MUSTAFA AKAY
Zaman zaman uyuşturucu konusunu ele alıyoruz ve mücadele konusunda daha etkin çalışmalar yapılmasını istiyoruz.
Geçtiğimiz günlerde, Karabük’te bu konuda yapılan bir toplantının haberini o nedenle, heyecanla karşıladık. Gazetemiz de bu konuya ilişkin geniş haberiyle sevincimizi artırdı.
Toplumun bilinçlenmesi açısından bu tür toplantıların daha sık ve ilçelere de yayılarak yapılmasını dileriz.
Toplumu çürüten bu tür kötü alışkanlıkların önüne geçebilmek için aileden başlamak üzere çevreyi de içine alan bir şekilde insanlara anlatılmasında büyük yarar sağlanır.
Vali Mustafa Yavuz, “Uyuşturucu ve Bağımlılıkla Mücadelede Eğitim ve Önleme Faaliyetleri” adıyla düzenlenen toplantıda, “ Aslında burada öznemiz en iyi narkotik polisi anne” diyerek çarpıcı bir vurgu yapmış. Ailenin önemine dikkat çekmiş.
Yavuz, konuşmasında, "Uyuşturucu bağımlılarının yüzde 87'si ailesiyle birlikte yaşıyor. Annesinin, babasının gözleri önünde bir şeyler oluyor ve fark edilmesi ise iki yılı buluyor. Bu süre çok uzun, bu farkındalığı arttırmak için daha erken müdahale etmemiz gerek" diye konuşmuş ve eklemiş.
"Anneler, babalar, mahalleler, hatta muhtarlar bu sorunu daha erken fark etmelidir. Eğer fark etme süresini kısaltabilirsek, mücadelemizi daha erken başlatır, bağımlılıkla ilgili tedbirleri çok daha erken alırız” demiş.
Vali Yavuz’un saptamaları çok doğru ve yerinde saptamalardır. Bunun gereğinin yapılması konusunda ailelerin özellikle de anaların eğitilmesi gerekir.
Uyuşturucu ile mücadele sadece polisin ve jandarmanın işi değildir. Aileyle birlikte okulun, çevrenin de bu konuda üzerinde görevleri vardır.
Yukarıda da dediğimiz gibi, bu illet ile mücadelede çok özenli davranılmalıdır. Özellikle okullarda öğretmenler çocukların bu illete bulaşmalarını önleyici çalışmalar yapmalıdırlar. Aileler çocuklarının davranışlarındaki değişimleri iyi izlemelilerdir. Okul çevrelerinde gerekli önlemle alınmalıdır. Okula ulaşan yollar dikkatli bir şekilde gözlenmelidir. Çocukların davranışları iyi izlenmeli, bir iz görüldüğü anda gereken yapılmalıdır.
Polisimizin ve jandarmamızın kötü alışkanlıkları önleme konusundaki özverili çalışmalarını da takdir etmemek elde değil. Ancak, uyuşturucu illetine bulaşan çocuklar zamanla suç makinesi haline de gelebilirler. O nedenle, mücadele gerek kent merkezlerinde gerekse kırsalda çok daha ciddiye alınmalı ve savaşım sürdürülmelidir.
Hasan Karadeniz
Gençleri gelecek kaygısından, umutsuzluktan kurtarmadan polisiye tedbirlerle başarı sağlanması hayaldir ancak..