Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
01 Mart, 2024 20:48 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum: 0

Prof. Dr. Tevfik Özlü: “Baharla birlikte alerji mevsimi başlıyor”

Baharın pozitif enerjisinin çevremize ve ruh halimize olumlu yansımaları olsa da, beraberinde bazı alerjik sorunlar da getirdiğini vurgulayan Medical Park Karadeniz Hastanesi’nden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, uyarılarda bulundu.
Mart ayının gelişiyle bazı kişilerde alerjik reaksiyonların başlayabileceğini belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, “Soluduğumuz havada bulunan çayır, ağaç, otlar ve çiçek polenleri hassas kişilerde sorunların asıl nedenidir. Ancak, iklim şartlarındaki değişime ek olarak havada bulunan ev tozu veya küf mantarı gibi diğer birçok alerjen yükü de önemli ölçüde değişebilmekte; bunun yanında yaşam şartları da (yaylaya, köye, yazlığa taşınma vb.) değişebilmektedir. Bu nedenle her mevsim alerjisi hemen polene bağlanmamalı; alerji testleri yapılarak alerjen tespit edilmelidir” dedi.

“Her 3 kişiden biri alerjik bünyeye sahip”
Baharın gelişiyle bazı alerjik kişilerin hapşırmaya, tıkanmaya ve kaşınmaya başlayarak korkulu rüyalar görebildiğini ifade eden Prof. Dr. Özlü, “Toplumda aşağı yukarı her 3 kişiden 1’i alerjik bünyeye sahiptir. Tıpta buna atopi diyoruz. Atopik kişilerin önemli bir kısmında mevsimsel sorunlar söz konusudur. Yani, belli mevsimlerde kişide alerjik yakınmalar başlayabilir veya zaten varsa şiddeti artabilir. En sıklıkla bahar, yaz ve güz aylarında sorun yaşanıyor. Hastalar bunu çok iyi biliyor ve bunu ‘Mart itibariyle şikâyetlerim başlıyor, haziran-temmuza kadar sürüyor. Bazen eylül-ekimde de rahatsız oluyorum’ gibi cümlelerle ifade ediyorlar” ifadelerini kullandı.

“En sık rastlanan sebep polenler”
Mevsimsel alerjinin en sık rastlanan nedeninin polenler olduğunu belirten Prof. Dr. Tevfik Özlü, “Soluduğumuz havada bulunan çayır, ağaç, otlar ve çiçek polenleri hassas kişilerde sorunların asıl nedenidir. Ancak, iklim şartlarındaki değişime ek olarak havada bulunan ev tozu veya küf mantarı gibi diğer birçok alerjen yükü de önemli ölçüde değişebilmektedir. Bu nedenle her alerji hemen polene bağlanmamalıdır” diye konuştu.

“Teşhis ve tedavide büyük gelişmeler oldu”
Günümüzde alerjik hastalıkların teşhis ve tedavisiyle ilgili büyük gelişmeler olduğunun altını çizen Prof. Dr. Tevfik Özlü, şu bilgileri paylaştı:
“Kişinin alerjik bünyeye sahip olup olmadığı; alerjisinin neyle ilişkili olduğu; alerjik rahatsızlığının olup olmadığı; alerjik hastalığının hangi organda yerleştiği ve ağırlığı kolayca ölçülebilmektedir. Doğru bir teşhis sonrasında, kişinin duyarlı olduğu alerjenleri tanıyıp bunlardan kaçınması en iyi yaklaşımdır. Bu mümkün olmadığında alerjik reaksiyonları önleyip, kontrol altına alan, şiddeti azaltan, alerjik yakınmaları gideren, yaşam kalitesini düzelten tedaviler uygulanabilir.”

