Rüzgar, Karabük’teki orman yangınlarını yeniden alevlendirdi
Karabük’te yaklaşık 45 saattir kontrol altına alınmaya çalışılan orman yangını rüzgarın etkisiyle yeniden alevlendi.
Karabük’te etkili olan orman yangınına helikopterlerin havadan yoğun bir şekilde müdahalesi devam ediyor. Karadan da ekipler yangınların yerleşim yerlerine sıçramaması için çalışmalarını sürdürüyor. Yaklaşık 45 saattir kontrol altına alınmaya çalışılan alevler engebeli ve dağlık bölgelerdeki farklı noktalarda yeniden rüzgârın etkisiyle kendini göstermeye başladı.
Karabük’te devam eden orman yangınlarıyla mücadele sürerken, Karabük Ticaret ve Sanayi Odası acil destek çağrısında bulundu. Yangınların kontrol altına alınabilmesi için su tankeri ve transmikser gibi su taşıyıcı araçlara acil ihtiyaç duyulduğu belirtildi.
Destek vermek isteyenlerin AFAD Koordinasyon Merkezi yetkilileriyle iletişime geçmesi istendi.
İrtibat Numaraları: Efe BAKIR – 0530 660 17 90 Eser EREN – 0542 896 05 86 Ramazan AVDAR – 0541 560 02 91
Uzmanlar, risk altındaki grupları uyardı: "Maskesiz dışarı çıkmayın"
Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde etkisini artıran orman yangınları, çevresel tahribatın ötesinde ciddi sağlık sorunlarını da beraberinde getiriyor. Özellikle kül yağışı ve yoğun dumanın solunum yolları üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çeken uzmanlar, risk gruplarındaki vatandaşların acil önlem alması gerektiğini vurguluyor.
"Orman yangınları sadece doğayı değil, soluduğumuz havayı da etkiliyor"
Nev Sağlık Grubu Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Banu Özdemir Genç, kül ve dumanın insan sağlığı üzerindeki tehlikesine dikkat çekerek, “Yangınlar sadece doğayı ve canlıları yok etmiyor, aynı zamanda atmosferi zehirliyor. Duman içindeki partiküller özellikle küçük çocuklar, yaşlılar, hamileler ve kronik hastalığı olanlar için büyük risk oluşturuyor” dedi.
Kül Yağışı Sonrası Solunum Sistemi Zarar Görüyor
Dr. Genç, kül yağışının ardından havaya karışan mikroskobik parçacıkların (özellikle PM2.5 boyutundaki maddelerin), solunum yollarını ciddi biçimde etkileyebileceğini belirtti. “Bu parçacıklar saç telinin otuzda biri kadar küçük ve doğrudan akciğerlere kadar ulaşabiliyor” ifadelerini kullandı.
Duman, Kalp ve Akciğer Sağlığını Hedef Alıyor
Uzm. Dr. Genç, duman içindeki partiküllerin sadece solunumu değil, kalp sağlığını da tehdit ettiğini söyledi:
“KOAH, astım gibi hastalığı olanlar rahat nefes alamayabilir. Öksürük, balgam, nefes darlığı gibi şikâyetler artabilir. Kalp hastalarında da çarpıntı, göğüs ağrısı gibi semptomlar görülebilir.”
Kül ve dumanın tetiklediği reaksiyonlar alerjisi olan bireylerde daha da şiddetleniyor. Hapşırık, gözlerde yanma, burun akıntısı gibi belirtilerin yaygınlaştığını belirten Dr. Genç, “Bu durum özellikle hassas bünyelerde kalıcı hasarlara yol açabilir” dedi.
Kimler Risk Altında?
Duman ve kül etkilerinden en çok etkilenen gruplar şöyle sıralandı:
Kronik solunum hastaları (Astım, KOAH)
Yaşlı bireyler
Çocuklar ve bebekler
Hamile kadınlar
Kalp-damar hastaları
Bu gruplardaki bireylerin yangın dumanına karşı çok daha dikkatli olması gerektiği vurgulandı.
Kül ve Duman Karşısında Alınması Gereken Önlemler
Uzm. Dr. Banu Özdemir Genç, korunmak için şu önlemleri sıraladı:
Mümkünse dışarı çıkılmamalı.
Çıkılması gerekiyorsa mutlaka N95 veya FFP2 tipi maske kullanılmalı.
Ev ve araçların kapı ve camları kapalı tutulmalı.
İç mekanlarda hava temizleyiciler kullanılmalı.
Temizlik yapılırken kül kalıntıları havaya karıştırılmamalı, ortam havalandırılmalı.
"Kendinizi ve sevdiklerinizi korumak için tedbir şart" diyen Genç, özellikle hassas grupların bu dönemde sağlık kontrollerini ihmal etmemeleri gerektiğini vurguladı.
