Karabük Postası tarafından
19 Mayıs, 2014 14:55 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Safranbolu ve Ürgüp Evleri TOKİ Kredisiyle Yenilenecek

Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı’nın (TOKİ) tarihi yapıların restorasyonu amacıyla verdiği krediye bu yıl, Safranbolu ve Ürgüp’teki yapıların da aralarında bulunduğu 25 ilden 104 başvuru yapıldı. TOKİ, ihmal edildiğinden dolayı yıpranan ya da yok olmaya yüz tutan tarihi değerleri koruma altına almak amacıyla restorasyon kredisi sağlıyor. İdare, sivil mimari örneği, özel hukuka tabi gerçek ve tüzel kişilerin mülkiyetinde bulunan, korunması gerekli tescilli taşınmaz kültür varlıklarının bakımı, onarımı ve restorasyonu için önemli miktarda kaynak sağlıyor. TARİHİ YAPILARA 45 MİLYON 735 BİN LİRA KREDİ 2005 yılında restorasyon kredisi uygulaması başlatan TOKİ bugüne kadar 529 tarihî yapıya toplam 45 milyon 735 bin lira restorasyon kredisi sağladı. İdare, 7 Nisan -2 Mayıs 2014 tarihleri arasında restorasyon kredisi başvurularını kabul etti. Mimarisi ile öne çıkan Nevşehir’in Ürgüp ve Karabük’ün Safranbolu ilçelerinde bulunan tarihi yapılar için de kredi başvuruları yapıldı. 2014 başvuru döneminde restorasyon kredisi için en çok başvuru yapılan il İstanbul oldu. İstanbul’daki 25, Antalya’daki 17, Bursa’daki 11 tarihi yapı için kredi başvurusu gerçekleşti. 2010 yılında 38 restorasyon projesi için 3 milyon liranın üzerinde kredi tahsis eden İdare, 2011’de 72 restorasyon projesine 6,2 milyon lira, 2012’de 105 proje için 10,4 milyon lira kredi verdi. TOKİ, 2013 yılında 80 projeye yaklaşık 8,7 milyon lira kredi sağladı. 2005’te 16, 2006’da 50, 2007’de 34 projeye kredi veren TOKİ, 2008’de 54, 2009’da 80 yapının yeniden hayat bulması için kredi sağladı. İdare, 2010 yılında 38, 2011’de 72, 2012’de 105 ve 2013’te 80 olmak üzere toplam 529 projeye 45,7 milyon lira kredi tahsis etti. KREDİ ÜST LİMİTİ 125 BİN LİRA 2005 ve 2006 yıllarında kredi üst limitini 75 bin lira olarak belirleyen TOKİ, 2010 yılına kadar 80 bin lira kredi verdi. Kredi üst limiti 2011’de 90 bin liraya, 2012’de 105 bin liraya ve 2013 yılında 115 bin liraya çıkardı. TOKİ, 2014 yılıyla birlikte kredi üst limitini 125 bin lira olarak belirledi. İdare her bir proje için, keşif özetinin yüzde 70'ine kadar ve en fazla 125 bin lira olmak üzere kredi kullandırılabilecek. Restorasyon kredisi için, özel mülkiyetteki yapıların Kültür ve Tabiat Varlıkları tarafından alınmış “tescil” kararının ve onaylı röleve ve restorasyon projelerinin bulunması gerekiyor. Kredilerde özelikle tarihi kent dokularını iyileştirilmesine yönelik olan ve yerel yönetimlerin öncülüğündeki projelere öncelik veriliyor. Bakım, onarım ve restorasyon işlemleri yapılacak taşınmaz kültür varlığının; mimari ve kültürel değeri, fiziki durumu, bulunduğu çevrenin özellikleri, kullanım amacı göz önünde bulunduruluyor. Taşınmaz kültür varlığının bakımı, onarımı ve restorasyonu için yapılacak işlemlerin; yapının kültür varlığı niteliğinin devamını sağlaması, gerekirse sağlıklaştırılması ve işlev kazandırılması amacına yönelik olması gerekiyor. TOKİ’nin bugüne kadar kredilendirdiği projeler; “İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Eskişehir, Gaziantep, Hatay, Amasya, Bartın, Çanakkale, Elazığ, Muğla, Mardin, Uşak, Kastamonu, Tokat, Trabzon, Giresun, Edirne, Isparta, Tekirdağ, Şanlıurfa ve Artvin illerinde; Safranbolu, Kalecik, Bergama, Ürgüp, Bolaman, Bandırma, Ayvalık, Milas, Ula, Foça, İnegöl, Mudanya, Midyat, Seydiler, İnebolu, Alanya, Akçaabat, Osmaneli, Mudurnu, Kemaliye, Göynük, Taraklı, İncesu, Zile, Daday, Mustafapaşa, Birgi, Kalkan, Çavuşin ve Uzungöl” gibi il, ilçe ve beldelerde yer alıyor.  
blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
07 Mart, 2025 16:52 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Karabük Üniversitesi otomotiv ve havacılık sektörlerinde kullanılmak üzere hafif ve yüksek dayanımlı magnezyum alaşımlarını geliştirdi

Karabük Üniversitesi’nde (KBÜ) TÜBİTAK takviyeli projeyle geliştirilen magnezyum alaşımlarının hem yakıt tasarruf sağlaması hem de daldaki çevresel sürdürülebilirlik maksatlarına katkı sunması bekleniyor.
KBÜ Metalurji ve Gereç Mühendisliği Kısmından Prof. Dr. Ali Güngör ve doktora öğrencisi Yousef Mustafa Salem Fhail Boom, TÜBİTAK 1002 projesi kapsamında otomotiv ve havacılık dallarında kullanılmak üzere hafif ve yüksek dayanımlı magnezyum alaşımlarını geliştirdi. Bu projeyle, hem yakıt tasarrufu sağlanması hem de sera gazı emisyonlarının azaltılması hedefleniyor.
Enerji kaynaklarının hudutlu olması nedeniyle hafif materyallere yönelik arayışların arttığını vurgulayan Prof. Dr. Ali Güngör, "Enerjiye olan talep her geçen gün artıyor. Biz de ‘Yakıt tasarrufu konusunda ne yapabiliriz?’ sorusuna tahlil arayarak hafif metaller üzerinde çalıştık" dedi. Magnezyumun bilinen en hafif metallerden biri olduğunu belirten Prof. Dr. Güngör, bu özelliğin kara ve hava taşıtlarında değerli avantajlar sağladığını söz etti. "Magnezyum, alüminyuma kıyasla yüzde 36, demire kıyasla yüzde 78 daha hafiftir. Bu da çeşitli araçlarda kıymetli yakıt tasarrufu sağlamaktır" diyen Güngör, magnezyumun dayanımının ve korozyon direncinin düşük olması ve şekillendirilebilme zorlukları nedeniyle endüstriyel kullanımının sonlu olduğuna dikkat çekerek bu dezavantajları gidermek için magnezyuma çeşitli elementler eklediklerini lisana getirdi. Güngör, magnezyum alaşımlarının otomotiv dalında direksiyon simidi, iç kapı iskeleti, koltuk iskeleti, şanzıman kutusu üzere birçok modülün üretiminde kullanıldığını söyledi. Magnezyumun araba sacı olarak kullanılması için 6000 serisi denilen alüminyum alaşımlarının akma dayanımına eşit olması gerektiğini anlatan Güngör, "Biz bu çalışmalarda düşük oranlarda alüminyum, çinko, kalsiyum ve manganez içeren magnezyum alaşımlarını döküm yoluyla ürettik. Akabinde uyguladığımız ısılı süreç ve sıcak haddeleme tekniklerini kullanarak, akma dayanımı 155 megapaskal, çekme dayanımı 240 megapaskal olan ve düzlem şekillendirilebilirlik özelliğine sahip magnezyum alaşımlarını üretmeyi başardık" diye konuştu. Elde edilen sonuçların, daha yüksek performanslı magnezyum alaşımlarının üretilebileceğini gösterdiğini belirten Prof. Dr. Güngör, bir sonraki kademede üretim süreçlerini daha da geliştirerek patent müracaatında bulunacaklarını aktardı.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.