Karabük Postası tarafından
10 Aralık, 2015 14:49 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

Şahin”den Putin”e “Bodyguard” Benzetmesi

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin: “Şuanda Dünyanın ibretle izlediği iki tane Putin var. Biri Devlet Başkanı diğeri Beşar Esed’in Bodyguardlığına soyunmuş Putin. Biz Bodyguardlarla muhatap olmak istemiyoruz. Savaşlardan çatışmalardan memnun olan bir Ülke değiliz” AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i bodyguarda benzeterek, “Dünyanın ibretle izlediği iki tane Putin var. Bir Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Putin, diğeri de bir takım kazanımlar karşılığı Beşaar Esed’in bodyguardlığına soyunmuş Putin var. Bizim muhatabımız Türkiye olarak Rusya Federasyonu Başkanı Putin. Biz bodyguardlarla muhatap olmak istemiyoruz” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şahin, 1 Kasım seçimlerinin ardından partisine en çok oy veren köy ziyaretlerini sürdürdü. Şahin, ilk olarak Karabük merkeze bağlı Ortaca köyünü giderek burada köy konağında köylüler sohbet ederek sorunları dinledi. Köylülerle hatıra fotoğraf çektirdikten sonra Ovacık ilçesine bağlı Çatak köyüne geçen Mehmet Ali Şahin burada köylülerle bir süre sohbet etti. “SAVAŞLARDAN ÇATIŞMALARDAN MEMNUN OLAN BİR ÜLKE DEĞİLİZ” Şahin, köy konağında köylülere hitaben yaptığı konuşmada önlerinde kemiksiz bir 4 yıllık dönem olduğunu ve bu dönemi en iyi şekilde değerlendireceklerini kaydederek, “ ürkiye’nin çehresini değiştirmek istiyoruz. Çünkü Türkiye’nin bulunduğu coğrafya çok hareketli risklerle dolu bir coğrafya. Sınırımızda bulunan Suriye ve Irak‘ta yıllarca süren bir iç savaş var. Bizlerde bunlara komşuyuz. Orada meydana gelen her türlü olumsuzluk az veya çok bize de yansıyor. Temel düşüncemiz bu iki kardeş ülkede biran önce istikrarın sağlanması ve iç çatışmaların sona ermesi. Bize sığınmış ve hatta bizden de Avrupa ülkelerine giden çokça insan var. Bunların son bulmasını istiyoruz. Savaşlardan çatışmalardan memnun olan bir ülke değiliz. Bunların bitmesini arzu ediyoruz. Bu konuda Türkiye olarak üzerimize düşen ne varsa yapmaya çalışıyoruz” dedi. “CİDDİ BİR GERGİNLİĞE YOL AÇTI” Geçmişte bu coğrafyada cetvelle çizer gibi haritalar çizen ülkelerin yeniden Ortadoğu’da haritaları çizebilir miyiz diye geldiklerini de kaydeden Şahin, “Biz Suriye ile sınırız. Ama Rusya Federasyonu hiç sınırı olmayan ülkeye geldi. Niye geldi, Şam yönetimi Besar Esad davet etti ve geldi. Suriye’de barışın sağlanması için değil, Suriye’de iç barışı sağlanarak oradaki insanların iç huzura kavuşması için değil, bir takım kendisine vaat edilen amaçlarını gerçekleştirmek için orada bulunuyor. Türkiye ile arası açıldı. Televizyonlardan takip ediyorsunuz. Bizim hava sahamızı Suriye’ye gelmiş olan Rus savaş uçakları defalarca ihlal etti. Türkiye ile Rusya Federasyonu arasında gerçekten iyi ilişkiler vardı. Çünkü aramızda ticari birçok alışveriş oluyordu. Birbirimizden yararlanıyorduk. Defalarca uyarılmış olmasına rağmen, ‘Bakın uçaklarınız bizim hava sahamızı ihlal ediyor’ demiş olmamıza rağmen ısrarla ihlale devam ettiler. Ama her ülke kendi sınırları korumak durumundadır. Bu ciddi bir gerginliğe yol açtı” diye konuştu. “BİZ BODYGUARDLARLA MUHATAP OLMAK İSTEMİYORUZ” Rusya Federasyonu Başkanı Putin’in anlaşılmaz ve inanılmaz bir şekilde agresif bir takım söz ve davranışlarda bulunduğunu da belirten Şahin, “ Benim kanaatime göre şuanda dünyanın ibretle izlediği iki tane Putin var. Bir Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Putin, diğeri de bir takım kazanımlar karşılığı Beşaar Esed’in bodyguardlığına soyunmuş Putin var. Bizim muhatabımız Türkiye olarak Rusya Federasyonu Başkanı Putin. Biz bodyguardlarla muhatap olmak istemiyoruz. O bakımdan dünyada sayılı ülkeler arasında yer alan ve BM Güvenlik Konseyi daimi üyesi olan hatta daha önceleri iki kutuplu dünyanın var olduğu söylenen bir dönemde ABD ve Rusya vardı karşısında. Böylesine önemli bir ülkenin Rusya Federasyonun ve Devlet Başkanının Beşar Esed’in bodyguardlığına soyunarak Ortadoğu’da anlaşılmaz bir takım hedefleri yakalamak için faaliyette buluyor olması dünyanın barışçıl geleceği ile ilgili bir takım riskler doğurmaktadır. Biran önce BM Güvenlik konseyinin bu konuyu gündeme alması gerekir. Biz Türkiye olarak bölgemizde özelikle Ortadoğu’da barış istiyoruz” dedi. “TÜRKİYE OLARAK KÜÇÜK HESAPLAR PEŞİNDE HİÇ KOŞMADIK” Ortadoğu’nun yıllardır kaynayan bir kazan olduğunu da savunan Şahin, şunları söyledi: “Bunun böyle olmasını isteyen bir takım dış güçlerin varlığını şimdi daha iyi anlıyoruz. 7 düvel oraya geldi. Her ülkenin aşağı yukarı Suriye ve Irak’ta uçakları var. DAEŞ’la mücadele ediyoruz diye burada bulunuyor diye havadan bombardıman yapıyorlar. Amaçları orada haritaları yeniden çizerek yeni bir yapılanma peşinde koşuyorlar. Türkiye olarak komşu ülkelerimizin tamamının toprak bütünlüğünün korunmasından yanayız. Bizim komşu ülkeler ve Ortadoğu ile ilgili diğer ülkelerin özelikle Rusya Federasyonun ve başta ABD olmak üzere onların müttefiklerinin beklentilerinin dışında Türkiye’nin bir başka beklentisi var. O da biz o ülkelerde toprak bütünlüğü sağlansın, o ülkeler şuan mevcut hali ile iç barışlarını temin ederek geleceğe yürüsün. Diğerleri oradan bir şey kapmak istiyorlar. Bir şeyler elde etmek istiyorlar. Rusya’nın ne işi var komşu mu Suriye’ye . Bizde dünya kamuoyu da sormalıyız, sizin Rusya Federasyonu olarak Suriye ile hiçbir sınırız yok, ne işiniz var. Dolayısıyla şuanda kendini süper güç ve büyük devlet olarak ifade eden devletlerin küçük hesaplar peşinde koştukları bugün çok açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Biz çok şükür, Türkiye olarak engin ve derin bir geçmişe sahibiz. Bir devlet deneyimiz ve tecrübemiz var. Biz Türkiye olarak küçük hesaplar peşinde hiç koşmadık bundan sonrada koşmayacağız. Biz ülkemizde de dünyamızda da barış istiyoruz.”

