Karabük Postası tarafından
11 Ekim, 2018 10:44 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

KESK’ten 10 Ekim açıklaması

Kamu Emekçileri Sendikası (KESK) Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Bülent Vergili, 10 Ekim 2015 tarihinde  Ankara Garı önünde yaşanan bombalı saldırı ile ilgili açıklama yaptı. Vergili yaptığı açıklama şunları söyledi: “10 Ekim 2015’te Ankara Garı önünde gerçekleşen katliamın üçüncü yıldönümünde, kaybettiğimiz bütün arkadaşlarımızı saygı ve özlemle anıyoruz. Bundan üç yıl önce, ülkemizin içinden geçtiği şiddet ve çatışma ortamının sona erdirilmesi için “Savaşa inat, barış hemen şimdi” şiarıyla Türkiye’nin dört bir yanından gelen on binlerce kişinin katılımıyla gerçekleşen Emek, Barış ve Demokrasi Mitingimize savaştan beslenen karanlık odaklar katliamla cevap verdiler. Yüreği insan sevgisiyle ve barış özlemiyle dolu 103 arkadaşımız yaşamını yitirdi. Yaklaşık 500 arkadaşımız yaralandı. Halen çok sayıda arkadaşımız farklı organ kayıplarına uğrayarak hayatlarını devam ettirmeye çalışıyor. Yaşanan bu büyük katliamın acısı yüreklerimizi yakmaya devam ediyor. Acımız kadar öfkemiz de tazeliğini koruyor. Gerçek katiller dışarıda gezdiği için isyanımız her gün biraz daha büyüyor. Acımızı ve öfkemizi büyüten en büyük nedenlerden birisi de, katliam öncesinden bugüne kadar siyasi iktidarın ve idarecilerin takındıkları tutum ve yargı sürecidir. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi 3 Ağustos günü 10 Ekim Ankara katliamı davasında kararını açıkladı. Yargı süreci hızla bitirilmek istendi. Yargının tutumu ve açıklanan karar katliamın gerçek faillerinin kimler olduğuna dair kuşkumuzu daha da büyüttü. Duruşmalarda yaşananlara, siyasi iktidarın ve mahkemenin tavrına bakıldığında davanın birkaç tetikçinin, yardım ve yataklık edenlerin çeşitli cezalarla sonuçlandırılması üzerine kurgulandığı anlaşılmaktadır. Karar da buna uygun olarak verilmiştir. Mülkiye müfettişlerinin hazırladığı raporda adeta katillere Ankara’ya kadar bir koridor açıldığı anlaşılmasına rağmen Mahkeme heyeti raporu ciddiye almadığı gibi avukatlarımızın ısrarlı talebine rağmen raporda kastı/ihmali yazılı olan kamu görevlilerini ne sanık olarak yargılamış, ne de tanık olarak dinlemiştir! 7 Haziran-1 Kasım 2015 sürecinde arka arkaya patlayan bombaların, yaşanan katliamların “ya biz ya kaos” tehdidi ile ilişkisi sorgulanmadığı sürece adalet sağlanmamış, gerçek failler ortaya çıkarılmamış olacaktır. Katliam sonrası anket yapıp oylarının ne kadar arttığını araştıran ve büyük bir aymazlıkla TV’lerde açıklayanlar, halklarımıza hesap vermedikçe öfkemiz de, acımız da dinmeyecektir. Katillere adeta koridor açan, yol kontrollerini kaldıran, saldırı olacağı istihbaratını tertip komitesinden gizleyenler, patlamaların ardından birçok kişinin yaşamını yitirmesine neden olan gaz sıkma emri verenler, ambulansların geç gelmesinin sorumlusu olanlar, güvenlik tedbiri almayanlar yargılanmadıkça gerçek adalet mücadelemiz sürecektir. “Kokteyl örgüt” diyerek davayı sulandıranlar, katliamın IŞİD tarafından gerçekleştirildiğini söyleyen mahkeme kararı sonrası hala koltuklarında oturmaya devam ediyorlarsa dava dosyasının daha başındayız demektir. Katliamın tüm sorumluları yargılanana ve hak ettikleri cezayı alana kadar öfkemizi diri tutacağız. Katliamın unutturulmak istenmesine izin vermeyeceğiz. Arkadaşlarımızın hesabını mutlaka soracağız. Eşitlik, özgürlük, demokrasi ve barış mücadelesi; yitirdiğimiz arkadaşlarımızın en büyük emanetidir. Bizler bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bu doğrultuda kararlı mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz. Barış karanfillerimize ve ailelerine verdiğimiz sözü 3. Yıldönümü vesilesiyle bir kez daha yineliyoruz: Barış özleminiz yerine gelinceye kadar mücadelemiz bedeli ne olursa olsun devam edecektir. Gerçek katiller ortaya çıkarılıncaya ve gerçek adalet yerini buluncaya kadar ant olsun ki durup dinlenmeyeceğiz, geri çekilmeyeceğiz, yılmayacağız. Affetmeyeceğiz, unutmayacağız, unutturmayacağız.”

