Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Safranbolu evleri depreme en dayanıklı evler olarak örnek gösteriliyor

Gündem Yayın: 12.10.2022 15:20
Yazar:
Safranbolu evleri depreme en dayanıklı evler olarak örnek gösteriliyor

AW734075 08 scaled

UNESCO Dünya Miras Listesinde yer alan Karabük’ün Safranbolu ilçesinde bulunan tarihi evler çatkı sistemi ile inşa edilmesi özelliğiyle yüzyıllardır doğal afetlere karşı ayakta kalmayı başarıyor.
18 ve 19.yüzyıl Türk toplumunun geçmişini, kültürünü ve yaşama biçimi ile teknolojisini yansıtan tarihi Safranbolu Evleri yüzyıllar geçmesine rağmen orijinalliğini korumaya devam ediyor. Osmanlı döneminden kalma han, hamam, konak, cami, çeşme, köprü ve tarihi yapılarla açık hava müzesini andıran Safranbolu’da bulunan tarihi evlerin temeli kayaya ulaşıncaya kadar kazılırken birbirinden bağımsız yapılan bölümleri ve ‘çatkı’ denilen sistemle inşa edilme özelliği sayesinde deprem gibi doğal afetlerden etkilenmiyor.
İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine konuşan Tarihçi-Yazar Mehmet Kütükçüoğlu, “Safranbolu bütünsel kent mimarisi açısından en iyi korunan şehirlerimizden bir tanesidir. 200-300 yıllık mimarisi ele alındığında depremlere, sellere karşı ne kadar iyi korunduğunu düşünüyoruz. Bunun cevabını hem bölgenin topoğrafik yapısında hem de evlerin mimari özelliklerinde bulabiliyoruz” ifadelerini kullandı.
Safranbolu evlerinin mimari aşamasından, malzemelerinin toplanılışından başlayarak inşa edildiği ana kadar büyük bir tecrübeye sahip olduğunu belirten Kütükçüoğlu, “Safranbolu evleri için insanların Kasım aylarında ahşap malzemesini ormanlardan tedarik ettiğini, bu ahşap malzemeleri daha sonra mimariye uygun bir şekilde kurutarak hazır hale getiriyor. Aslında Safranbolu evlerinin en önemli özelliği günümüzde modern mimarinin mühendislikte çelik konstrüksiyonların depreme karşı nasıl bir şekilde kullanıldığını biliyorsak geçtiğimiz yüzyıllarda da Safranbolu mimarisinin çok erken zamanda tatbik etmiş. Bu özelliği çok önemlidir. Bir metre kadar kazılan Safranbolu evlerinin temeli kayaya ulaştıktan sonra ıslak zemini bertaraf eder. 1-1.5 metre kadar taş ustalığının yükselmesiyle ahşap kısmı başlar. Safranbolu evleri çatkı sistemi adını verdiğimiz sistemlerle dikkate değerdir. Mart ayında başlayan mimari faaliyetler çatkı sisteminin araları doldurularak depreme dayanıklı bir alan haline getirilmiş oluyor” diye konuştu.
Çapraz çatkı sistemi hakkında bilgi veren Kütükçüoğlu, şunları söyledi: “Yatay ve dikey yükler vardır. Her bir odadaki çatkı sistemleri, evlerin yüklerini bölüştürerek yıkılmaktan korumaktadır. En önemli şifresi buradadır. Safranbolu evlerinde kullanılan taş ustalığı aslında antik dönme kadar dayandırılabilir. Biz bunu Safranbolu’ya hakim konumda bulunan büyük Göztepe Tümülüsü’nde de görebiliyoruz. Oradaki taş ustalığı Safranbolu evlerindeki benzerliğiyle dikkate değer. Osmanlı medeniyeti, mimarisi bunu ahşapla taçlandırmış ve depreme dayanıklı bir Safranbolu evini bizlere armağan etmiştir.” (İHA)

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Gümüşhane’deki İmera Manastırı tarihi dokusuna kavuştu

Kültür Sanat Yayın: 28.04.2024 16:36
İhlas Haber Ajansı
Gümüşhane’deki İmera Manastırı tarihi dokusuna kavuştu

Gümüşhane’nin tarihi ve kültürel hazinelerinden birisi olan İmera Manastırı yıllar içinde yapılan tahribatlardan kurtarıldı. Manastırın duvarlarına kazınan yazılar ve çizilen grafitiler, uzman bir ekip tarafından temizlenerek tarihi yapı eski görkemine kavuşturuldu.

Türkiye’de en fazla tescilli kiliseye sahip 3 şehirden birisi olan Gümüşhane’deki İmera Manastırı’nın duvarlarında yazılan ve görüntü kirliliği oluşturan yazı ve grafitiler uzman ekip tarafından yapılan titiz bir çalışmanın ardından temizlendi.

Gümüşhane Valiliği öncülüğünde başlatılan temizlik çalışmaları, Sümela Manastırında da benzer çalışmaları yapan konusunda uzman bir ekip tarafından yürütüldü. Tarihi yapıya zarar vermemek için özel solüsyonlar ve teknikler kullanılarak gerçekleştirilen çalışmalar sonucunda, manastır duvarlarındaki yazılar ve grafitiler büyük ölçüde temizlendi.

