Rize Valisi Baydaş’tan kar tatili açıklaması

Ihlas Haber Ajansı tarafından
25 Şubat, 2025 08:22 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Rize Valisi İhsan Selim Baydaş, "İlgili birimlerimizle değerlendirmemizi yaptık ve salı günü yeniden eğitim öğretim kurumlarımızın tatil olması kararını aldık" dedi.
Rize Valisi İhsan Selim Baydaş, geçtiğimiz perşembe gününden bugüne kadar devam eden kar tatiline yarının da eklendiğini açıkladı. 25 Şubat Salı günü de eğitim ve öğretime 1 günlük orta verildiğini kaydeden Vali Baydaş, "Uzun vakittir beklediğimiz, hasretini çektiğimiz bir kar yağışının tesiri altındayız. Günlerdir aralıklarla kar yağışı devam ediyor. Gerek Vilayet Özel Yönetimi takımlarımız, Karayolları takımlarımız, elektrik yönetimimiz, belediyemiz, belediyelerimiz, AFAD, 112 takımlarımız, UMKE takımlarımız herkes teyakkuz halinde. Bu yağıştan, rahmetten, rahmetten etkilenen vatandaşlarımızın sağlıklı hizmet alması için çalışıyorlar. Alışılmış eğitim öğretim de aksıyor. Perşembe, cuma gününü ve pazartesiyi tatil olarak ilan etmiştik. Cumartesi, pazar kurslarını da yeniden tatil olarak ilan etmiştik. Bugün de yağış tesirini arttırarak devam ettiriyor. Ulusal Eğitim Müdürlüğümüz ile Meteoroloji Müdürlüğümüz, Özel Yönetim takımlarımız, ilgili birimlerimizle değerlendirmemizi yaptık ve yarın, salı günü tekrar eğitim öğretim kurumlarımızın tatil olması kararını aldık" dedi.
Hasretle eğitim-öğretimin devam edeceği günü beklediklerinin altını çizen Baydaş, "Tabii bunu bir fırsata dönüştürmemiz lazım. Gençlerden çok hoş iletiler, çok hoş görüntüler, fotoğraflar alıyoruz. Bunu hem ailemizle vakit geçirmenin hem karın tadını, keyfini çıkarmanın hem de okumaya, derslerimizde eksiklerimizi tamamlamaya bir fırsat olarak görmemiz lazım. İnşallah okullarımızın öğrencileri ve öğretmenleri ile buluşacağı güne kadar, ki bunu çok uzatmadan uygun tatiller diliyorum. Okullarımız öğrencilerle, öğretmenlerle hoş. Hasretle o günü bekliyoruz. Uygun tatiller diliyorum" sözlerini kullandı.

Cevap Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

İlyas Erbay tarafından
25 Şubat, 2025 11:23 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

ESKİ TÜRKİYE’DE DÜĞÜNÜMDE ALTIN TAKAN EMEKLİ KOMŞULARIM !

Ülkenin Diyanet İşleri Başkanlığı, asgari ücretliye ve emekliye fitre verilebilir diye açıklama yapıyor. İşte yeni Türkiye'nin durumu bu!
2002 yılında asgari ücret 184 TL, En düşük SSK emekli aylığı 257 TL idi. Asgari ücretin 1.39 katıydı. Bu denklem korunmuş olsaydı, şu andaki maaşın 2 katından fazla, yani 30 bin 724 TL olacaktı.
2002 yılındaki asgari ücretle karşılaştırdığımızda; o tarihte en düşük memur emeklisi 2.04 kat, kamudaki işçi 5.5 kat, en düşük memur 2.13 kat fazla maaş alıyordu. O denge korunsaydı, bugün en düşük memur emeklisi 16 bin 532 TL yerine 45 bin 157 lira, kamu işçisi 43 bin 661 TL yerine 121 bin 378 TL, en düşük çalışan memur ise, 43 bin 726 lira yerine, 93 bin 136 lira maaş alacaktı.
Bu yıl asgari ücrete enflasyonun altında zam yapıldığını da unutmayalım. Zam gerçekleşen enflasyon oranında yapılsa idi yukarıda verdiğim rakamlar daha yüksek olacaktı.

Görüldüğü gibi, sistem zaman içerisinde, planlı bir şekilde
yerle yeksan edildi. İnsanlar prim gün sayıları ve prim miktarları ile doğru orantılı emekli maaşlar alıyordu. Özellikle, 2008 yılında düşülen aylık bağlama oranı eşitsizliği daha da artırdı. TÜSİK in (Türkiye Sipariş İstatistik Kurumu) katkılarını da unutmayalım

Rahmetli babam emekli olduğunda kardeşimle birlikte üniversite sınavını kazandık. Ben o dönemde terör nedeniyle başıma gelenlerden dolayı üniversiteye çok geç gittim.
Babam emekli olduğu halde hiç zorlanmadan ikimizi de okutmuştu. Nur içinde yatsın.
Fabrika işçisi idi, 1977 yılında sıfır kilometre Anadol bir otomobil almıştı. Safranbolu’da da bahçeli çok güzel bir ev yaptırmıştı.
1991 yılında evlendiğimde; neredeyse tüm komşularımız düğünümde altın takmıştı. Annemin ve babamın arkadaşı olan bu insanların hepsi emekli idi. Yarım altın takanlar bile vardı. Nerden nereye….Yeni Türkiye'de emekli bırakın düğüne gitmeyi, markete pazara gitmeye korkuyor. Emeklilerin çok büyük bir kesimi açlık sınırının yarısında maaşlar la yaşama tutunmaya çalışıyor.

Eski Türkiye'de düğünlerde altın takanlar emekli yeni Türkiye'de fitrpeye muhtaç !

Eski Türkiye tarımda hayvancılıkta kendi kendine yetiyordu. Fazlasını da satıyordu.
Yeni Türkiye'de nedeyse tüm tarım ürünlerini ithal ediyoruz.
Sadece tarım ve hayvancılık mı? Eğitim, üretim, hak, hukuk, adalet, ahlak….Her alanda eskiyi arar olduk.

Nerden nereye değil mi?
Eski Türkiye ile yeni Türkiye kıyaslaması yaparak aklımızla alay etmeyin yeni Türkiye size güzel!

İlyas Erbay

Cevap Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.