Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
16 Ağustos, 2024 12:07 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

Skolyozda erken tanı çocukları ameliyattan kurtarıyor

SAMSUN (İHA) – Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Dilek Eker Büyükşireci, kanserde hayat kurtaran erken tanının, skolyozda da çocukları ameliyattan kurtardığını söyledi.
Sağlıklı bir insan omurgasına arkadan bakıldığında baş, boyun, sırt ve bel düz bir hat şeklinde uzanır. Skolyozda ise omurga eğriliğinde bu hat bozulur ve omurga sağa ya da sola doğru eğilir. Medicana Sağlık Grubu doktorlarından Doç. Dr. Dilek Eker Büyükşireci, 9-17 yaş aralığındaki çocuklarda skolyozun önceden bilinmesinin hayati önem taşıdığını ifade ederek, açıklamalarda bulundu.

Bu belirtiler varsa çocuğunuz skolyoz olabilir
Skolyoza erken tanı koyulmamasının kozmetik problemlerin yanı sıra ciddi sağlık sorunlarına da yol açacağını dile getiren Medicana International Samsun Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Dilek Eker Büyükşireci, “Skolyoz büyüme çağındaki çocukların (9-17 yaş) geleceğini tehdit eden önemli bir sağlık problemidir. En sık genç kızlarda, ergenlik çağında, hızlı büyüme döneminde ortaya çıktığından büyüme gelişme cağındaki çocuklarımıza bu açıdan ebeveynler olarak dikkat edilmesi gerekir. Eğer zamanında tespit edilmezse kozmetik problemlerin yanında erişkinlikte bel-sırt ağrıları, kalp ve akciğer sorunları yaşanabilir. Büyüme gelişme cağındaki çocuklara arkadan baktığımızda omuzlar veya kalçaların yükseklikleri eşit değilse, ayakta dururken omurgada bir asimetri görülüyorsa ya da öne eğilirken sırtta hörgüç görünümü oluşuyorsa, çocuklarımız bel, sırt, boyun ağrısı yaşıyorsa anne ve babalarımız çocukta skolyoz olabileceği konusunda uyanık olmalılar. Skolyoz tanısı koyarken fizik muayenenin yanında skolyoz röntgeninden yararlanıyoruz. Skolyoz röntgeninde ‘cobb açısı’ dediğimiz eğrilik açısının 10 derecenin üzerinde olması çocukta skolyoz olduğunu gösterir” dedi.

“Skolyozda erken tanı çocuklarımızı ameliyattan kurtarıyor”
Erken tanı koyulan çocukların gerekli fizik tedavi yöntemleriyle ameliyata gerek kalmadan sağlığına kavuşabildiğine dikkat çeken Doç. Dr. Büyükşireci, “Genel olarak skolyoz hastalarının tedavisinde 3 yoldan biri izlenir. Eğrilik açısı 20 derecenin altında olan bireylerde belirli aralıklarda gözlem veya skolyoza özel egzersizlerden yararlanıyoruz. Bunlardan en bilineni schroth egzersizleridir. Eğrilik açısı 20-40 derece arasında ise korse kullanmak gerekir. Korse kullanımı ile skolyozun ilerlemesini durdurmak ve ameliyatsız tedaviyi sağlamayı hedefliyoruz. Cerrahi tedavi seçeneği ise genellikle 45-50 derecenin üzerindeki eğriliklerde gündeme geliyor. Tedavide hedefimiz çocuğumuzun büyüme evresini, eğrilik açısı 40 derecenin altında olacak şekilde tamamlamasını sağlamaktır. Nasıl ki erken tanı kanserde hayat kurtarıyor; skolyozda da erken tanı çocuklarımızı ameliyattan kurtarıyor. O nedenle tüm anne babalarımızın özellikle ergenlik döneminde çocuklarımızın büyümesinin ve boy uzamasının en yüksek olduğu dönemde skolyoz açısından dikkatli olması son derece önemlidir” diye konuştu.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
İlyas Erbay tarafından
16 Aralık, 2025 10:18 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

EMEKLİYİ ÖLMEDEN MEZARA KOYDULAR !