Merkeze bağlı Olucak Köyü sınırlarında bulunan ve yazılı kaynaklara göre 1350 yılında gotik tarzda inşa edilmiş olan İmera Manastırında “yazı” ve “grafiti” temizliği yapıldı.

1859 yılında rahibe Roxane tarafından yenilenen ve döneminde bölgenin en önemli merkezlerinden birisi olan İmera Manastırı, geçtiğimiz aylarda Vali Alper Tanrısever’in ziyareti sırasında verdiği talimatın ardından temizlendi.

Hem içinin hem de duvarlarında önceki yıllardan beri is, kalem ve sprey boyayla yazılan yazı ve grafitiler Trabzon Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı Müdürlüğünden gelen ve Sümela Manastırında da aynı ve benzer çalışmaları yapan uzmanlar tarafından özel kimyasallar kullanılarak mevcut yapısına zarar vermeden silindi.

Bölgenin önemli inanç yapıları arasında gösterilen, gotik mimarisi ve aydınlatma tekniğiyle ilgi çeken İmera Manastırının etrafında Karaca Mağarası, Krom Vadisi, Sümela Manastırı, Çakırgöl, Camiboğazı Yaylası gibi çok sayıda tarihi ve doğal güzellikler yer alıyor.

Hristiyan Ortodoks inancının özelliklerini taşıyan ve mimari özellikleriyle dikkati çeken 674 yıl önce yapılan İmera Manastırı, gotik mimariyle yeryüzü aydınlatma tekniği kullanılarak yapılmasının yanında bölgede mimari ve teknik açıdan en değerli ve en korunaklı manastırlardan birisi.

Trabzon Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı Müdürlüğünden Şenol Aktaş ve Ramazan Bulut’un gerçekleştirdiği çalışmaya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğüyle İl Özel İdaresi personeli de destek verdi.

Geçtiğimiz yıllarda çatısı ve dış cephesinde restorasyon çalışması yapılan manastırda yapılan çalışmalar sırasında tarihi dokusuna zarar vermemeye özen gösterildi.

“Vandalizm olarak adlandırdığımız yazıları ve grafitileri çıkardık”

Çalışmayı gerçekleştiren uzmanlardan Şenol Aktaş, “İmera Manastırında tahribata yol açan bazı yazılar vardı. Kalem ve islerle yazılan ve rahatsızlık verici derecedeydi. Valimizin ve İl Kültür ve Turizm Müdürümüzün talebi üzerine görevlendirmeyle geldik ve yazıları elimizden geldiğince silmeye çalıştık. Bu süreçte şuna dikkat ettik: Duvar yazılarının yazıldığı bölgelerde özellikle sıvalı boyalar varsa onları tahrip etmemeye çalıştık. Onun yanısıra duvardaki özel sıvaları korumaya çalıştık. Dönemine ait renkler var sıvaların üzerinde onları korumaya çalıştık. Duvarlara yazılan bizim vandalizm olarak adlandırdığımız yazıları çıkardık, grafitileri de çıkardık. Normal bir duvara yazılı yazıyı silebiliriz ama kilise, cami gibi alanlarda boyalı alanlarda kullandığımız kimyasallar özel olarak üretilen kimyasallar. Onları kullanıyoruz. Süreç bu yüzden biraz uzadı. Biz o kimyasalları elde edebilmek için 1-1,5 ay sonrasında buraya gelebildik. Gerçekten özel sıvalı ve boyalı alanlara zarar vermeden temizleme işlemini yaptık. Bunun önüne geçemiyoruz maalesef. Her yerde her yere yazıyorlar. Çare olarak eğitim diyoruz” dedi.

“Güzel sonuçlar aldık tamamlandığında”

Bir diğer uzman Ramazan Bulut ise “Kimyasal kullandık genel olarak. Yaklaşık 2 gün sürdü çalışmalarımız. Bayağı uğraştırdı bizi ama güzel sonuçlar aldık tamamlandığında. Bütün bölgeleri tek tek fırçayla altına tahribat vermeden temizledik” ifadelerini kullandı.

“Biraz daha özen gösterilirse bu yıl burası ayağa kalkar”

Olucak Köyü Muhtarı Hamdi Nas da yapılan çalışma için Vali Alper Tanrısever ve diğer tüm yetkililere teşekkür ederek, “Önceki yıllarda çatısı ve dış duvarları tamir edilmişti. Son olarak içindeki duvarlarda yer alan yazılar temizlendi. Çevre düzenlemesi de yapılacak. Valimizin, Turizm Müdürümüzün ve İl Özel İdaremizin katkılarıyla manastır güzelleşmeye başladı. Noksanlar da var. İlerleyen süreçte etrafındaki alana kamelyalarda konulacak. Bunlar da yapılınca burası turizme açılmış olacak. Yaz aylarında hafta içi günlük 50, hafta sonları 100-150 araç geldiği de oluyor. Buraya gelenler piknik yapıyor, geziyorlar. Buraya insanlar geldiği zaman mutlu oluyor. Havadar, manzarası güzel. Etrafında Krom Vadisi, Sümela Manastırı ve Karaca Mağarası var ve hepsi birbirine bağlı. Buraya gelenler mutlaka İmera Manastırına uğruyor. Biraz daha özen gösterilirse bu yıl burası ayağa kalkar” diye konuştu.