Ihlas Haber Ajansı tarafından
17 Ocak, 2024 15:11 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 4dk
Yorum Sayısı: 1

Türkiye’nin insanlı ilk uzay misyonu için hatıra bileti

Türkiye’nin insanlı ilk uzay misyonu için Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının öncülüğünde hazırlanan uzay hatıra bileti, Türkiye Uzay Ajansının (TUA) internet sitesinde yayımlandı.

Türkiye’nin insanlı ilk uzay misyonu için heyecanlı bekleyiş sürüyor. 18 Ocak saat 01.11’de gerçekleşecek fırlatma töreni öncesi Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının öncülüğünde hazırlanan uzay hatıra bileti, Türkiye Uzay Ajansının (TUA) internet sitesinde yayımlandı. Türk astronotu Alper Gezeravcı’nın fotoğrafının ve uzay görevinde kullanılacak armanın yer aldığı hatıra bileti için "Gurur Duy Türkiye" sosyal medya etiketi kullanırken, "Türkiye’nin insanlı ilk uzay misyonunun gururunu paylaşıyorum" ifadelerine yer verildi. Bakan Kacır: “Alper Gezeravcı’yı Uluslararası Uzay İstasyonu’na bilimsel deneyler yapmak üzere yolcu edeceğiz“ Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye’nin bilim, teknoloji ve uzay çalışmalarında birçok ilke imza attığını belirterek bu doğrultuda, insanlı uzay misyonunu gerçekleştirmek üzere Alper Gezeravcı’yı Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) bilimsel deneyler yapmak üzere yolcu edeceklerini belirtti. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Milli Uzay Programı kapsamında ilk Türk astronotun uzaya gönderilecek olması dolayısıyla geldiği ABD’de, Güney Türk Amerikan Ticaret Odasına bağlı iş insanlarıyla buluştu. Bakan KAcır, TEKNOFEST’ten uydu çalışmalarına, savunma sanayisinden Togg’a kadar pek çok alandaki çalışmaları anlattı. Türkiye’nin bilim, teknoloji ve uzay çalışmalarında birçok ilke imza attığını dile getiren Kacır, ilk kez Türkiye olarak, insanlı uzay misyonunu gerçekleştirmek üzere Alper Gezeravcı’yı Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) bilimsel deneyler yapmak üzere yolcu edeceklerini belirtti. Söz konusu görev için 2 astronot seçtiklerini hatırlatan Kacır, “İkinci astronotumuz Tuva Cihangir Atasever de bu görevi icra etmeye hazırdı. O da birkaç ay içerisinde yapılacak yörünge altı uçuşa hazırlanıyor. Türkiye’nin ilk 2 astronotundan birinin Türk Hava Kuvvetleri pilotu diğerinin bir ROKETSAN mühendisi olması bizim Milli Teknoloji Hamlesi’nin bir özeti gibi oldu” diye konuştu. Milli Teknoloji Hamlesi’nin Türkiye’nin bir anlamda kritik teknolojilerde tam bağımsızlığını elde etme, katma değerli üretime geçiş, rekabetçi şekilde yüksek teknoloji ürünlerini dünyaya ihraç edebilme süreci olduğunu anlatan Kacır, 22 yıllık dönemde Türkiye’de AR-GE ve inovasyon ekosistemindeki gelişime dikkati çekti. Türkiye’nin hem bölgesinin hem de dünyanın önemli üretim üslerinden olduğunu dile getiren Kacır, kritik teknolojilerde tam bağımsızlığı tahkim etmeyi, katma değerli üretimi gerçekleştirmeyi, yüksek teknoloji ihracatını artırmayı ve beşeri sermayenin niteliğini yükseltmeyi amaçladıklarını söyledi. Bakan Kacır, Türk firmalarının savunma sanayisi ihracatına da değinerek, bu alanda toplam ihracatta 21 yılda 250 milyon dolardan 5,5 milyar dolara gelindiğini, savunma ve havacılık alanındaki cironun da 1 milyar dolardan 12 milyar dolara yükseldiğini bildirdi. Savunma sanayisi alanında yürütülen proje sayısının söz konusu dönemde 62’den 850’ye, değerin ise 5,5 milyar dolardan 90 milyar doların üzerine çıktığını dile getiren Kacır, sanayi ve teknolojinin bütün alanlarında benzer bir başarı hikayesi ortaya çıkarabilmeyi hedeflediklerini anlattı. “Uzay projelerinin Türkiye’ye ve