blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
23 Kasım, 2023 08:24 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Selçuk Bayraktar: “Bayraktar TB3 2024 yılında göreve başlayacak”

Türkiye Teknoloji Takımı (T3) Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, Karadeniz Teknik Üniversitesi’nde (KTÜ) kendisi için düzenlenen Fahri Doktora Tevdi Töreni’ne katıldı. Bayraktar, TB3 Silahlı İnsansız Hava Aracı’nın 2024 yılında göreve başlayacağını söyledi.
Türkiye Teknoloji Takımı (T3) Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı ve Teknofest Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, bir dizi programa katılmak için memleketi olan Trabzon’a geldi. Sabah saatlerinde babası Özdemir Bayraktar adına yapılan Bilim Merkezi’nin açılışı sonrasında Selçuk Bayraktar, Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) tarafından Osman Turan Kültür ve Kongre Merkezi’nde kendisi için düzenlenen Fahri Doktora Tevdi Töreni’ne katıldı. Çok sayıda üniversite, lise ve ortaokul öğrencisinin katılımıyla gerçekleşen tören öncesinde Bayraktar kendi hayat hikayesinden bazı kesitleri öğrencilerle paylaşarak onlarla bir süre sohbet etti.
"Karadeniz gibi esen, geleceğin mimarı olacak çok sevgili genç kardeşlerim hepinizi sevgiyle selamlıyorum" diye sözlerine başlayan Bayraktar, "Bayraktar TB3’ün ilk uçuşunu geçtiğimiz haftalarda gerçekleştirdik. Hatta bugün itibariyle sekizinci uçuşunu şu anda yapıyor. Henüz yere inmemiş olması gerekiyor. Uçuşlarını devam ettiriyoruz. En yakın zamanda inşallah konuşlandırıp göreve hazırlıyoruz. 2024 yılında da inşallah göreve başlayacak. Bizler arkadaşlarımıza şunu söyledik; Ülkemiz semalarında tam bağımsız ve hür oluncaya kadar bu çabalarımız devam edecek. Tam bağımsız ve hür olmasından neyi kastediyoruz? Bizler bugüne kadar bu teknolojileri uçakları dışardan aldık. Ancak montaj hatlarında sadece Türkiye bunları üretebildi. O dışardan aldığımız uçakların içinde yabancı yazılımlar vardı, adamlar tuşa bastığında uçak kalkmıyordu veya parçasını vermediğinde uçuramıyorduk. O zaman onun dilediği kadar ancak hareket kabiliyetine sahiptik. Bir anlamda tam manasıyla hür değildik. Prangalıydı bacaklarımız. O prangalar yıkılıncaya kadar biz bu çabamızı dünyanın en iyisine gidecek şekilde devam edeceğiz" dedi.
Karşısında bulunan gençlere "Siz hedeflerimizi daha ileriye taşıyacaksınız" diyerek sözlerine devam eden Bayraktar, "Çünkü medeniyetimizin ve insanlığın buna ihtiyacı var. Bebeklerin hesapsız, arsız bir şekilde katledildiği dünyada medeniyetimizin iyilik, ahlak ve adalet sesinin daha yüksek sesli çıkabilmesi için bu uçaklara ve sizlerin çalışmalarına ihtiyacı var. Yani bir borç ödüyorsak böylesine yaşadığımız bir dünyada, her konuştuğumuz dakikada bebekler ölüyorsa ve bizim çocuklarımız ölmüyorsa demek ki zamandan ve yaradandan borç alıyoruz. Bu varlığımızın bir izahı olması gerekiyor. Bu izah da ancak dosdoğru bir şey yapacaksak ve gün gelip bu zulüm duracaksa bir anlam kazanıyor. Yoksa bizlerin de yaşamasının pek bir anlamı yok. Yeryüzünde insanlar eşit ve hür ise, bir gün dünyanın bir ucundaki bir evlat ölüyorsa benimki de ölebilir diye bakmamız gerekiyor. Biz buna seyirci kalıyorsak şu anda zamandan borç aldığımız anlamına ve bize bir mühlet verildiği anlamına geliyor. Dolayısıyla sizlere, bizlere ve nesillerimize büyük işler düşüyor. Yoksa bugün o dur demediğimiz zulüm yarın zaten bizim kapımızı da çalacak" diye konuştu.
Selçuk Bayraktar’a konuşmasının ardından KTÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Çuvalcı tarafından ’Onur Doktoru Diploması’ takdim edilmesinin ardından program sona erdi.

