Türkiye’de hiçbir başarı cezasız kalmaz “Kana kan, intikam” mantığı işletilir.
Sen tut. Türkiye’nin en kalabalık ilçesinin belediye başkanlığını, iktidarın tüm zorbalıklarına karşı kazan. İki kişiden 1.5’nin oyunu al.
Profesörmüşsün, eserlerin varmış, Türkiye’yi çok seviyormuşsun, bunlar önemli değil. On yıl önce birisiyle telefonla görüşmüşsün, bu senin terörle iltisaklı olduğunun kanıtıdır.
İntikam için önemli bir nedendir.
Senin adamların, İmralı ile Kandil ile temaslarda bulunmuşlar. Bunlar sayılmaz.
Oslo Görüşmeleri, Dolmabahçe Mutabakatı dikkate bile alınmaz.
“Seni başkan yaptırmayacağız” demek suçtur ama, Bebek Katiline, “ Gel Mecliste konuş” demek kusur değildir.
Türkiye, bugün bir sınavdadır.
Halk iradesine saygı duymak ya da duymamak aralığındadır.
Halk iradesine saygı duymak aynı zamanda, bir demokrasi koşuludur. Demokrasiyi benimsememiş, içselleştirmemişler, halk iradesini de takmazlar.
Türkiye, bu ayrımdadır şimdi.
Ya demokrasi ya da kakokrasi…
Kemal Sunal’ın filmlerindeki gibi sahte kabadayılar ortalığı sarmışsa, işimiz iş demektir.
Ürkek, ödlek ve korkaklar işi hep basite indirgerler.
Çünkü korku ikliminde, insanları yönetmek kolaydır.
Gurur ve öfkeye kapılanlar, aslında korkaktırlar.
Onun için korku yayarlar. Korku yayıyorsa, bir kişi en büyük korkak da odur. Kaotik ortamlar yaratarak, hiçbir zaman başarıya ulaşılamamıştır. Kaos ve karmaşa ancak panik yaratır. Bu panik yaratanlarına da bir şey sağlamaz.
Ülkeyi, asık suratlılıkla yönettiklerini sananlar, kayaya toslayacakları günü hesap edemeyenlerdir.
Bir anayasa değişikliği sevdasıyla, sınırları zorlamak, ülkeye yapılan bir kötülüktür. Türkiye, bunu hak etmiyor.
Demokrasinin verdiği nimetlerle bir yerlere gelenler, ne yazık ki, bunun değerini bilemiyorlar.
“Kana kan, intikam” mantığı Türkiye’yi uçuruma getiriyor büyük bir hızla.
Eksikleri de olsa, demokrasi en güzel yönetim biçimidir.
Demokrasiye inanmayanların, kafalarındaki rejim ülkeyi karanlığa ve Ortaçağ’a döndürme hevesidir.
“Kana kan, intikam” mantığı, eski Türk Filmleri’nin repliğinde kalmıştır.
Günümüzde geçerliliği yoktur. Olmayacaktır da..