Demokrasi, dünya ülkelerinde farklı, farklı hayat bulduğu için gerçek demokrasiyi yaşamak ülkeler için hayal oldu…
Bugün, dünyada soğuk savaş döneminin kutup ülkeleri ABD, Rusya ve bazı ülkeler otoriter liderler tarafından yönetilmesiyle demokrasi, demokrasi oyununa döndü…
Dünyaya demokrasi dağıttığını söyleyen, ülkelere demokrasi dersi veren ve kutuplu dünya dönemindeki kutuplardan birisi olan ABD, geçtiğimiz günlerde yaşadığı olay ile demokrasiden yoksun olduğunu gösterdi…
ABD, haberi olmadan otoriter bir yönetime sahip olmuş da ülke bundan habersiz kalmış..!
ABD’nin otoriter yönetimlere şiddetle karşı çıkmasına rağmen Trump, görev süresi boyunca ABD’yi otoriter bir yönetim tarzıyla yönetti…
Geçtiğimiz kasım ayında yapılan ABD başkanlık seçimi süresince, kamuoyuna seçimi ertelemek için mesajlar veren Trump, ardından salgın nedeniyle seçimlerde oy kullanmanın sağlıklı olmayacağı gerekçesiyle seçimlerin ertelenmesini istemişti.
ABD sisteminde bu mesajların itibar görmeyeceğini bildiği halde uzun süre kamuoyunda tartışılmış, Trump sonunda seçimlerde alınacak sonuçları kabul etmeyeceğini açıklamıştı…
Ve dediğini yaptı, seçim sonuçlarıyla birlikte itirazlarla, kazandığı halde seçimlerin elinden alındığını söyledi durdu…
Seçimler bitmesine rağmen taraftarlarını meydanlarda tuttu, seçimi alacağını iddia ederek seçmenlerinden yardım toplamaya devam etti…
Topladığı yardımların küçük bir kısmını partisine diğerini de kendi kampanya giderlerine aktaracak. Yani ticari zekâsını kullanarak seçmenlerini kandırdı…
Trump seçimi kaybetmenin kızgınlığıyla, yeni seçilen başkan Biden’in resmen açıklanacağı gün yaptığı miting sonrası taraftarlarının kongre binasını basmasıyla otoriterliğini kanıtladı…
Trump böylece ABD tarihinde belki de ilk kez demokrasi’yi otoriterleştirdi, yani demokrasi oyunu oynadı…
“Siyasal denetimin doğrudan doğruya halkın ya da düzenli aralıklarla halkın özgürce seçtiği temsilcilerin elinde bulunduğu, toplumsal ve ekonomik durumu ne olursa olsun tüm yurttaşların eşit sayıldığı yönetim biçimi olanDemokrasi’yi” tam olarak uygulayabilen bir ülke var mı acaba dünyada…?
Birleşmiş Milletler gibi kuruluşlarda demokrasi olmadığına göre, ülkelerde de demokrasiyi bulmak hayal olur…
Dijital teknolojinin hâkim olmaya başladığı dünyada, ülkeler, uluslar arası kuruluşlar demokrasiyi yeniden yorumlayarak, insanların sosyal yaşam ve demokratik haklarının rahatça kullanabileceği temel kuralları ortaya koymalı, demokrasi oyununa son vermeli…
