Oruç reis ve balıkçı gemiler limanda bekleyişini sürdüyor
Turuncu kod ile uyarıların devam ettiği Bartın’da kötü hava şartları nedeniyle, doğalgaz aramada kullanılan Sismik Araştırma gemisi Oruç Reis, yük gemileri, yabancı yatlar ve balıkçı tekneleri Amasra limanında bekleyişini sürüdüyor.
Fırtına öncesi limana sığınan çok sayıda balıkçı gemisinin yanı sıra yabancı uyruklu yat ve kuru yük gemileri ile Sismik araştırma gemisi Oruç Reis, Karadeniz’de yaşanan fırtına nedeni ile Batı Karadeniz’in önemli limanlarından biri olan Amasra limanında bekleyişini sürdürüyor. Gemi ve teknelerini Amasra Limanı’na demirleyen balıkçılar, önlemlerini artırarak teknelerini ilave halatlarla sağlamlaştırdı.
Diğer yandan denizde yaşanan firtına nedeni ile dalgalar sahil bandını döverken, dalgaların yüksekliği zaman zaman 15 metreye kadar yükseldi.
Türk siyasetinin son döneminde, muhalefet ne kadar iktidara uzak ise; Hükümet de son dönemdeki dış politika ve ekonomik krizler nedeniyle halkın desteğinden uzaklaşmaya devam ediyor… Cumhuriyetin ikinci yüzyılını, her alanda Türkiye yılı ilan eden iktidar, Türkiye Yüzyılı, Emekli Yüzyılı, Çalışan Yüzyılı, Milli Eğitim Yüzyılı, Sanayi yüzyılı, Kadınlar yüzyılı ilan ederek yeni sayfa açmakta… Ancak, yüzyıl ilan edilen alanlarda maalesef halkın beklentisi henüz karşılanmış değil… Ekonomik kararların temelini oluşturan rakamsal değerlendirmeler, gerçekten uzak olunca, halkın beklentileri karşılanmaktan oldukça uzak kalmakta… Uluslararası ekonomik veriler, özellikle ABD-FED kararları, dünya ekonomisinin yönünü belirlerken, diğer ülkeler de bu kararlar çerçevesinde ekonomilerini yürütmekte… Ancak Türkiye’de bu kararlara odaklanırken, ekonominin göstergesi olarak açıklanan rakamların, piyasa rakamlarından oldukça düşük olması, halkın temel ihtiyaçlarına ulaşmasını engellemekte… Halen, halkın temel ihtiyaçlara ulaşmasını engelleyen günlük fiyat artışlarına çözüm bulamayan ekonomi yönetimi, enflasyon artışlarına da çözüm bulmuş değil… Fiyat artışlarının temel nedeni olan enflasyonun, rakamsal olarak düşürülmesi, piyasanın ateşini düşürmeye yetmiyor… Asgari ücret ve dolayısıyla çalışan ve emekli aylık artışlarının temel göstergesi kabul edilen enflasyonun düşük gösterilmesi, aynı zamanda çalışan ve emekli aylıklarının da düşü gösterilmesini sağlamakta… Her iktidarın, çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeyeceğiz ve ezdirmiyoruz söylemleri sadece rakamsal olarak gerçekleşmekte… Gerçekte ise her dönem çalışan ve emekliler enflasyona ezdirilmekte ve bu gidişle ezdirilmeye devam edeceği görülmekte… Geçmiş yıllarda iktidarın kendi uyguladığı ekonomik politikada, özellikle seçim dönemlerinde, enflasyon göz ardı edilerek, çalışan ve emekli aylıklarındaki artışlar oldukça yüksek seyretmişti… Maaş artışlarında ki dengesiz artış enflasyonu körüklerken, ülkeyi kasıp kavuran ekonomik krizin temel nedeni oldu… Depremler ve Suriye savaşı ülke ekonomisinin krizine kriz eklerken, ekonominin çıkmaza girmesini sağladı… Ekonominin yeni yönetimi, iktidarın uyguladığı ekonomik politikalara son vererek, uluslararası kabul görmüş ekonomik program uygulamaya sokuldu… Uluslararası fonların desteği karşılığı alınan ekonomik destek, ekonomik krizi çözmekten uzak kaldı… Krizin mimarı ekonomik yönetimin aldığı kararları değiştiren yeni ekonomi yönetimi, her alanda uyguladığı vergilerle, çalışan emekli ve halkın temel ihtiyaçlara ulaşmasını engelledi ve engellemeye devam ediyor… Halkın sorunlarını görmezden gelen iktidar, uyguladığı ekonomik politikalar gereği temel ihtiyaçlara ve vergilere yaptığı zamlarla, halkın desteğinden uzaklaşmaya başladı… Düşünce ve görüşlerin ışık olması dileğiyle…