Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Ümit Özdağ Karabük’te “HAYIR’ı” Anlattı

Gündem Yayın: 27.03.2017 15:24
Yazar:
Ümit Özdağ Karabük’te “HAYIR’ı” Anlattı

 

Gaziantep Bağımsız Milletvekili Özdağ:  16 Nisan’da  Ülkücüler Fatiha Okuyacak”

Gaziantep Bağımsız Milletvekili Ümit Özdağ Referandum çalışmaları kapsamında Karabük’e gelerek neden “HAYIR” denilmesi gerektiğini anlattı.

Yenişehir Büyük Kulüp vatandaşlarla buluşan Özdağ burada yaptığı konuşmada; referandum sürecinin devletin kaynaklarının acımasızca kullanan, yurttaşın doğru bilgilendirilmesini engellemeye çalışan bir yapı arasında geçtiğini ifade ederek, baskıları her yerde hissettiklerini belirtti.

Özdağ, vatandaşa yapılan baskıların yetmediğini, toplantı için gittiği bir ilde yer ayırttıkları otelde konaklayamadıklarını, yerel televizyonda konuşmak için gittiği başka bir ilde televizyon yöneticilerine “Özdağ´ı çıkartacaksan borçlarını öde, sonra Özdağ´ı çıkart” şeklinde baskıların yapıldığını, Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu Hoca ile yarım saat yerel bir radyoda program yaptıklarını ve yapılan yayının siber saldırı dolayısıyla kimseye ulaşmadığını ifade etti.

“CÜBBEYİ ÇIKART GEL”

Milletvekili Prof. Dr. Ümit Özdağ, üniversite rektörlerine de atıfta bulunarak, “Eğer siyaset yapmak istiyorsan cübbeyi çıkart gel.” ifadelerini kullanarak, devletin imkanlarıyla üniversiteyi fikirlere kapatılmamasını, Türk Milliyetçisi gençlerin Hocalı için sergi düzenleyeceklerinde, “Bunlar Özdağ´ı destekliyor” diye izin verilmediğini ve aynı rektörün öğrencileri zorla çağırıp imza karşılığında bu konferansa gelmeleri konusunda baskı yaptıklarını söyledi. Öğrencilere seminer denerek Bilal Erdoğan´ın konuşmasına götürüldüğüne de vurgu yapan Özdağ, “Çocuklar aslanlar gibi İzmir marşını söyleyip çıkıyorlar.” dedi.

“GÜMBÜR GÜMBÜR HAYIR GELİYOR”

Özdağ, “Ne kadar baskı yapsalar da halkı korkutmaya çalışsalar da gümbür gümbür “Hayır” geliyor. Halkın iradesinden korkmayın dediler. Vatandaş bu anayasayla ilgili tartışmaları izlesin dedik, olmaz, vatandaş ne olduğunu bilmesin bu anayasada dediler.”

“HDP´NİN ‘HAYIR´ VERDİĞİNİ GÖRDÜNÜZ MÜ?”