Anayasamıza göre, Türkiye Cumhuriyeti bir sosyal devlettir. Sosyal devlet; vatandaşların refah durumunu gözeten, halkına asgari bir yaşam düzeyi sağlamakla görevli devlet olarak tanımlanır.

Sosyal devlet, anayasamızın 2. ve 60'ıncı maddelerinde de tanımlanmıştır. Sosyal hukuk devleti güçsüzleri güçlüler karşısında koruyarak gerçek eşitliği yani, sosyal adaleti ve toplumsal dengeyi sağlamakla yükümlü devlet demektir. Ülkelerin sosyal devlet olabilmesi için bazı özelliklerinin bulunması gerekir. Sosyal devlette fırsat eşitliği ön plandadır. Ayrıca sosyal devlette halka eşit gelir dağılımı ve asgari yaşam şartları sunulur.

Peki, halka eşit gelir dağılımı ve asgari yaşam şartlarının sağlanması konusunda ne durumdayız? Ücretlere baktığımızda, eşit gelir dağılımından söz edebilir miyiz? Gelir dağılımı adaletsizliğinde dünya sıralamasında liderliğe oynuyoruz!

Çalışanlarla emekliler arasındaki ücret dengesizliği emekliler aleyhine giderek büyüyor. Emekli maaşları TÜRK-İŞ'in her ay açıkladığı açlık sınırı rakamlarının neredeyse yarısına düştü. Önümüzdeki ay 6 aylık enflasyon rakamlarına göre emekli maaşlarına yapılacak olan zam yüzde 11-12 civarında olacak. Bu durumda, en düşük emekli aylığı 19 bin liraya bile ulaşamayacak. Kasım ayı açlık sınırı rakamı 30 bin lira . Aralık ayında ve devam eden aylarda bu rakam daha da artacak. Emekli maaşlarının açlık sınırı rakamlarının yakalaması mümkün görülmüyor. Aynı durum asgari ücret alanlar için de geçerli. Bu rakamlarla kirasını bile ödeyemeyen milyonlarca insan ne yiyecek ne içecek?

blank

Böyle bir adaletsizlik, böyle bir vicdansızlık olabilir mi? Nerede kaldı sosyal devlet, nerede adalet, hakkaniyet? Emekli de bu ülkenin vatandaşı. Emekliler lütuf beklemiyor. Çalışırken ödedikleri primlerin karşılığını hakkıyla almak istiyorlar.
Sosyal Güvenlik Sistemi çökmüştür. Prim ödeme gün sayısının, ödenen primin rakamsal miktarının hiç bir önemi kalmadı. 3600 gün prim ödeyenle 9000 gün prim ödeyen arasında bir fark kalmadı. Sistem oynana oynana bu duruma geldi.
Hakkaniyet, adalet yerle yeksan oldu.
2016 yılında asgari ücretten % 66 daha fazla maaş alan bir emekli buğün asgari ücretin yüzde 24 altına düştü.
Bu tablo böyle devam ederse, emekli kuru ekmeğe bile muhtaç kalacak.
Tuzu kurular! ükeyi yöneten muhteremler! Hiç mi vicdanınız sızlamıyor.? Nasıl uyku uyuyorsunuz?

Çocuk okutan, kirada oturan emekliler var. Bu insanlar açlık sınırının yarısına düşmüş maaşlarla ayakta kalabilir mi? Yazının başlığı bazılarına abartılı gelmiş olabilir. Fakat acı gerçek budur. EMEKLİ ÖLMEDEN MEZARA KONMUŞTUR!

Tablonun ressamı gelmiş geçmiş tüm hükümetlerdir! Son 23 yılda ise, bu tablo tamamlandı, verniklendi ve çerçevelendi. Oy uğruna izlenen popülist icraatlar, istihdam yaratamayan, üretmek yerine ithal etmeyi öncelikleyen politikalar, israf ve şatafat ülkeyi bu duruma getirmiştir.

Mutlu azınlığa en kalbi duygularımla…

İlyas Erbay

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.