blank
Berkay Doğan tarafından
25 Aralık, 2025 10:45 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum: 0

Özçelik-İş: Asgari Ücret Aile Esasına Göre Belirlenmeli

2026 yılında uygulanacak asgari ücretin yüzde 27 artışla 28 bin 75 TL olarak açıklanmasının ardından, metal sektörünün öncü sendikalarından Özçelik-İş Sendikası’ndan yazılı bir açıklama geldi.

Özçelik-İş Sendikası, asgari ücretin son yıllarda çalışanların neredeyse yarısı için bir geçim ücretine dönüştüğüne dikkat çekerek, ücretin yalnızca çalışanı değil ailesini de kapsayacak şekilde belirlenmesi gerektiğini vurguladı. Açıklamada, asgari ücretin dört kişilik bir ailenin gıda, barınma, sağlık, eğitim, ısınma ve ulaşım gibi temel ihtiyaçları dikkate alınarak hesaplanması gerektiği ifade edildi.

Sendika, mevcut asgari ücretle bir çalışanın ailesini geçindirmesinin ve temel ihtiyaçlarını karşılamasının dahi zor olduğunu belirterek, asgari ücret belirlenirken daha gerçekçi, kapsayıcı ve adil kriterlere ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.

Açıklamada ayrıca, metal sektöründe çalışan işçilerin asgari ücretin üzerinde kazanç elde etmesine rağmen, asgari ücret artışlarının yetersiz kalmasının toplu iş sözleşmesi süreçlerini de olumsuz etkilediği belirtildi.

Özçelik-İş Sendikası, asgari ücretli işçilerin temsili konusuna da dikkat çekerek, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun mevcut yapısının çalışanları yeterince temsil etmediğini savundu. Milyonlarca emekçiyi ilgilendiren asgari ücretin, daha güçlü, kapsayıcı ve temsil kabiliyeti yüksek bir komisyon tarafından belirlenmesi gerektiği vurgulandı.

Sendika, HAK-İŞ Konfederasyonu’nun da dile getirdiği üzere, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun demokratik, katılımcı ve çoğulcu bir anlayışla yeniden yapılandırılmasının zorunlu olduğunu ifade etti.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

blank
Avatarı
İlyas Erbay tarafından
25 Aralık, 2025 11:01 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

DİN İŞLERİ YÜKSEK KURULUNA SORALIM, MİLLİ PİYANGO KUMAR MI, FAİZ HARAM MI?

Türkiye’nin en zengin holding ve şirketlerinin sahibi olan iş adamlarına; "Milli Piyangonun büyük ikramiyesi 800 milyon TL size çıksa ne yaparsınız?" diye sorulmuş. Bu sorunun ülkenin en varlıklı insanlarına sorulması bana saçma geldi. Onlara büyük ikramiye vurmuş zaten.

Peki, ağaların verdikleri cevaba bakar mısınız?
TÜSİAD'ın Eski Başkanı ve Anadolu Gurubu Onursal Başkanı Tuncay Özilhan başta olmak üzere neredeyse tamamı
"Faize yatırırım" demiş.
Cevap ilginç olduğu kadarda düşündürücü.
Sorunun beklenen cevabının "Yatırım yaparım, işleri daha da büyütürüm" olması gerekirken böyle düşünmeleri; ülkede güven ortamının kalmadığını gòsteriyor. Demek ki, parayı yatırıma bağladıklarında getirisinden emin değiller. O yüzden kolay ve risksiz olanı yani paradan para kazanma yolunu tercih ediyorlar. İstihdam yaratacak yatırımlar yapmak, ekonomik kalkınmaya katkı sağlamak, ülkeleri için ellerini taşın altına koymak işlerine gelmiyor anlaşılan..
Ülkenin anlı şanlı iş adamları böyle düşünürken, yabancı yatırımcı gelir mi?

MİLLİ PİYANGO KUMAR MI DEĞİL Mİ?

CHP Genel Başkanı Özgür Özel; "Anadolu irfanında yılbaşında alınan biletin kumardan sayılması yoktur. Kimse kimseyi kandırmasın." demiş?
Milli piyango kumar mı değil mi? Sorunun cevabına geçmeden önce, Sayın Özel'e, Anadolu irfanında mezar başında rakı içmek var mı? diye sormak isterim.
Ayrıca, üzerine vazife olmayan konularda fetva vermemesini tavsiye ederim.

Din İşleri Yüksek Kurulu 'nun 2020 yılındaki 33 nolu kararında;
Piyango, Toto, Loto, İddia vb. Şans Oyunları Oynamanın Dini Hükmü şu şekilde yer almış.
"Taraflardan birisinin kazanıp diğerinin kaybetmesi esasına dayalı olan bütün şans oyunları kumar olduğundan haramdır. Zira bu tür oyunlarda bir taraf kaybederken diğer taraf haksız kazanç elde etmektedir (İbn Nüceym, el-Bahru’r-râik, VIII, 554-555; İbn Kudâme, el-Muğnî, IV, 194). Buna göre şans faktörüne dayalı olan piyango, toto, loto, iddia, müşterek bahis, ganyan gibi tertip ve oyunlar da kumardır ve haramdır.
Bu tür oyunların hâsılatından bazı kuruluş ve hayır kurumlarının yararlanması, onları meşru hale getirmez ve haramlık hükmünü değiştirmez. Müslümanların bu tür meşru olmayan kazanç yollarından uzak durması gerekir. Bu yollardan birisiyle kazanç elde edilmesi halinde bir an önce tövbe edilmeli ve elde edilen kazanç, sevap beklenmeyerek yoksullara verilmelidir."

Din İşleri Yüksek Kurulu net bir şekilde konuya açıklık getirmiş.
Din İşleri Yüksek Kurulu, Diyanet İşleri Başkanlığının dinî konulardaki en yüksek karar ve danışma organıdır.

Peki, Din İşleri Yüksek Kurulu'na soralım o halde,
Faiz haram değil mi?
Devletin bankaları da dahil tüm bankalar faizle milleti sömürüyor.
Dinimize göre faiz tabii ki haram. Bildiğim kadarıyla kurumunuzun ve Diyanet İşleri Başkanlığının
Faiz hakkındaki kararı da net. Peki müslüman bir ülkede faiz neden serbest?
Bu konuda, 23 yıldır ülkeyi yöneten siyasi iradeye herhangi bir telkinde yada uyarıda bulundunuz mu?

Yeşilay'ın raporuna göre; kumara başlama yaşı 15 e kadar düşmüş.
Yeşilay'a başvuran her 7 kişiden 2 si kumar bağımlısı.
Uyuşturucu kullanımı orta okullara kadar inmiş.
Ülkede Şans Oyunlarına yani kumara izin verenlere, faizi yasal kılanlara, müslüman mahallesinde salyangoz satanlara, sattıranlara bugüne kadar bir çift lafınız oldu mu?

İlyas Erbay

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.