Türk Milletinin Milletvekili Prof. Dr. Özdağ, “Ben hayır oyu verdim. CHP, Atila Kaya, Nuri Okutan, Yusuf Halaçoğlu hayır oyu verdi. MHP´den başka isimler daha ‘Hayır´ verdi. Ama HDP´nin ‘Hayır´ verdiğini gördünüz mü? Neden başkanlığa karşı değiller?” diyerek HDP´lilerin ‘Siz başkanlığı alın bize ne vereceksiniz.´ Dediğini, İktidarın ise ‘Size özerklik vereceğiz´ dediğini ve HDP´nin ‘Federasyon istiyoruz´ dediğini, Suriye´de PKK´nın hükümetin yanlış politikaları sonucu özerklik kurduğunu bundan dolayı da federasyon istediklerini ve hala onun pazarlığının devam ettiğini vurguladı. Türk Milletinin Milletvekili Prof. Dr. Ümit Özdağ, 18 Şubat´ta Ankara´da toplantı yaptıklarını ifade ederek Türk milliyetçilerinin ülkeyi federasyona eyaletlere böldürmeyeceğini güçlü şekilde dünyaya duyurduklarını söyledi. Özdağ, istikrarlı bir şekilde hayır oylarının arttığını, AKP´nin her seçimi mağduriyet üzerine kurduğunu ve HDP, CHP ‘Hayır´ diyor propagandasında, “Yok öyle şey. Türk milliyetçileri ‘Hayır´ diyor. HEPAR, Osman Pamukoğlu, Saadet Partisi, Demokrat Parti ‘Hayır´ dedi strateji bozuldu ama devam ettiler, darbeciler FETÖ´cüler ‘Hayır´ diyor diye. Hayır diyenler parlamenter demokrasiyi destekliyor. Teröristlere darbecilere böyle hitap etmek onlara övgü düzmek demektir, ne yaptıklarının bile farkında değil bunlar.” dedi. “SÖZ DARBECİLERDEN AÇILIRSA”

Özdağ, sözün darbecilerden, FETÖ´cülerden açıldığında, “´17 üniversite istediler hepsini onadım, okul yeri istediler hepsini verdim, uluslararası planda destek istediler onları yabancı devlet adamlarıyla tanıştırdım. Olimpiyat düzenlediler destek verdim. Nankörler ne istediniz de vermedik.´ Kim dedi bunu Recep Tayyip Erdoğan. Cumhurbaşkanımızın bir özelliği var FETÖ´cülerin, darbeci olduğunu anlaması 14 sene sürüyor, herhalde bu dünya tarihine rekor olarak geçecek.” dedi.

“´BİNALİ YILDIRIM BANA GEREK YOK´ DİYE DOLAŞIYOR”

Türk Milletinin Milletvekili Prof. Dr. Ümit Özdağ, Başbakan Binali Yıldırım´a da göndermede bulunarak, “Binali Yıldırım başbakan kalsın diye çalışıyoruz. İşi gücü bıraktık Türkiye´yi dolaşıyoruz. Binali Yıldırım´ın koltuğunu savunuyoruz. Binali Yıldırım´da bana gerek yok diye dolaşıyor Anadolu´da.” diyerek Binali Yıldırım´ın hayır vereceğine emin olduğunu söyledi ve sorunun Binali Yıldırım´ın oy kullanacağı sandıktan hiç evet çıkmamasının olduğunu söyledi. “BİZ ONU İNGİLİZ VE FRANSIZ DONANMASI İÇİN SÖYLEDİK”

Binali Yıldırım´ın konuşmasında, Milliyetçi maskesi takmış ve FETÖ´nün desteklediği kişilerin olduğu söylemesine tepki göstererek “Binali Bey aldatılma ustası sizsiniz. Sizi herkes aldatıyor. Bize çamur atma, aynaya dön bak. Sen çık, vatandaşa bizi karalamayı, iftira atmayı bırak. Neden evet demesi gerektiğini vatandaşa anlat. Hoş sen kendi işini yap diyoruz sen ‘Abidik gubidik adamlar başbakan oluyor´ diyorsun. ‘Çanakkale geçilmez dediler, biz geçtik´ diyorsun. Biz onu İngiliz ve Fransız donanması için söyledik. Üstelik karşıdan karşıya geçilmez anlamında söylemedik.” dedi.