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Berkay Doğan tarafından
04 Ağustos, 2025 11:15 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

KBÜ’den  Orman Yangınlarına Karşı 19 Maddelik Bilimsel Politika Önerisi

Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık, KAPGEM'de hazırlanan orman yangınlarının önlenmesine yönelik 19 maddelik bilimsel politika önerisini kamuoyu ile paylaştı.

Karabük Üniversitesi (KBÜ), Türkiye’de son yıllarda ciddi kayıplara yol açan orman yangınlarına karşı bilimsel ve önleyici temellere dayalı bir politika raporu hazırladı. Karabük Üniversitesi Kamu Politikaları Araştırma ve Geliştirme Merkezi (KAPGEM) tarafından oluşturulan “Orman Yangınlarını Önleme Politika Raporu”, KBÜ Bilim ve Sanat Akademisinde düzenlenen toplantıyla kamuoyuna açıklandı.

Toplantının açılışında konuşan Karabük Üniversitesi Rektörü ve KAPGEM Koordinatörü Prof. Dr. Fatih Kırışık, son dönemde yaşanan orman yangınlarında hayatını kaybedenleri rahmetle andı ve yaralılara acil şifalar diledi. Kırışık, yangın söndürme faaliyetlerini başarıyla yürüten Orman Genel Müdürlüğü ekiplerine, kamu-özel sektör kuruluşlarına, gönüllülere ve vatandaşlara da teşekkür etti.

“KARABÜK TARİHİNİN EN BÜYÜK YANGINLARIYLA KARŞI KARŞIYA KALDIK”

Rektör Kırışık, orman yangınlarının yalnızca çevresel değil, aynı zamanda toplumsal ve ekonomik güvenliği ilgilendiren bir politika meselesi olduğuna dikkat çekerek şu değerlendirmelerde bulundu:

“Son dönemlerde, hakikaten yüreğimizi yakan, bizlere son derece acı veren hadiseler yaşadık. Ülkemizin yeşil vatanı olan orman varlığının önemli bir kısmı yangınlarla zarar gördü. Bu durum, bizim böyle bir politika komisyonu oluşturmamızı ve ilgili politika raporunu hazırlamamıza yönelten önemli bir gerekçe oldu. Karabük tarihinin en büyük yangınlarıyla karşı karşıya kaldık. Bu da yüzde 74’ü ormanlarla kaplı Karabük için, orman yangınlarıyla mücadelenin yalnızca yangın anında değil, yangın çıkmadan önce nasıl önlenebileceğine ilişkin politikaların geliştirilmesi bakımından büyük önem taşıyor. Biz de bu anlamda sorumluluk üstlenerek, orman yangınlarını önlemeye yönelik bir politika raporu hazırlama ihtiyacı hissettik.”

“YANGINI ÖNLEMEK DAHA AZ MALİYETLİDİR, DAHA HAYATİ BİR ÖNEME SAHİPTİR”

KAPGEM’in 24 masasından biri olan Orman Politikaları Masası’ndaki Orman Fakültesi öğretim üyeleri ile birlikte hazırlanan kapsamlı rapor, yangınların çıkmadan önce önlenmesini hedefleyen, bilimsel veriye dayalı 19 maddelik politika önerisi sunuyor.

Rektör Kırışık, raporda yer alan önerilerin sadece akademik bir tartışma olmadığını, aynı zamanda kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşları için uygulanabilir stratejiler sunduğunu vurguladı. Kırışık, söz konusu politika raporunun geliştirilerek uluslararası akademik literatürde yer alacak bir kitap çalışmasına dönüştürüleceğini de açıkladı.

Rektör Prof. Dr. Fatih Kırışık, yangınla mücadelenin çok kolay olmadığının altını çizerek, “Yangını söndürmeye harcanan çabanın öncesinde, yangını çıkmadan önlemeye yönelik harcanacak çabanın çok daha kritik ve maliyet açısından çok daha düşük olduğunu belirtmek gerekir.” diye konuştu.

19 MADDELİK POLİTİKA ÖNERİSİNDE NELER VAR?

Rapordaki politika önerileri şu başlıklar altında yer alıyor:

1- Yerleşim Alanları ile Ormanlar Arasında Tampon Bölgelerin Oluşturulması

2- Ormanlık Alanlarda Yangın Emniyet Yol ve Şeritlerinin Artırılması

3- Yeni Bina Ruhsatları ve Tarımsal Faaliyetlerde Güvenli Mesafenin Sağlanması

4- Gece Donanımlı Hava Filosunun Geliştirilmesi

5- Kurumlar Arası Koordinasyonun Geliştirilmesi

6- Yangın Söndürme Personeline Yönelik Hizmet İçi Eğitimlerin Artırılması ve Yaygınlaştırılması

7- Yangın Gönüllülerinin Rol Tanımları, Organizasyonu ve Eğitimleri

8- Yangın Risk Tehlike Haritalarının Güncellenmesi ve İlk Müdahale Noktalarının Belirlenmesi

9- Yangın Amirliği Tanımı ve Yetkilerinin Açıkça Belirlenmesi

10- Üniversitelerde Orman Yangınları Konusunda Bilimsel Araştırmaların Desteklenmesi

Bizi sosyal medyadan takip edin