Hatıl ve telefonla bağlantı kurulan Muzaffer Çalık’ın da onayıyla yapılan açıklamada şöyle denildi.

“Yenice ormanları uluslararası düzeyde tanınan eşsiz ve özel bir orman özelliği göstermekte, biyolojik çeşitlilik açısından birçok bitki, kuş türü ve yabani hayvanını barındırmaktadır. Bu ormanlarda bulunan Şeker Kanyonu da Yenice ormanlarındaki eşsiz ekosistemin bir parçası olarak yöre halkına ekoturizm anlamında hizmet etmekte, Yenice İlçesinin kalkınmasına katkı koymaktadır. Bu kanyona yapılacak bir HES’in Yenice Kanyonu’nun özelliğinin bozulmasına, su kaynağının zarar görmesine, Yenice ormanlarındaki ekosistemin zarar vermesine yol açacağı anlaşılmaktadır. Bu anlamada Şeker Kanyonuna HES yapılması, doğaya, bilime ve ekonomiye aykırıdır. Yapılması planlanan “ Şimşir Regülatörü , İletim Kanalı, Yükleme Havuzu ve Cebri boru tünelinin bir kısmı ile göl alanının bir kısmının 1 . derece Doğal Sit Alanı olarak tespit çalışmaları devam eden Küçük Şeker Kanyonu içinde kaldığı ANKARA 2 NOLU TABİAT VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KOMİSYONU’nun 24.04.2014 tarih ve 148 sayılı kararlarıyla Yenice Ormanlarının bütününe yönelik olarak Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Raporu hazırlanmasına karar verilmiş olup, henüz bir çalışmanın yapılmadığı belirlenmiştir. Şeker Kanyonuna yapılacak HES, ilçe turizmini tamamen yok edeceği gibi, Yenice Belediye Tarihinin en büyük yatırımı olarak değerlendirilen Ihlamur Teras Tesislerinin de iyi gidişatına sekte vuracaktır. Bir defa daha belirtiyoruz ki , biz HES’e karşı değil, bölgemizin , ilçemizin , yeşilin memleketi Yenice’mizin can damarı olan Şeker Kanyonuna yapılacak HES’e karşıyız. Kamuoyuna saygı, sevgi ve muhabbetlerimizi sunuyoruz “

blank
blank
İlyas Erbay tarafından
12 Ocak, 2025 14:05 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

BU GİDİŞİN SONU HİÇ HAYRA ALAMET DEĞİL!

Gelir eşitsizliğinde dünyadaki tüm ülkeler arasında; 7 inci sıradayız (şimdilik)
Birleşmiş Milletler’in kayıtlarına göre dünya üzerinde toplam 206 ülke var.
Gelir eşitsizliğinde lider ülke Peru. Bu şekilde devam edersek, bir kaç yıla liderliği Peru’dan alırız.
Zenginin daha zengin, yoksulun daha yoksul olduğu bir ülke haline geldik. Zenginle fakir arasındaki bu makas gün geçtikçe hızla açılıyor.

Nedir gelir adaletsizliği yada eşitsizliği?
Buna gelir dağılımı adaletsizliği de diyoruz, bu durum; oransal olarak az sayıda insanın, gereğinden fazla tüketim imkanına sahip olmasına, oransal olarak çok sayıda insanın da, temel ihtiyaçlarını dahi karşılama olanağından yoksun kalmasına neden oluyor.

Gelir Adaletsizliği; sosyal Adaletsizliğin yaygınlaşmasına, toplumsal huzurun bozulmasına yol açıyor.
Son 22 yılda, gerçekleşen ücret farklılıkları, gelir adaletsizliğinin nasıl derinleştiğini ve bunun toplumsal sorunlara nasıl yol açtığını özetliyor. Gelir adaletsizliği sadece ekonomik bir sorun olmakla kalmıyor, aynı zamanda sosyal ve siyasi sonuçları olan büyük bir adaletsizliği karşımıza çıkarıyor. Gelir dağılımındaki bu adaletsizlik eğilimi, toplumun farklı kesimlerinin birbirinden kopmasına, sosyal tabakalar arasındaki uçurumun derinleşmesine ve ekonomik kaymaların hızlanmasına neden oluyor. Yaşamsal, temel ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorlanan insanlar için; en büyük hayalleri olan konut sahibi olmak ise artık imkansız hale geldi.
2002 yılında Türkiye’de konut sahipliği oranı %73 seviyesindeyken, 2024 yılına gelindiğinde bu oran yaklaşık % 20 düşerek %55 lere geriledi.
Üstelik TOKİ nin ucuz konut projelerine rağmen!

Eşitsizlikler uzun vadede toplumsal ve ekonomik kalkınmayı tehdit eder, yoksullukla mücadeleyi sekteye uğratır, insanların kendilerini değersiz hissetmelerine yol açabilir. Bunun sonucu olarak suç oranında, hastalıklarda ve çevrenin tahrip edilmesinde artış yaşanabilir.

Türkiye’nin nüfusunun yüzde 10 ‘unun gelirden aldığı pay % 56.7 Bu oran bizi gelirin en adaletsiz dağıtıldığı ülkeler arasına taşıdı.
Küçük bir azınlığın serveti her geçen gün hızla büyüyor.
Türkiye gelir adaletsizliğinde; Angola, Peru, Mozambik gibi ülkelerle aynı ligde yer alıyor.
Gelir paylaşımında dünyanın en eşitsiz ülkeleri arasında gösterilen ABD, Rusya, Suudi Arabistan’dan bile daha kötü durumdayız.
Yunanistan’da ülkenin en zengin % 10’unun gelirden aldığı pay yüzde 35 Bu oran Almanya’da yüzde 37 Bizde ise, yüzde 60’a dayanmış durumda

Ne kadar övünseniz azdır. Tebrik ediyorum.
Bunu nasıl becerdiğiniz ayrı bir yazı konusu. O’nuda daha sonra yazarız.
Bir yurttaş olarak uyarıyorum. Bu işin sonu hiç hayra alamet değil.

Cevap Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.