ekonomimize katkısı ne olur diye düşünüyoruz” Bakan Kacır, uzay yolculuğu için büyük bir heyecan ve coşku oluştuğunu ve insanların ‘Türkiye’nin kendi roketiyle uzaya gitme beklentisinin’ kendisini mutlu ettiğini belirterek, “Yürüttüğümüz uzay projelerinin Türkiye’ye ve ekonomimize katkısı ne olur diye düşünüyoruz. Savunma sanayimizde gelişmiş sistemlerin tamamı uzay ve uydu tabanlı çalışan sistemler. Dolayısıyla bizim bölgesel konumlama ve zamanlama sistemi oluşturmamız savuma sanayi açısından kritik olacak. Ayrıca uzaya bağımsız erişim ve uzay limanı kurma projemizi ilan ettik. Geliştirdiğimiz roket sistemleriyle uzaya bağımsız erişim iddiasını da taşıyoruz. Dünyada bu zamana kadar 42 ülke uzaya vatandaşını göndermiş. Bugünkünden çok daha büyük maliyetlere katlanarak bu misyonları icra etmişler. Türk bilim insanlarının en ileri düzeyde çalışma yapmasının önünü açma hedefini taşıyoruz” ifadelerini kullandı. Bakan Kacır, Ay Programı kapsamındaki çalışmalara da değinerek, bu alanda hibrit yakıtlı roket motoru teknolojisini kullanmak, bu teknolojiye uzayda tarihçe kazandırmak ve uzayda sayısı artan uyduların yörüngeler arası transferlerini yapacak uzay araçlarını geliştirmek ve bu alanda rekabet gücüne sahip olmak istediklerini bildirdi. Kacır, “Biz, diğerlerinden daha önce hibrit yakıtlı roket motor teknolojisini başarabilirsek şu anda 600 milyar dolara gelmiş, yakında 1 trilyon dolara erişmesi öngörülen uzay ekonomisinden daha fazla pay alabiliriz” diye konuştu. Uzay projelerini, Ankara’da, Türk Havacılık ve Uzay Sanayiinin (TUSAŞ) Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezi’nde (USET) geliştirdiklerini anlatan Bakan Kacır, burada uzay ortamının simule edilebildiğini, böylece yurt dışına minimum seviyede bağımlılıkla çalıştıklarını ifade etti. “Türkiye’de 10 bin çalışana düşen endüstriyel robot sayısı henüz 40’larda” Kacır, endüstriyi hızlı bir şekilde dönüştürmek istediklerini vurgulayarak, "Halihazırda Türkiye’de 10 bin çalışana düşen endüstriyel robot sayısı henüz 40’larda. Bu dünyada ortalamasının henüz gerisinde. Biz bu alanda hem endüstrinin dönüşümünü hızlandıracağız hem de kendi endüstriyel robot markamızı ortaya çıkartacağız" dedi. “Çip meselesini önemsiyoruz” Türkiye’ye küresel yatırımlar çekmek çaba göstereceklerini bildiren Kacır, "Çip meselesini önemsiyoruz. TÜBİTAK, yaptığı işbirliğiyle, 65 nanometre çip üretim tesisi kurmaya hazırlanıyor. Bu tesisle savunmanın haricinde sensör, beyaz eşya gibi sivil tarafta da iş yapmaya başlayacağız. Bu yatırıma gerekli tüm destek ve teşvikleri vermeye hazırız. Veri merkezi yatırımları da önümüzdeki dönemde hızlanacak. Hiper ölçekli veri merkezlerini Türkiye’ye kazandırmayı amaçlıyoruz. Elektrikli araçlarda uluslararası yatırımları Türkiye’ye çekmek istiyoruz. Start-uplara da destek vermeye devam edeceğiz. Türkiye Tech Visa’yı yakın zamanda hayata geçireceğiz. Böylece ülkemizi teknoloji alanında yetenek sahibi bireyler için bir adres haline getireceğiz" diye konuştu. TEKNOFEST’lerin teknoloji girişim fabrikasına dönüştüğünü de belirten Kacır, festival 10 yıl daha devam ederse, Türkiye’nin açık ara dünyada teknoloji girişiminin doğduğu ülke olacağını ifade etti. Toplantıya, Türkiye’nin en genç milletvekili olan AK Parti Milletvekili Zehranur Aydemir, Bakan Yardımcısı Ahmet Yozgatlıgil, TUA Başkanı Yusuf Kıraç, ve Türkiye’nin uzay yolcusu Tuva Cihangir Atasever de katıldı.  
blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
09 Mart, 2025 04:00 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

3 bin 500 yıllık Hitit keteni, kadınlar tarafından tekstil endüstrisine kazandırılıyor