“Alerjik bünyeye sahip herkes için tedavi zorunlu değil”
Alerjik bünyeye sahip her kişinin alerji hastası olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Özlü, “Örneğin, bir kişide alerjik deri testleri yapılıp, belirli alerjenlere karşı duyarlılığın tespit edilmesi, hemen o kişinin tedavi edilmesi gerektiği anlamına gelmez. Hastayı rahatsız edici yakınmalara neden olmayan, yaşam kalitesini bozmayan bir duyarlılık tedavi gerektirmez. Böyle kişilerin sadece bazı koruyucu tedbirler almaları önerilir” dedi.
“Etkin tedavi edilmezse kişiyi bezdirir”
Alerjinin organ seçen bir durum olduğunu sözlerine ekleyen Prof. Dr. Özlü, “Alerji, bazı kişilerde bir cilt hastalığı (egzema, kurdeşen); bazılarında solunum yolu hastalığı (astım, alerjik nezle, farenjit ve sinüzit); diğerlerinde ise sistemik bir hastalık (anafilaksi, anjiyonörotik ödem) şeklinde karşımıza çıkar. Alerjik hastalıklar eğer etkin şekilde tedavi edilmezse kişiyi bezdirir, yaşam kalitesini düşürür. En sık rastlanan ve en önemli hastalıklar arasındadır” diye konuştu.

“Kişi burnundan nefes alamaz hale gelebilir”
Alerjik nezleli hastaların ellerinin sık sık burunlarına gittiğini belirten Prof. Dr. Özlü, “Tatlı bir kaşıntı ve bıktıracak şekilde art arda hapşırmalar, devamlı bir nezle hali, burun akıntısı, burun tıkanıklığı görülebilir. Bu tıkanıklıktan ötürü, kişi burundan nefes alamaz hale gelebilir. Hastaların ‘burnumda et var’ şeklinde ifade ettikleri, polipler oluşabilir. Hasta, ağızdan nefes alıp vermeye başlar. Bu durumda solunan hava, süzülüp, nemlendirilmeden ve ısıtılmadan akciğerlere ulaştığından buna bağlı sorunlar yaşanabilir” açıklamasında bulundu.

“Gözde dayanılmaz bir kaşıntı hissi olabilir”
Alerjik göz nezlesinde de benzer şikâyetlerin olabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Özlü, gözlerde sulanma, kızarıklık ve yanma, adeta göz kapakları altında kum varmış şeklinde rahatsızlık hissedilebileceğini; gözde dayanılmaz bir kaşıntı hissi olabileceği dile getirdi.
“Alerjik sinüzitte baş ağrısı ve boğaz gıcıklanması görülebilir”
Alerjik sinüzitle ilgili de bilgiler paylaşan Prof. Dr. Özlü, “Alerjik sinüzitle ilişkili olarak baş ağrısı, yüzde, alın bölgesinde ağırlık ve ağrı; geniz akıntısına bağlı olarak boğazda gıcıklanma, yanma, kaşıntı, devamlı yutkunma ve boğaz temizleme ihtiyacı olabilir. Kişi, bir türlü boğazındaki balgamı koparıp atamadığını ve devamlı bundan rahatsızlık duyduğunu, aklının hep orada kaldığını söyler” dedi.

“Astımlılarda hırıltılı solunum ve inatçı öksürük nöbetleri olabilir”
Astımlı hastaların da bahar mevsimin gelişiyle etkilenebileceğini belirten Prof. Dr. Özlü, şöyle devam etti: “Astımlı hastalarda ise göğüste sıkışma, tıkanma; nefes alıp verirken darlık ve zorlanma; hırıltılı solunum ve inatçı öksürük nöbetleri olur. Gece sabaha karşı uykudan uyandıran, çok rahatsız edici öksürük ve nefes darlığı atakları gelişebilir. Hasta, yol yürürken, yokuş-merdiven çıkarken zorlanabilir.”

“Tıbbi gelişmeler sayesinde alerjik bünyeliler de baharın tadını çıkarabiliyor”
Alerjisi olan kişilerin her yıl olduğu gibi bu yıl da baharın gelişiyle benzer sorunlarla yüzleşmeye hazırlandıklarını ifade eden Prof. Dr. Özlü, “Unutulmaması gerekir ki, artık bu tür solunum yolu alerjileri, günümüzde etkin olarak tedavi edilebiliyor. Kişi, alerjisine rağmen normal bir yaşam sürdürebiliyor. Alerjik bünyeliler de, artık bizler gibi baharı sevinçle karşılamaya hazırlansınlar. Günümüz tıbbı alerjiyi yok edemese de, kontrol altına alabiliyor. Doğayla daha barışık, daha özgür ve bunun sonucunda daha mutlu bir hayatı mümkün kılıyor” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Namaz Vakitleri