“HİÇ KİMSE ALPARSLAN TÜRKEŞ´İ VE ÇİZGİSİNDEKİ TÜRK MİLLİYETÇİLERİNİ ALDATAMAMIŞTIR”

Tarihin Türk milliyetçilerini haklı çıkardığını ifade eden Özdağ, “Tarih Alparslan Türkeş´i haklı çıkartmıştır. Hiç kimse Alparslan Türkeş´i ve çizgisindeki Türk milliyetçilerini yanıltamamıştır, aldatamamıştır. Ne FETÖ, ne PKK, teröristler tarafından ve darbeciler tarafından yanıltılmak sizin uzmanlık sahanıza giriyor. Oslo´da pazarlık yapan, Habur´da çadır mahkemeleri kuran sizsiniz. İmralı’da Abdullah Öcalan´la anayasa yazan sizsiniz. Dolmabahçe´de Türk milletine terör örgütünün elebaşısının mektubunu canlı yayında okutan da sizsiniz. Gelip, Türk Milliyetçileri hakkında ileri geri konuşamazsınız. Attığınız çamurları sizin yüzünüzde olduğu için tutmaz. Vatandaş size inanmıyor, size itibar etmiyor. Cumhurbaşkanı ‘Hayır´ diyen çukur dedi. Sayın Cumhurbaşkanı, Biz çukur değiliz ama Türkiye´yi senin içine düşürdüğünü çukurdan çıkarmaya çalışıyoruz.” dedi.

Özdağ, “Allah korusun 16 Nisan’da diyelim ki yüzde 51´le evet çıktı. Geçtiğimiz 2 senede ne olduğundan hareketle önümüzdeki 1 senede neler olacağını anlatayım. Türkiye´de yıllık gelirin 1 Milyon doların üzerinde olan 6 milyon kişi göç etti. İstanbul´da yıllık geliri 30 milyon doların üzerinde olanların yüzde 22´si göç etti. Bunların büyük bölümü Kanada´ya göç etti. Yeşil kart başvurularında Cumhuriyet tarihinin patlaması yaşandı. 395 tane liman liman dolaşan gemi İstanbul´u uğrak yeri olmaktan çıkardı. 96 tanesi Kuşadası´nı uğrak yer olmaktan çıkardı. Büyük sermaye grupları yatırımlarını satıyor ve dışarıda yatırıma başlamış durumdalar. Yasama yargının 1 kişiye ait olduğu ortamda yatırımlar durur. Yabancı gelmeyeceği gibi Türk yatırımcı da gider. Osmanlı´dan bu yana bu milletin dişinden tırnağından arttırarak biriktirdiği, inşa ettiği bütün mal varlığını topladılar. Varlık fonunda topladılar.” diyerek Varlık Fonuna atanan Yiğit Bulut´un yaptığı ilk icraatın 850 milyonluk Alman arabası almak olduğunu, “Türk ekonomisi büyük borçlu bir ülke. Artık parayı bile uluslararası piyasadan rehin göstererek buluyorlar.” dedi.

“SURİYELİ GENÇ ELİNİ KOLUNU SALLAYARAK GEZERKEN MEHMETÇİK VATAN KURTARIYOR”

Suriye ve Suriyeliler konusunda da konuşan Özdağ; öğrencilerin sınava 1 dakikayla giremediğini, Suriyelilerin ise sınavsız üniversitelere kayıt yaptırdığını ve Suriyeliler ile öğrenciler arasındaki burs farkına da değinerek “Suriyeli genç elini kolunu sallayarak gezerken Mehmetçik vatan kurtarıyor. Polisin organize suçlarla en büyük üstünlüğü takiptir. Bunlar Arapça konuşacak nasıl takip yapacaksınız. Türkiye´yi karanlık günler bekliyor” dedi.

Ayrıca Suriyelilere vatandaşlık verme konusunda referanduma ihtiyaç yok konuşmasına da tepki veren Özdağ, “Babanın malını mı veriyorsun sen” dedi.

Adnan Menderes´in, Alparslan Türkeş´in, Muhsin Yazıcıoğlu´nun yaşasalardı ‘Evet´ derlerdi şeklinde yapılan propagandalara açıklık getiren zdağ, Adnan Menderes´in devlet reisliği ve parti liderliği bir araya gelmemesi gerektiğini, Alparslan Türkeş´in 1980´den sonra hep parlamenter demokrasiyi savunduğunu söyleyerek, “Rahmetli Muhsin Başkandan utanın. 4 gün bulamadınız” dedi.