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
11 Haziran, 2025 00:37 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Vali Arslan’dan Kızılay için ilginç benzetme

Bartın Valisi Dr. Nurtaç Arslan, Kızılay’ın kuruluş yıl dönümünü nedeniyle yayımladığı kutlama bildirisinde, Kzılay’ı, çaresizliğin üzerine doğan bir sabah güneşine benzetti.
Vali Nırtaç Arslan, Türk Kızılay’ın 157. kuruluş yıl dönümü nedeniyle yayımladığı iletide, Türk Kızılay’ının Türk milletinin yardımseverlik ve dayanışma hislerinin kurumsal bir temsili olduğunu söz etti. Arslan iletisinde, "1868 yılında ’Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti’ ismiyle kurulan Türk Kızılay’ı, yalnızca bir yardım kuruluşu değil, tıpkı vakitte milletimizin sıkıntı zamanlardaki teminatı, umutların sönmeye yüz tuttuğu anda yanan bir ışıktır. Çalışanların emeğiyle, gönüllülerin vicdanıyla ve halkımızın takviyesiyle büyüyen Türk Kızılay’ı afetlerde birinci alana inen, kan bağışında hayat kurtaran, yetimlere yuva olan, fakirlere aş olan bir hayır kervanıdır. Kızılay’ın kırmızı hilali, sadece bir amblem değil, adeta çaresizliğin üstüne doğan bir sabah güneşidir" sözlerine yer verdi.

"Türk Kızılay’ı gurur kaynağımızdır"
Kızılay’ın, yaşanan afetlerde beşere ve canlıya yardım eli olduğunu da hatırlatan Vali Arslan, "Depremlerde, yangınlarda, sel felaketlerinde, salgın hastalıklarda, her türlü zorlukta halkımızın yanında olan ve sırf ülkemizde değil, dünyanın dört bir yanında mazlumlara el uzatan Türk Kızılay’ı, gönüllülük ruhuyla hareket eden binlerce çalışanı ile gurur kaynağımızdır.
Bugün, Kızılay’ın yalnızca geçmişine değil, geleceğine de sahip çıkma günüdür. Daima birlikte el vererek, bu uygunluk zincirine yeni halkalar eklemek; dayanışmayı, yardımlaşmayı ve insanlığı yüceltmek hepimizin ortak sorumluluğudur. Bu his ve fikirlerle, Türk Kızılay’ının 157. kuruluş yıl dönümünü en içten dileklerimle kutluyor; insanlığa umut olan Kızılay neferleri ile takviyesini esirgemeyen tüm kişi, kurum ve kuruluşlara gönülden teşekkür ediyor, sevgi ve hürmetlerimi sunuyorum" tabirlerini kullandı.

Bizi sosyal medyadan takip edin