CHP Karabük Merkez İlçe Başkanı Yavuz’dan Asgari Ücret Tepkisi
blank
Haber Merkezi tarafından
24 Aralık, 2024 21:54 tarihinde yayınlandı
A+ A-

CHP Karabük Merkez İlçe Başkanı Yavuz’dan Asgari Ücret Tepkisi

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Karabük Merkez İlçe Başkanı Ali Yavuz, hükümetin asgari ücrette yaptığı yüzde 30'luk artışa sert tepki gösterdi. Yavuz, bu kararın emekçilerin yaşam koşullarını daha da zorlaştırdığına ve milyonlarca insanı sefalet içinde yaşamaya mahkum ettiğine dikkat çekti. Yavuz, yaptığı açıklamada Türkiye'deki ekonomik eşitsizlik ve gelir adaletsizliğine dikkat çekerken, hükümetin zenginleri ödüllendirme, emekçileri ise yok sayma politikasını eleştirdi. Asgari ücretin insanca bir yaşam için yeterli olmadığını vurgulayan Yavuz, halkın emeğinin karşılığını alması gerektiğini ifade etti.

CHP Karabük Merkez İlçe Başkanı Yavuz;

"Zulmün Adı: Asgari Ücretle Yaşam

Bu ülkenin yönetiminde bir şey çok net: zenginler ödüllendirilir, emekçiler ezilir. 22.104 TL’lik asgari ücret kararı, çalışan kesimin açıkça hiçe sayıldığını ve sefalet içinde yaşamaya mahkûm edildiğini kanıtlıyor. Bu karar, milyonların alın terine, emeğine, onuruna atılmış bir tokattır. İnsanca yaşama hakkını gasp eden bu sistemin adı, düpedüz ekonomik köleliktir.

Bu Bir Zulümdür

%30’luk zam oranı, %47’yi aşan enflasyonun yanında komik bile değildir. Bu kararı alanlar, bir aileyi geçindirmek için gıda, kira, enerji ve diğer temel ihtiyaçlar için kaç para gerektiğini gerçekten biliyor mu? Yoksa saraylardan halka bakıp, "Bu kadarı yeter," mi diyorlar? Sormazlar mı: Siz bir ay boyunca bu parayla geçinmeyi dener misiniz?

Asgari ücretli, günün 12 saati, haftanın 6 günü çalışıyor ve karşılığında eline geçen parayla temel ihtiyaçlarını bile karşılayamıyor. Kirasını ödedikten sonra mutfağına ekmek koymaya mı çalışsın, çocuğunun eğitim masraflarını mı karşılasın? Elektrik ve doğalgaz faturalarını ödeyemeyen insanlar karanlıkta mı otursun, soğukta mı donsun? Bu mudur sosyal devlet anlayışı?

Bir Avuç Zenginin Cenneti, Milyonların Cehennemi

Gelir dağılımı uçurumu, bu ülkenin utanç kaynağıdır. Lüks araçlar, devasa malikâneler içinde yaşayanlar için %30 zam, bir akşam yemeğinin hesabıdır. Ama asgari ücretle geçinen için bu rakam, bir ay boyunca karnını doyurup doyuramayacağını belirler. Zenginler servetlerine servet katarken, milyonlarca insanın sefalet içinde yaşamasını izlemek hangi vicdana sığar?

Hükümet, büyük sermayeye teşvikler dağıtırken, asgari ücretliye “sabır” öneriyor. Zenginlerin cennetinde sefahat sürerken, halkın cehenneme mahkûm edilmesi hangi adaletin ürünüdür?

30.000 TL İmkânsız mı?

CHP’nin asgari ücretin 30.000 TL olması gerektiği önerisi, haklı bir taleptir. Ama karşı çıkanlar hemen devreye giriyor: "Ekonomi bunu kaldıramaz!" İşçilerin emeğini sömürerek büyüyen bir ekonomi, insanlık onurunu zaten taşımıyordur. Büyük şirketlerin ve zenginlerin vergilerini artırmak yerine, işçinin sırtına daha fazla yük bindiren bir sistem, adaletsizlik ve açgözlülükten başka bir şey değildir.

Artık Yeter!

Bu düzen böyle devam edemez. İnsanlar açlık sınırının altında yaşamaya, çocuklarına bir gelecek sunamamaya, borç batağında nefes alamamaya mecbur bırakılmış durumda. Bu sadece bir ekonomik kriz değil, insanlık onuruna karşı işlenmiş bir suçtur. Bu suça ortak olanlar, tarihe halkın emeğini sömürenler olarak geçecektir.

Bu halk köle değildir. İnsanlar, sadaka değil, emeğinin karşılığını ister. Ekmek parası için çırpınırken yaşamaya değil, insanca yaşamaya hakkı vardır. Ve bu hak, söke söke alınacaktır." dedi.

Görüş Bildir

blank

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.