Özdağ, yurtdışında yaşanan olaylara da açıklık getirdi. Ayrıca Özdağ, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya´nın Hollanda´ya gitme konusunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan´dan emir aldığını, Başbakan Binali Yıldırım´ın ise gitmemesini ifade etmesi üzerine Bakan Kaya´nın Başbakan Yıldırım´a ‘Senden emir almam´ dediğini ifade ederek,  Hollanda´nın yaptığı kabul etmediklerini küçük düşürmeye haklarının olmadığını da belirtti.

“EVETÇİLER KİMLER”

Özdağ, “Evetçiler kimler. Barzani evet diyor, evet çalışması yapıyor. Barzani geliyor flamasını göndere çekiyorlar. Başka hiçbir ülkede yapılmıyor. Barzani Kerkük´e çekmeye kalkıyor Birleşmiş Milletler protesto ediyor, AKP protesto etmiyor. Hizbullah terör örgütü domuz bağıyla insanları katleden, HÜDAPAR, Kürdistan için evet diyor çalışıyor. AK Parti Diyarbakır İl Başkanı pankart asıyor, Şeyh Sait´in ruhuna bir Fatiha´dır diye. Hala görevde. Neden alamazlar, almazlar çünkü öyle düşünüyorlar.” dedi.

Ümit Özdağ, ‘Evet´çilerin de ‘Hayır´cıların da kardeşleri olduğunu vurgulayarak “Evetçisiyle, hayırcısıyla herkes bu milletin evladıdır. Bu düşünce farkı düşman haline getirmez.” dedi. Ümit Özdağ “Bu anayasa Cumhurbaşkanına eyalet kurma yetkisi veriyor. 123. Madde. Erdoğan eyalet 2023´ü yazın sonra evet diyorsanız deyin.” dedi.

Türklerde hep bugün ki gibi Başbakan işlevine sahip birilerinin olduğunu ve Nizamülmük, Sokullu Mehmet Paşa, Köprülü Mehmet Paşa´yı örnek göstererek ilk defa Türk tarihinden kopulduğunu ifade eden Özdağ bunu ilk kez söyleyenin de Numan Kurtulmuş olduğunu ve başkanlığa karşı çıktığını şimdi ise meydan meydan dolaştığına değinerek ‘Çok üzücü bir şey bu. İnsan kendiyle çelişir mi?” dedi.

Ayrıca Milletvekili Özdağ, ayın 16´sın da ülkücülerin Fatiha okuyacağını ifade etti.

 

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Geleceğin Baristaları ve Kahve Tutkunları KBÜ’de “Temel Barista Eğitimi” Aldı