Çorum’daki Şapinuva Antik Kenti’ndeki arkeolojik hafriyatta bulunan yaklaşık 3 bin 500 yıllık keten kumaş modülünden esinlenen bayanlar, Hitit ketenini tekrar üreterek, dokumacılık sanayisine kazandırıyor.
Çorum İş Bayanları Derneği (İŞKAD) tarafından "Eski Dünyanın Yeni Masalı" sloganıyla hayata geçirilen proje çerçevesinde, 3 bin 500 yıllık Hitit keten kumaşı gün yüzüne çıkartılıyor. Çorum’daki hafriyat çalışmalarında gün yüzüne çıkartılan kumaş modülünden esinlenerek hayata geçirilen proje çerçevesinden hazırlanan ve "Hitit keteni" ismi verilen kumaş, dokuma sanayisine kazandırılacak. İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü tarafından da desteklenen proje ile tarihi kökleri M.Ö. 1400 yılına dayanan Hitit keteninin aslına uygun bir halde tasarlanması, üretilmesi, işlenmesi, markalaşması, atölye/eğitim ortamlarında genç jenerasyonlara aktarılması ve yeni istihdam alanları oluşturulması hedefleniyor.

Proje tanıtım sinemasıyla tanıtıldı
Proje, Çorum Müzesi’nde düzenlenen programda, hazırlanan tanıtım sineması ile tanıtıldı. Programa Çorum Valisi Ali Çalgan ile eşi Halide Çalgan, Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, Belediye Lideri Dr. Halil İbrahim Aşgın, Çorum İş Kadınları Derneği Başkanı Semrin Kaleli, Hitit keten kumaşının bulunduğu, devrin hafriyat lideri Prof. Dr. Aygül Süel ve davetliler katıldı.

"Bunları insanlığa tanıtmamız lazım"
Programda konuşan Vali Ali Çalgan, Çorumlu iş bayanlarının hayata geçirdikleri projeyle, kentin ve ülkenin tanıtımına büyük katkı sağladıklarını vurgulayarak, "Bu tarihi tanıtmak yalnızca Hitit medeniyetine değil, bugün yaşayanlara da borcumuz. Bunları insanlığa tanıtmamız lazım. Bu manada çok değerli bir proje yaptılar. Emeği geçen başta dernek liderimiz olmak üzere Çorumlu iş bayanlarımızı kutluyorum" dedi.
Çorum’un çok kıymetli bir tarihe geçmişe sahip olduğunu tabir eden Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız da, "Hititler’in başşehrinde yaşıyoruz. 7 bin 500 yıllık tarihimiz var. Fakat maalesef bu tarihi anlatamıyoruz. Çorumludan çok Çorum’u savunan Semrin Kaleli ve takımına teşekkür ediyorum. Emekleri geçenlere şükranlarımı sunuyorum" diye konuştu.

"Büyük bir coşku ve aşkla kentimizi tanıtmaya devam"
Çorum Belediye Başkanı Halil İbrahim Aşgın ise 8 Mart Dünya Bayanlar Günü’nü kutlayarak, "Bu stant için derneğimizin tüm üyelerine teşekkür ediyorum. İçişleri Bakanlığımız da bu projeyi destekledi. İçişleri Bakanımız ve Bakanlığımıza da teşekkürlerimizi sunuyorum. Durmak yok, büyük bir coşku ve aşkla kentimizi tanıtmaya devam diyorum formunda konuştu.
Dönemin hafriyat başkanlığını yürüten Dr. Mustafa Süel anısına Prof. Dr. Aygül Süel’e plaket takdim eden Çorum İş Kadınları Derneği Başkanı Semrin Kaleli, "Hititler yaşadığı sürece, anıldığı sürece, yaşayacak. Bu yüzden, Şapinova kentimizin kaşifi Aygül Süel ve Mustafa Süel onun anısına bu sinemamızı adadık" sözlerini kullandı.

"Olağanüstü koşullarda, baht yapıtı havasız kalarak bulunmuş yapıtın bir parçası"
Dönemin hafriyat lideri Prof. Dr. Aygül Süel de emeği geçenlere teşekkür ederek, "Biz Anadolu bayanı olarak çok şanslıyız. Neolotik’ten, doğurganlığı olan bayandan başlayarak biz çok şanslıyız. Bayan her vakit destekçidir. Bu bahis için de çok teşekkür ediyorum. Bu gecenin de benim için başka bir manası var. Hafriyat meşakkatli bir iş. Bu buluntu harikulâde, bugüne gelemeyen organik bir husus. Fevkalâde kurallarda, baht yapıtı havasız kalarak bulunmuş yapıtın bir modülü. Doğal bunun için ben en başta canla başla çalışan hafriyat takımıma teşekkür etmek isterim. Mustafa hocayı ayrıyeten anmak istiyorum onun emeği çok farklıydı" dedi.
Program, hatıra fotoğrafı çekilmesi ile sona erdi.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.