Dere Yatağına Bina, Yol Kenarına Sosyal Yaşam Merkezi yapılması, ayrıca kaldırımlara araç park edilmesi “ben yaptım oldu” mantığının en güzel örneğini ortaya çıkartırken, bu durum şehir estetiğini düşünmeyen yöneticilerin vurdumduymaz tutumunu bir kez daha ortaya çıkardı Karabük İl Özel İdare binasının hemen yan tarafında bulunan ve dere yatağına yakın alana İş Merkezi yapılması ve yine hemen onun karşısına yol kenarına Sosyal Yaşam Merkezi yapılması tepkilere neden oluyor. Şehir estetiğine uymayan ve gelişi güzel yapılan binalar yüzünden şehirde adeta nefes alamaz hale geldiklerini belirten vatandaşlar, bu çarpık yapılaşmaya bir an önce son verilmesini istediler. Dere yatağına iş merkezi yapılması ve yol kenarına da Sosyal Yaşam Merkezi yapılmasının hangi akla hizmet olduğu sorgulanırken, şehir plancılarının ne iş yaptığı da merak ediliyor. Yapılaşmanın kent estetiğine uygun olması gerekirken, bu güne kadar Karabük’te böyle bir çalışma yapılmaması da ayrıca düşündürücü. Ben yaptım oldu mantığının şehre zarar verdiği aşikarken, yetkili mercilerin halen daha bildiğinden şaşmaması Karabük’ü ne kadar düşündüklerini gözler önüne seriyor. Estetiğin konusunun güzellik olduğunun altını çizen vatandaşlar, bunun da beğeni duyusu ile anlam kazanacağını söylediler. Ancak günümüzde henüz bunu gören yöneticiye de rastlamadıklarının altını çizdiler. Öte yandan şehrin her tarafına yapılan gelişi güzel araç parkları da şehirdeki yaşamı olumsuz etkiliyor. Yol kenarlarına yapılan araç parklarının yanı sıra yayalara ait olan kaldırımlara araç parkı bu kadar da olmaz dedirtiyor. Kaldırımlara yapılan araç parkları yüzünden yoldan yürümek zorunda kaldıklarını belirten vatandaşlar, bu nedenle bir çok kez ölümle burun buruna geldiklerini söylediler. Yolların araçların, kaldırımların ise yayaların olduğunu hatırlatan vatandaşlar, bu durumun Karabük şehrinin sahipsiz olduğunu bir kez daha ortaya çıkardığını ifade ettiler. Diğer yandan Çarpık yapılaşma, bunun yanında oto park sorunu ve gelişi güzel yapılan araç parklarının şehir yaşamına olumsuz etkileri her geçen gün daha da içinden çıkılmaz bir hal alırken, ilgili ve yetkili mercilerin bu sorunları bir an önce çözmesi ve atılması gereken adımları vakit kaybetmeden atmaları istendi.
