Ihlas Haber Ajansı tarafından
30 Eylül, 2024 12:22 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Kardiyoloji uzmanı uyardı: “Ani kardiyak ölüm ve kalp krizi riskine dikkat”

Ani kardiyak ölümün en sık nedeninin tanı konulmamış kardiyovasküler hastalıklar olduğunu söyleyen Kardiyoloji Uzmanı Dr. Mustafa Yaşan, “Çocuklarda başlıca neden doğuştan gelen kalp hastalıkları iken erişkinlerde en sık neden koroner arter hastalığıdır. Ani kardiyak ölümde kilit nokta, ölümün ani ve beklenmedik olmasından dolayı olayın çevrede şok ve travmaya neden olmasıdır” dedi.
VM Medical Park Samsun Hastanesi’nden Kardiyoloji Uzmanı Uzm. Dr. Mustafa Yaşan, ani kardiyak ölüm ve kalp krizi hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Ani kardiyak ölümün, semptomların başlamasından sonraki bir saat içinde ani bilinç kaybı ile kendini gösteren kardiyak nedenlere bağlı doğal ölüm olarak tanımlandığını belirten Uzm. Dr. Mustafa Yaşan, “Ani kardiyak ölümde kilit nokta, ölümün ani ve beklenmedik olmasından dolayı olayın çevrede şok ve travmaya neden olmasıdır. ABD’de yılda 300 bin kişi, Türkiye’de ise yılda yaklaşık 70 bin, günde ise 190 kişi ani kardiyak ölüm nedeniyle kaybediliyor“ diye konuştu.

“En sık nedeni tanı konulmamış kardiyovasküler hastalıklar”
Ani kardiyak ölümün en sık nedeninin tanı konulmamış kardiyovasküler hastalıklar olduğunu söyleyen Dr. Yaşan, “Çocuklarda başlıca neden doğuştan gelen kalp hastalıkları iken erişkinlerde en sık neden koroner arter hastalığıdır. Koroner arter hastalığı kalbi besleyen damarlarda ateroskleroz denilen iltihabi yağ damlacıkları nedeniyle meydana gelen daralmalar sonucu oluşur. Bu iltihabı yağ plaklarının henüz tahmin edilemeyen bir zamanda ani olarak yırtılması ve damar içinde pıhtı oluşturması kalp krizine neden olur. Kalp krizi ise ani kardiyak ölümün ana nedenidir" şeklinde konuştu.

"Genellikle ilk semptom göğüs ağrısıdır"
Kalp krizi sırasında genellikle hissedilen ilk semptomun göğüs ağrısı olduğunu belirten Uzm. Dr. Yaşan, “Göğüs ağrısı iman tahtasının altında, sıkıştırıcı ya da baskı tarzında olup sıklıkla terlemenin eşlik ettiği bir ağrıdır. 10 dakikadan uzun sürer ve her iki kola, karına ve çeneye yayılabilir, beraberinde bulantı, kusma, nefes darlığı olabilir" ifadelerini kullandı.

“Acil bir şekilde sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır”
Kalp krizi geçiren bir hastanın yapması gereken en önemli durumun acil bir şekilde bir sağlık kuruluşuna başvurması olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Yaşan şunları söyledi:
“Erken dönemde hastane başvurusu hem ölüm riskini hem de kalpte meydana gelecek kalıcı hasarı belirgin bir şekilde azaltır. Kalp krizi riski yüksek kolesterol, hipertansiyon, şeker hastalığı, ailesinde erken yaşta kalp krizi geçiren birisi olması durumlarında artıyor. Bu nedenle öncelikle yüksek kolesterol, hipertansiyon ve şeker hastalıklarını hekim kontrolünde etkin şekilde tedavi edilmesi gerekir. Düzenli hekim kontrollerine gitmek çok önemlidir. Bir diğer önemli risk faktörü ise sigaradır. Sigara mutlaka bırakılmalıdır. Düzenli hızlı tempo yürüyüş yapmak, fazla kilo almamak diğer önemli koruyucu faktörlerdir."

"Covid aşılarının etkisi var mı?"
Dr. Yaşan, açıklamasını şöyle tamamladı:
"Yakın zamanda yayınlanan ve ilaç şirketleri ile ilgisi olamayan yaklaşık 10 milyon aşı olan ve olmayan kişilerin karşılaştırıldığı bir çalışmada, aşı olan kişilerde kısa ve uzun dönemde kalp hastalıklarının daha az görüldüğü saptandı. Ani kardiyak ölümü önlemek için hastanın hastaneye erken dönemde ulaştırılmasının yanı sıra; hastaneye ulaşana kadar başta beyin olmak üzere hayati organlara kan akışını idame ettirmek için kalp masajı yapılması çok önemlidir. Bu nedenle toplum genelinde kalp masajı, ilk yardım eğitimleri ve insanların kalabalık olarak bulunduğu yerlerde kardiyak şok cihazlarının olması hayatidir."

blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
07 Mart, 2025 22:51 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Bakan Tunç: “Tüm hedefimiz ülkemizi Türkiye Yüzyılı’nda dünyanın en güçlü ülkesi yapmaktır”

