DÜŞÜNCE ve GÖRÜŞ
Fevzi AYDIN
SENDİKALAR SESSİZ...
Son dönemde, çalışma hayatında adaletsiz gelir dağılımına yol açan asgari ücret düzenlemesiyle, genel ücretler asgari ücret seviyesine çekilmişti…
Bu düzenleme işçi ve işveren kesimi arasındaki iş barışını bozarken, sosyal hayatın tüm kesimi de düzensiz ve dengesiz artışlardan olumsuz etkilendi…
Girdi maliyetleriyle piyasa, katlamalı artış ve zamlarla halkın alım gücünü yok ederken, iktidar ortaya çıkan süper enflasyonu baskılayarak, çalışma hayatına yapması gereken ücret artışlarını da yok etti…
Karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla yapılan toplu iş sözleşmelerinde, işçi temsilcisi sendikaların, çalışanı değil de çalıştıran tarafına geçmesi, sendikalardaki sessizliğin temel nedeni…
Çalışanların sosyo-ekonomik haklarını korumakla görevli sendikalar, son dönemde meydana gelen ekonomik krizlerin etkisiyle ortaya çıkan, adaletsiz gelir dağılımı konusunda sessizliğini korumaya devam ediyor…
Kamu ve özel sektör çalışanlarının, başta gelir olmak üzere çeşitli sosyal haklarını günün şartlarına göre iyileştirilmesi toplu sözleşmelerle gerçekleşmekte...
İşveren ve sendikalar arasında yapılan toplu sözleşme görüşmelerinde, geçmişte ve günümüzde de iktidar destekli işverenlerin teklif ettiği ücret artışlarının geçerli olması artık geleneksel hale gelmiş durumda…
Toplu iş uyuşmazlıklarının çözümünde kural, grev ve lokavt olsa da toplu iş uyuşmazlıkları genelde Yüksek Hakem Heyyeti aracılığıyla çözümlenmekte…
Toplu sözleşmelerin hakem heyyetine kalması demek, kamunun, işverenin teklif ettiği fiyatların geçerli olacağı anlamına gelirken, sendikal sistemi ortadan kaldırmakta…
Hakem heyyetine kalan toplu sözleşmelerde sonuç kamunun, işverenin verdiği teklif ile sonuçlanır, işçi tarafın teklifleri dikkate alınmaz…
Tüm bu adaletsiz gelir dağılımına yol açan dengesiz artışlar, enflasyonu artırırken, çalışan kesime yapılacak ücret artışlarının da en büyük engelleyicisi, kamu maliyesinin de dört elle sarıldığı parametre enflasyon…
Rakamsal olarak enflasyonun ülke ekonomisinde etkisi çok büyük olmakla birlikte, enflasyon parametrelerinde yapılan değişiklikler, çalışan ve emeklilerin aleyhine, sonuca büyük etki etmekte…
Halkın alım gücünü etkilerken, çalışanın, emeklinin ücret artışlarını frenleyen en büyük etken enflasyon…
Tüm sendikalar bu konuda sessiz kalmayı yeğlerken, son yıllarda her alanda olduğu gibi sendikal alanda da iktidar-muhalefet yapılanması göze çarpmakta.
Siyasetin sonucu olarak, çoğunluğu iktidara yakın sendikalar elde ettiğinden, yapılan toplu sözleşme görüşmeleri de ister istemez iktidar isteği doğrultusunda gerçekleşmekte…
Sendikalar görevini yapmaktan çekinerek üyelerinin hakkını sendikal platformlarda savunamazken, sessiz kalarak statükoyu korumaya devam etmekteler…
Düşünce ve görüşlerin ışık olması dileğiyle…