Karabuk
13
Aralık Cumartesi
1447 HİCRİ Cemaziyelahir 23
Yatsı Vakti
Şuanki vakit
Yatsı
İmsak vaktine kalan süre
 
  İmsak
06:27
  Güneş
07:59
  Öğle
12:49
  İkindi
15:07
  Akşam
17:28
  Yatsı
18:55

Çok Okunanlar

blank
Karabük

GAR SAHASININ TAŞINMASINDA İLK ADIM ATILDI

blank
Karabük

CHP GENEL BAŞKANI ÖZGÜR ÖZEL, MECLİS KÜRSÜSÜNDEN KARABÜK’Ü GÜNDEME TAŞIDI: KARABÜKLÜ HASTALAR ANKARA YOLLARINDA; BU SAĞLIK DÜZENİ DEĞİŞECEK

blank
Karabük

Karabük’te bir kişinin öldüğü bıçaklı kavganın görüntüleri ortaya çıktı

blank
Ovacık

CHP Ovacık İlçe Başkanı Kıcırdar’dan AK Parti İlçe Başkanı Akkaya’ya Yanıt

blank
Karabük

Karabük’te Babasına Silahla Ateş Eden Çocuk Gözaltına Alındı

blank
Ovacık

Vali Yavuz Ovacık’ta Devam Eden  Yatırımları İnceledi

blank
Karabük

ÇETİNKAYA: “GECEMİZ KARABÜK, GÜNDÜZÜMÜZ KARABÜK”

blank
Köşe Yazıları

ASELSAN’LA NE KADAR GURUR DUYSAK AZDIR, BAKIN NE YAPTI ?

blank
Karabük

Karabük Şehirlerarası Otobüs Terminali’nde Büyük Dönüşüm: Modern ve Konforlu Bir Merkez Yolda

blank
Köşe Yazıları

KEMİK YALAYICI AŞAĞILIKLAR

Video Haberler

blank

Recep Uçar: “İç sahada 3-0 gibi net skorla güzel galibiyet aldık”

blank

Atila Gerin: “İstediğimiz hiçbir şeyi yapamadık”

blank

Karabük’te kayıp olarak aranan kişi ölü bulundu

blank

Karabük Şehirlerarası Otobüs Terminali’nde Modernizasyon Çalışmaları Hız Kesmeden Devam Ediyor

blank

Karabük Sahipsiz mi, Sahipsiz Bırakılan mı?

blank

Kurye heimlich manevrasıyla boğulan çocuğu kurtardı: O anlar kamerada

blank

Emekli öğretmenin evinden tarih fışkırıyor: II. Mahmut’un masasından Çanakkale kılıcına

blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
13 Aralık, 2025 20:07 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

Recep Uçar: “İç sahada 3-0 gibi net skorla güzel galibiyet aldık”