Eğitim Yayın: 06.05.2024 04:48
İhlas Haber Ajansı

Karabük Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi (KABÜSEM) bünyesinde Safranbolu Turizm Fakültesi akademisyenleri tarafından kahve sektöründe kariyer yapmayı hedefleyenler ve kahve severler için “Temel Barista Eğitimi” verildi.
KABÜSEM bünyesinde Safranbolu Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Dr. Öğr. Üyesi İrfan Yurt ve Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Yılmaz tarafından kahveye ilgi duyan her bireye alanında önemli bir başlangıç yapmak amacıyla 17 kişiye “Temel Barista Eğitimi” verildi.
Kursiyerler, kahve sanatları ve endüstri: yetiştirme, işleme, kavurma ve sunum, makine ekipman eğitimi, temel barista hijyen kuralları, espresso alım tekniklerini kavrama, aspresso bazlı sıcak kahveler yapım ve sunum teknikleri, espresso bazlı soğuk kahveler yapım ve sunum teknikleri, 3. nesil kahve yapım ve sunum teknikleri, latte art teknikleri ve uygulamaları, milkshake, smoothie ve kokteyl grubu içeceklerin yapım ve sunum teknikleri, yöresel kahvelerin yapım ve sunum teknikleri ile gıda güvenliği ve hijyen eğitim gibi konularda toplamda 38 saat eğitim aldı.
Karabük Üniversitesi bünyesinde KBÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık’ın destekleriyle kurulan atölyede Safranbolu Turizm Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi İrfan Yurt ile beraber barista eğiticiliği yaptıklarını ifade eden Safranbolu Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Yılmaz, geçekleşen eğitim süreci ile ilgili konuştu.
Yılmaz, “Burada birinci nesil, ikinci nesil ve üçüncü nesil olmak üzere kahvelerimiz var. Bunları tek tek bizzat kursiyerlerimize gösteriyoruz, yapıyoruz, yaptırıyoruz” dedi.
Yılmaz, bütün kursiyerlere ilgi gösterdiklerini dile getirerek, “Espresso makinesinde yeni olarak öğüttüğümüz kahveyi temperlemesinden, espressonu nasıl alınacağına kadar bütün aşamaları tek tek göstererek kursiyerlerimize öğretiyoruz. Aynı zamanda da ‘Süt nasıl köpürtülür, kreması nasıl alınır, latte kreması, cappuccino kreması nasıl olur?’ Bunların hepsini tek tek detaylı bir şekilde izah ediyoruz” diye konuştu.
17 kursiyerin eğitim aldığını ve taleplerin her geçen gün arttığını, farklı alanlardan ve bölümlerden kursiyerlerin olduğunu, kahveye ilgi duyan, kahve kültürünü benimsemiş herkesin ilgi ve talepte bulunduğunu söyleyen Yılmaz, “Bu kursta kahve üzerine kahve hazırlama noktasında birçok deneyimi elde ediyorlar. e-Devlet’ten taranan sertifikalarımız var. Üniversite bünyesinde bunları biz veriyoruz. Bu sertifikayla kafelerde barista olarak çok rahat bir şekilde kursiyerlerimiz çalışabiliyorlar, iş bulabiliyorlar. Şu anda kahve yeni bir trend, ciddi bir eğilim var bu alanda. Öğrenci nüfusunun yoğun olduğu yerlerde birçok kafe mevcut. İnsanlar buralara gidip zaman geçiriyorlar. Dolayısıyla bu yoğun olan kafelerde kursiyerlerimiz de çok rahat iş bulabilme imkanına sahip oluyorlar. Kalifiyeli eleman yetiştiriyoruz. Bütün kahvelerimizi her şeyi tek tek gösteriyoruz, yaptırıyoruz. Dolayısıyla onlar da deneyim kazanmak kaydıyla çok rahat bir şekilde iyi bir barista olabiliyorlar” dedi.
Safranbolu Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü 2. sınıf öğrencisi Fatma Güler, 38 saatlik bir eğitim aldıklarını ifade ederek, “Burada her çeşit kahve türünü öğrendik. Sıcakları, soğukları, frozenları, meyvelileri, smoothieleri hepsini öğrendik. Kahveleri çok seviyorum. Hepsinin nasıl yapıldığını öğrenmek istedim. Böylelikle hocalarımızın sayesinde bir eğitime tabi tutuldum. Kahvelerin aslında zor bir şekilde yapılmadığını, kolay bir şekilde olduğunu ama el becerisi gerektirdiğini görmüş oldum. Aslında biz tüm öğrenciler için bu, avantaj oldu. Çünkü baristalık ilerideki mesleklerin başında geliyor. Herkes artık kahve içmeye başladı ve ileride büyük bir alanı kaplayacağını düşünüyorum. Bu yüzden iş imkânının daha fazla olduğunu, bu alanda ilerlemek isteyen kişilere öncülük ettiğini, hocalarımızın sayesinde büyük bir şekilde bize katkıda bulunduklarını düşünüyorum. O yüzden ileride iş hayatında önemli yere sahip olacağını düşünüyorum” diye konuştu.
(YE-