Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
25 Eylül, 2023 08:24 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Komşusunu öldüren eşini de yaralayan sanığın yargılanmasına devam edildi

Zonguldak’ta apartman yöneticisini yaralayıp eşini de bıçakla öldüren sanığın yargılanmasına devam edildi. Mahkemede sanığın babasının da azmettirici olduğu tezi üzerine tutuklanması talep edilirken sanık, kabahati kendisinin işlediğini söyledi.
Edinilen bilgiye nazaran geçen yıl Ağustos ayında meydana gelen olayda ortalarında önceye dayalı hasımlık bulunan ve ruhsal meseleleri bulunan Mert Serkan L. (25) apartman yöneticisi olan komşusu Aydın Alkan (58) ve eşi Hacer Alkan (55) ile tartışmaya başladı. Büyüyen tartışmada Serkan L., Aydın Alkan’ı bıçakla yaraladı. Eşi Hacer Alkan’ı ise boğazından bıçakladı. Olayda Aydın Alkan ağır yaralanırken eşi Hacer Alkan ise hayatını kaybetti.
Olaydan sonra yakalanarak tutuklanan "kasten öldürme ve yaralama" cürmünden ağırlaştırılmış müebbet mahpus talebiyle yargılanan sanık Serkan L., hakim karşısına çıktı. Eşini kaybeden ve kendisi de yaralanan Aydın Alkan, olayın azmettiricisi olarak Serkan L.’nin babası İsmail L.’nin de tutuklanmasını talep etti.
Duruşmada babasının azmettirici olmadığını ve olayı kendisinin işlediğini söyleyen tutuklu sanık Serkan L., "Kesinlikle babam bana azmettirici olmamıştır. Babamla, karşı taraf ve ailesiyle yaşadığımız sıkıntılar üzerine tartışıyorduk. Hangi yasal yollara başvurup hakkımızı arayacağımızı konuşuyorduk. Babam azmettirmedi ben cürmü kendim işledim. Babam olay günü düğündeydi. Ben daima karakola düşen bir çocuktum. Agresifim, o yüzden de babam, ‘başına bir şey gelirse Beycuma Cezaevi’nde bakarım’ demişti" dedi.
Savcı, İsmail L.’nin de duruşmaya katılmaması ve kelam konusu savların göz önünde bulundurularak tutuklamaya yönelik yakalama buyruğu çıkartılmasını talep etti. Lakin tutuklama talebi İsmail L.’ye atılı cürmün değişme ihtimali olduğu ve kanıt karartma, kanıtlara tesir etme ihtimalinin olmaması nedeniyle tutuklama talebinin reddine karar verdi. Mahkeme heyeti, tutuklu sanık Serkan L.’nin akıl sıhhati raporunun beklenmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Fevzi Aydın tarafından
29 Temmuz, 2025 13:02 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

DOĞAL MÜCADELE…

Günümüzde insanoğlunun, doğayla mücadele alanları hızla artıyor…
Tamamına yakını, dikkatsizlik, ihmal ve insan kaynaklı orman yangıları, sosyo-ekonomik hayatın da en büyük tehlikesi olarak görülmekte…
Doğal afetler tüm dünyanın en büyük sorunu…
Deprem, Yangın, Sel, Hortum, Çığ, Kasırga, Heyelan, Yanardağ ve diğer doğal afetler…
Bazı doğal afetleri önceden kestirmek imkânsız…
Doğal afetlerin bazıları ise ihmal, dikkatsizlik, insan kaynaklı, kazalar, tabiat olayları ve bilgisizlik…
Ülkemizde çıkan yangınlarının çoğunluğu ise, insan kaynaklı olarak sınıflandırılmakta…
Karabük tarihinin en büyük orman yangınını yaşıyor…
Bir hafta önce başlayan yangınlar, Karabük’ün değişik bölgelerine sıçrarken, tam olarak kontrol altına alınabilmiş değil…
Karabük’le başlayan, ülkenin dört bir yanında art arda çıkan orman yangınları, ülke gündemini, hızla çoğalan yangınlara çevirdi…
Yüzölçümüne düşen ormanlık alan bakımından, Türkiye'de birinci sırada yer alan Karabük, sahip olduğu "orman denizi" ile dünyada pek az ormanda görülebilecek kadar, çok sayıda ağaç ve bitki türünü bünyesinde barındırıyor…
Doğal afetlerle mücadele, ülkelerin çok iyi koordine olması gereken konulardan birisi olmalı…
Ülkenin sosyo-ekonomik bakımdan güçlü olması, doğal afetlerin ülkeye verdiği zarar ile de ölçülebilir…
Türkiye’de, birinci sırada yer alan, çok sayıda ağaç ve bitki türünü barındıran, orman denizi, Karabük ormanları için özel önlem alınmalı…
Günümüzde Türkiye’de doğal afetlerin yönetilmesi, AFAD İçişleri Bakanlığına bağlı, doğal afetler ise ayrı ayrı bakanlıklar tarafından yapılmakta…
Türkiye’de doğal afetlerin takibi ve önlenmesi, ayrı ayrı mücadele yerine, Doğal Afetler Bakanlığı bünyesinde organize ve koordine edilmeli…
İlgili bakanlıklarca, alt ve üst yapıların, doğal afetlerden en az etkilenecek şekilde, yapılması sağlanmalı…
Afetlerle mücadele için, Doğal Afetler Bakanlığının, tam teçhizat donatılarak, olaylara müdahalenin tek merkezden kontrolu ile daha başarılı sonuç alınabilir…
Aynı zamanda Doğal Afetler Bakanlığı, ilgili bakanlıkların, doğal afetleri zafiyete uğratacak çalışma ve yapılarına anında müdahale ederek, oto kontrol sağlanır…
Geçmişten günümüze doğal afetlerin, dünyada ve Türkiye’de, yaptığı tahribatı görmezden gelerek, günübirlik mücadele ile çözülemeyeceği kabul edilmeli…
Bugün Karabük, tarihinin en büyük orman yangını yaşamakta…
Ülke genelinde, Doğal Afetler ile mücadele için sistem ve strateji geliştirilmezse, daha çok doğal afetlere davetiye çıkarılacaktır…
Düşünce ve görüşlerin ışık olması dileğiyle…

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.