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Türkiye'nin terörsüz bir döneme adım attığını belirterek, "Tüm hedefimiz Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle etnik kökeni ne olursa olsun birlik ve beraberlik içerisinde kardeşçe ülkemizi Türkiye Yüzyılı'nda dünyanın en güçlü ülkesi yapmaktır" dedi.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, çeşitli ziyaretler için geldiği Karabük'ün Yenice ilçesinde il ve ilçe protokolü tarafından karşılandı. Yenice Kaymakamı Mehmet Abdulkadir Güvenç ile Belediye Başkanı Sertaş Karakaş'ı ziyaret eden Bakan Tunç, daha sonra Yenice Belediyesi'nin düzenlediği iftar programına katıldı. Tunç, burada yaptığı konuşmada, "Eğitimden sağlığa, sosyal politikalardan kültüre, adalete, güvenliğe varıncaya kadar insanımızı güçlendirmek için geçtiğimiz 22-23 yılda büyük yatırımlar hayata geçirdik. İnsan güçlü olacak ki aile güçlü olsun. Bu yılı Aile Yılı ilan ettik. Ailelerimizi güçlendirmemiz lazım. Aileleri tehdit eden birtakım sapkın akımlardan çocuklarımızı, ailelerimizi korumamız lazım. Bununla ilgili gerek yasal, gerek uygulamaya yönelik çalışmalarımızı da sürdürüyoruz. Aile güçlü olacak ki toplum güçlü olsun. Toplum güçlü olduğunda da ülke olarak hep beraber güçlü olmaya devam edeceğiz" dedi.

"Şehitlerimizin emanetine sonuna kadar sahip çıkacağız"

"Ülkemizin önü açık ve terörsüz bir Türkiye'ye adım atıyoruz" diyen Tunç, "İç cephemizi güçlendirerek yolumuza devam ediyoruz. 40 yıldan bu yana terörle mücadele eden bir ülkeyiz. 40 yıldan bu yana çok büyük kayıplar yaşadık, şehitler verdik. O şehitlerimiz sayesinde bugün bu iftarımızı, bu sofrayı sizlerle beraber paylaşabiliyoruz. Onlar sayesinde, onlar canları pahasına bu ülkenin birlik, bütünlüğünü koruma, sınırlarını koruma pahasına canlarını feda ettiler ve biz şehitlerimiz sayesinde bugün buradayız. Dolayısıyla şehitlerimizin emanetine sonuna kadar sahip çıkacağız. Sahip çıkmaya devam edeceğiz. Ülkemizde özellikle onların mücadelesi sayesinde ve Türkiye'nin gelişmesi, kalkınması sayesinde, yerli milli planlar sayesinde terörle mücadelede büyük başarı sağladık" ifadelerini kullandı.

"Şehit ailelerimizi üzecek, rencide edecek hiçbir adım atmayız"

Bakan Tunç, "Terörü içeride bitirme aşamasına geldik ve bitirdik. Şimdi birlik beraberliğimizi daha da güçlendirerek terörsüz bir Türkiye'yi inşa edeceğiz inşallah. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Devlet Bahçeli'nin ekim ayındaki grup konuşmasından sonra Cumhurbaşkanımızın koyduğu irade sonrasında ülkemizde yeni bir dönem başladı. Artık terörün her türlüsünün tarihe karıştığı bir döneme adım atıyoruz inşallah. Bundan sonraki süreçte de burada milletimiz müsterih olsun. Şehit ailelerimizi üzecek, rencide edecek hiçbir adım atmayız" diye konuştu.

Türkiye Cumhuriyeti'nin bir hukuk devleti olduğunu aktaran Tunç, şunları söyledi:
"Her şey hukuk çerçevesi içerisinde yürümeye devam eder. Dolayısıyla bu süreçte özellikle milletimizi rahatsız edecek herhangi bir çalışma söz konusu olamaz. Birileri birtakım beyanatlar vererek suyu bulandırmaya çalışabilir ama milletimiz bunlara itibar etmeyecek. Burada hukuk devletinin bir pazarlık yapması söz konusu olamaz. Burada bizim tüm hedefimiz Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle etnik kökeni ne olursa olsun birlik ve beraberlik içerisinde kardeşçe ülkemizi Türkiye Yüzyılı'nda dünyanın en güçlü ülkesi yapmaktır. Dış tehditlere karşı daha dayanıklı yapmak. Kalkınmasıyla milletimizin refahını daha da güçlendirmek. 40 yıldan bu yana o harcadığımız paralar, manevi kayıplarımız en önemlisi ama maddi kayıp olarak da o trilyonlarca liralar eğer teröre harcanmasaydı, bugün bu ülkenin refahına, kalkınmasına harcayabilseydik bugün Türkiye dünyanın en güçlü ülkelerinden birisi olacaktı. Son 22 yılda bu mücadeleyi Cumhurbaşkanımızın liderliğinde gerçekleştirmenin gayreti içerisindeyiz. İnşallah önümüzdeki dönemde de ülkemizi terörsüz bir Türkiye'ye kavuşturarak Türkiye Yüzyılı'nın temellerini sağlam bir şekilde atmış olacağız."

İftarda vatandaşların taleplerini de dinleyen Bakan Tunç, programın ardından ilçeden ayrıldı.

blank
blank
blank
blank
blank

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.