Karabük Postası tarafından
20 Ekim, 2023 11:11 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Uzmanından uyarı: “Görme bozukluğu 12 yaşına kadar mutlaka tedavi edilmeli”

Ankara Atatürk Sanatoryum Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Arif Ülkü Yener, görme bozukluklarının 12 yaşına kadar mutlaka tedavi edilmesi gerektiğine dikkati çekti. Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Arif Ülkü Yener, görme bozukluklarına dair açıklamalarda bulundu. Yener, muayeneye gelen çocuklardaki görme bozukluklarının öğretmenler ya da gezici sağlık ekipleri tarafından tespit edildiğini belirterek, “Bazı ailelerde hassas, dikkatli anne ve baba da bunu fark edebilir. Mesela, çocuk televizyona yakın oturur, gözünü kısarak bakar. Bu tür şeyler gözde bir kırma kusuru olduğunu gösterir. En önemli şey de hipermetroba dikkat etmek lazım. Miyoplarda tembellik ortaya çıkamaz da hipermetroplarda ortaya çıkabilir. Özellikle iki göz arasında fark varsa, birisi sıfır iken diğeri 2 ya da 3 derece ise kesinlikle yüksek numara olan gözde tembellik gelişebilir. Tedavisi de 12 yaşından sonra yoktur. O nedenle çok dikkat edilmesi gerekir. Toplum sağlığı ve mesleki başarı açısından erken müdahale önemlidir'' dedi. “Hijyene çok dikkat etmek kaydıyla özellikle kontak lens öneririz” Görme bozuklukları teşhisi sonrası gözlük kullanımının tercih edilmesi gerektiğini dile getiren Yener, “Kontak lenste zaman zaman gördüğümüz mikrobik durumlar vardır. Gözü kaybetme durumuna bile gidebilir. O nedenle kontak lensi çok önermiyoruz ama kontak lens, kişilerin bilincinin geliştiği belli bir yaş aralığında kullanılabilir. Bu genelde 12 ve 13 yaşından sonra ya da 40’lı, 50’li yaşlardan önceki yaş dilimindedir. Çok yaşlılarda ve çok gençlerde önermeyiz. Hijyen açısından çok dikkat etmek gerekir. Her seferinde kontak lens solüsyonu değiştirilecek, lens çıkartırken ve takarken el yıkanacak, en ufak batmada ve kanlanmada doktora gidilecek. Yani bir takım bakım zorluklarından dolayı kontak lens sıkıntılıdır. Yüksek miyoplarda, hipermiyoplarda ve değişik durumlarda gözlükle tolere edilemeyecek durumlarda hijyene çok dikkat etmek kaydıyla özellikle kontak lens öneririz'' şeklinde konuştu. “Lazer tedavisinin en avantajlı tarafı lens kırıcılığının ya da bozukluğunun tekrar etmemesi” Göz muayene ve ameliyat yöntemlerinin de değiştiğini kaydeden Yener, “Lazer yöntemi, yaklaşık 20 senedir uygulanan bir yöntem olmasına karşın muayene ve ameliyat yöntemleri değişti. Şimdi lazer dediğimiz çok daha gelişmiş yöntemler var. Bunların önceki yöntemlere göre en avantajlı tarafı lens kırıcılığının ya da bozukluğun tekrar etmemesi. Korneadan belli miktar kalınlıkta parça çıkartırsınız ve dolayısıyla kırıcılığı ortadan kaldırırsınız. Astigmat ya da miyop olup olmaması çok fark etmiyor. Önemli olan derecenin miktarı. Miyoplarda yaklaşık 3-6 arası idealdir. Astigmatta da 2 derecenin altı idealdir. Ama astigmat 3'ün üzerindeyse ya da hipermetrop çok yüksekse çok fazla önerilmez” ifadelerini kullandı. “Yani lazer yapılırken artıları yanında eksilerini de söylersek iyi olur” Lazer tedavisini göz numarasının durduğu yaştan sonra tavsiye ettiklerini belirten Yener, sözlerine şöyle devam etti: “Genellikle 18 yaşından sonradır. Numaranın artışı duracak, göz numara aralıkları belli bir aralıkta olacak ve son teknoloji ile yapılırsa yüz güldürücü sonuç alınabilir ama lazerde göz kuruluğu gibi bir takım yan tesirler ortaya çıkabilir. Her hastada görmesek de bazı hastalarda çıkabiliyor. Bunları hastaya hatırlatmak lazım. Yani lazer yapılırken artıları yanında eksilerini de söylersek iyi olur.” (İHA)

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Haber Merkezi tarafından
04 Mayıs, 2025 00:32 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Vali Yavuz, hayvan rehabilitasyon merkezlerini inceledi

Karabük Valisi Mustafa Yavuz, Eflani ve Safranbolu ilçelerinde yapımı süren Sahipsiz Hayvan Bakım ve Rehabilitasyon Merkezlerinde incelemelerde bulundu.

Eflani’de Kaymakam Ömer Bulut, Belediye Başkanı Hüsnü Akın ve ilgili yetkililerle bir araya gelen Vali Yavuz, çalışmalar hakkında bilgi aldı. Safranbolu’daki incelemelerde ise Kaymakam Şaban Arda Yazıcı, Belediye Başkan Yardımcısı Serkan Adabaş ve Doğa Koruma ve Milli Parklar Karabük Şube Müdürü Ahmet Işık, projeye ilişkin son durumu paylaştı.

Ziyaretlerin ardından değerlendirmelerde bulunan Vali Yavuz, sahipsiz hayvanların korunması, tedavisi, kısırlaştırılması ve sağlıklı koşullarda barındırılmasının hem hayvan refahı hem de toplum sağlığı açısından büyük önem taşıdığını belirtti.

Yavuz, “Yaşam hakkı yalnızca insanlar için değil, tüm canlılar için kutsaldır. Karabük’te sahipsiz can dostlarımız için daha iyi koşullar oluşturmak hepimizin ortak sorumluluğu. Bu kapsamda, bakım ve rehabilitasyon merkezlerinin yaygınlaştırılması için gerekli tüm desteği vermeye devam edeceğiz,” ifadelerini kullandı.

blank
blank
blank
blank
blank
blank
blank
Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.