Türkiye'de ilk yüz ve rahim naklini gerçekleştiren Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Estetik Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan, Karabük Üniversitesi (KBÜ) öğrencileri ile buluştu.
KBÜ Bilintey Kulübü tarafından bu yıl beşincisi gerçekleştiren Uluslararası Bilim Günleri Hamit Çepni konferans salonunda başladı.
Son yıllarda yaptığı çift kol, yüz ve rahim nakliyle Türkiye’nin adını dünyaya duyuran Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Estetik Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan, Karabük Üniversitesinde öğrencilere yaptıkları çalışmaları anlattı.
Türkiye’de ilk yüz naklini gerçekleştiren Prof. Dr. Ömer Özkan, "Organ ve kompozit doku nakilleri" konulu konferans verdi.
Özkan, Türkiye'de gerçekleştirilen ilk rahim ve yedinci kez yapılan tam yüz nakilleri ameliyatlarını anlatarak, başarılı ameliyatları resimler ve videolarla konferansa katılanlara aktardı.
Bulunduğumuz ülkeden gurur duymalıyız diyen Özan, “ Her ne akdar olumsuz şartlar bizi umitsiz duruma soksada, mutlu olmamız gerektiren önümüze ümtile bakmamız gerekn durumlarda var. Avrupa bize imrenir durumda. Bunun değerini bilin ve verilen imkanları sonuna kadar değerlendirin. Bir çok arkadaşımız yurtdışında çok önemli çalışmalarda bulunmuşlar. Ama hiçbir zaman o arkadaşlarımız o önemli çalışmalarından dolayı bir yerlere davet edilsin. Çünkü orada misafir sanatçı ve maalesef işçi durumundayız. Kötümü, kesinlikle değil güzel. Bizlere bilgiyi paylaşmayı veriyorlar ama sahiplenmemize imkan tanımıyorlar. Bu bilimi bizim kendi ülkemizde kendi ortamımızı sağlamımızda fayda var” dedi.
“ORGAN BAĞIŞINDA SIKINTIMIZ VAR”
Türkiye’de 60 bin böbrek hastası olduğunu söyleyen Prof. Dr. Özkan, “20 bin acil böbrek nakli bekleyen hasta var. Günümüzde Türkiye organ naklinin en çok yapıldığı ülkelerin başında yer alıyor. Maalesef bir sıkıntımız var. Organ nakli doktoru değilim ama kadavradan nakilleri çok az yapıyoruz çoğunu canlıdan yapıyoruz. İnsanlar sağken bağışta bulunuyorlar ama birkaç gün sonra toprakta çürüyecek organları bağışlamıyor. O dönemde zorluklar var insanalr düşünürken daha kafa yapısının oturması gerekiyor. Dini zorluklar denildi ama dini boyutu çoktan aşıldı bence. Bir miktar sonra genç nesilin daha sıcak baktığını düşünüyorum. Bazı kanuni açılımlarla bunların daha ileriye gideceğini düşünüyorum. Son 3,5 yıldır popüler ama 15- 20 yıldır ülkemizde çok başarılı bir şekilde organ nakilleri yapılıyor. Organ nakilleri şuana kadar günümüzde bahsedilirken, hayat kurtarıcı organlardan bahsediyoruz. Orta çağ dönenimde insanların ömrü 40-50 yaş civarında olurdu. Refah düzeyi ve imkalar ile tıpbi imkanlarla ömür uzatılmaya çalışılıyor. Şuan günümüzde yaşam süresi 80 yaşları civarında. İnsan ömrü ne kadar uzatılırsa uzatılsın, bu hayattan tat ve huzru içersinde yaşaması gerekiyor. Bir insanın iki kolu olmadığını düşünürseniz, o insanın 80 yaşına kadar yaşama hevesi dahi olmaz” dedi.
“DÜNYANIN EN BAŞARILI RAHİM NAKLİNİ YAPTIK”
Kadavradan rahim nakli yapılan ailenin çocuk yapmasını beklediklerini dile getiren Prof. Dr. Ömer Özkan, "Türkiye bazı kadınların beşbinde bir görülen doğuştan vajinası ve rahmi yok. Bunların ameliyatları dünyanın her yerinde kendi derilerinden yapılır. Rahme en kabul edilen ideala yakın çözüm ince bağırsaktan vajina yapımıdır. Dünyada kadavradan ilk rahim naklini yaptık. Şu anda dünyanın en başarılı rahim naklini yaptık ama, aile çocuk yapıp mutlu olduğu zaman biz başarılı olacağız diyebiliriz." dedi.
Konferansın sonunda Prof. Dr. Özkan’a, katılımlarından dolayı KBÜ Rektörü Prof. Dr. Burhanettin Uysal tarafından plaket verildi.