Çaykur Rizespor Teknik Direktörü Recep Uçar, Eyüpspor karşısında 3-0 gibi net bir skorla galibiyet aldıklarını söyledi.
Trendyol Süper Lig’in 16. haftasında Çaykur Rizespor sahasında karşılaştığı Eyüpspor’u 3-0 mağlup etti. Maçın ardından Çaykur Rizespo Teknik Direktörü Recep Uçar düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu.
Güzel bir galibiyet aldıklarını dile getiren Uçar, "Ekip olarak seyircimizin önünde oynayacağımız ilk maç olduğu için çok heyecanlıydık ve kazanmak istiyorduk. Burada bundan sonra oynanan bütün maçlarda kolay kaybetmek istemiyorduk. Baktığımızda da bugün itibarıyla 3 golle güzel bir galibiyet alan futbolcularımı yürekten kutluyorum. Bugün bu yağmurda buraya gelen taraftarlarımızı, evlerine mutlu gönderdiğimiz için de ayrıca kendi adıma mutluyum. Bu galibiyeti de geldiğimiz ilk günden beri bizi evimizde hissettiren, inanılmaz destek olan başkanımıza, yönetim kurulumuza, bütün kulüp çalışanlarımıza; bugün stada gelerek destek veren veyahut da kalbi bizde atan, televizyon başındaki bütün Rize taraftarlarına armağan ediyorum. İnşallah devamını getiririz. Baskılı bir oyun oynamak istiyorduk. İlk 10 dakika rakip bizden biraz daha fazla oyunu kontrol etti. Sonraki bölümde biz ön alan baskılarını biraz daha iyi yapıp, oyunun kontrolünü aldığımızı düşünüyorum. İlk yarının sonuna geldiğimizde de o bölümde Ali Sowe, Rak-Sakyi ve Mithat’la bulduğumuz pozisyonları değerlendirebilsek belki erken gol bulabilirdik. Bulamadık ama belki oyunumuzun karşılığını ilk yarının sonlarına doğru bulduğumuz penaltıyı Qazim’la değerlendirerek 1-0 içeriye girdik" ifadelerini kullandı.
İkinci yarıya da baskılı başladıklarını ifade eden Recep Uçar, "55’lerde korner organizasyonunda Samet’le bulduğumuz golle 2-0 öne geçtik. Sonraki bölümde rakip daha risk aldı. Biz biraz daha kontrollü kaldık ama o bölümde de ciddi geçişler bulduk. 80’lerde de Ali Sowe ile 3’ü bulduktan sonra oyun bizim adımıza daha rahatladı. Ali Sowe’un 3. golü atması hem kendisi açısından hem de takımımız açısından bizi rahatlatan bir goldü. Onun da çok ihtiyacı vardı. Takımın da çok ihtiyacı vardı. Belki Ali’nin bu gole takımdan daha fazla ihtiyacı vardı. Son bölümde de ciddi geçişler bulduk ama değerlendiremedik. Final paslarını yapamadık. Genel anlamda iç sahada 3-0 gibi net bir skorla güzel bir galibiyet aldık. Ortaya koydukları mücadele, kazanma isteği, taktiksel sadakatten dolayı oyuncularımı tebrik ediyorum" diye konuştu.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Namaz Vakitleri

Karabuk
13
Aralık Cumartesi
1447 HİCRİ Cemaziyelahir 23
Yatsı Vakti
Şuanki vakit
Yatsı
İmsak vaktine kalan süre
 
  İmsak
06:27
  Güneş
07:59
  Öğle
12:49
  İkindi
15:07
  Akşam
17:28
  Yatsı
18:55

Çok Okunanlar

blank
Karabük

GAR SAHASININ TAŞINMASINDA İLK ADIM ATILDI

blank
Karabük

CHP GENEL BAŞKANI ÖZGÜR ÖZEL, MECLİS KÜRSÜSÜNDEN KARABÜK’Ü GÜNDEME TAŞIDI: KARABÜKLÜ HASTALAR ANKARA YOLLARINDA; BU SAĞLIK DÜZENİ DEĞİŞECEK

blank
Karabük

Karabük’te bir kişinin öldüğü bıçaklı kavganın görüntüleri ortaya çıktı

blank
Ovacık

CHP Ovacık İlçe Başkanı Kıcırdar’dan AK Parti İlçe Başkanı Akkaya’ya Yanıt

blank
Karabük

Karabük’te Babasına Silahla Ateş Eden Çocuk Gözaltına Alındı

blank
Ovacık

Vali Yavuz Ovacık’ta Devam Eden  Yatırımları İnceledi

blank
Karabük

ÇETİNKAYA: “GECEMİZ KARABÜK, GÜNDÜZÜMÜZ KARABÜK”

blank
Köşe Yazıları

ASELSAN’LA NE KADAR GURUR DUYSAK AZDIR, BAKIN NE YAPTI ?

blank
Karabük

Karabük Şehirlerarası Otobüs Terminali’nde Büyük Dönüşüm: Modern ve Konforlu Bir Merkez Yolda

blank
Köşe Yazıları

KEMİK YALAYICI AŞAĞILIKLAR

Video Haberler

blank

Recep Uçar: “İç sahada 3-0 gibi net skorla güzel galibiyet aldık”

blank

Atila Gerin: “İstediğimiz hiçbir şeyi yapamadık”

blank

Karabük’te kayıp olarak aranan kişi ölü bulundu

blank

Karabük Şehirlerarası Otobüs Terminali’nde Modernizasyon Çalışmaları Hız Kesmeden Devam Ediyor

blank

Karabük Sahipsiz mi, Sahipsiz Bırakılan mı?

blank

Kurye heimlich manevrasıyla boğulan çocuğu kurtardı: O anlar kamerada

blank

Emekli öğretmenin evinden tarih fışkırıyor: II. Mahmut’un masasından Çanakkale kılıcına