blank
Ramazan Akca tarafından
23 Kasım, 2017 14:29 tarihinde yayınlandı
A+ A-

KARDEMİR’den yerli otomobil atılımı

KARDEMİR AŞ. Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Öz: “Eğer belli bir oranda ortaklık gelirse bu yönetim kurulumuzda tartışır değerlendiriri. Yerli ve milli sermayeyi destekleme noktasında KARDEMİR hazır” Türkiye’nin ilk ağır Demir Çelik Sanayi olma özelliğini taşıyan Karabük Demir ve Çelik İşletmeleri (KARDEMİR) AŞ. Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Öz, yerli otomobil noktasında oluşturulan 5’li konsorsiyum firmaları ile görüşmeler yapılarak üretilecek otomobillerde KARDEMİR çeliğinin kullanılması noktasında çalışma yapacaklarını söyledi. 1 Kasım’da yapılan Olağanüstü Genel Kurul kurul sonrası KARDEMİR Yönetim Kurulu Başkanlığına getirilen Faruk Öz, Karabük basını ile bir araya geldi. Kardemir AŞ. Genel Müdürü Ercüment Ünal’ın eşlik ettiği tanışma toplantısında konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Öz, yerli otomobilde Kardemir çeliğinin kullanılması noktasında adımlar atacaklarını, yerli ve milli sermayeyi destekleme noktasında da Kardemir’in hazır olduğunu belirtti. "TEK BİR HEDEFİMİZ KARDEMİR’İN DAHA DA GÜÇLENMESİ VE BÜYÜMESİ" Hedeflerinin Türkiye’nin önemli bir sanayi kuruluşu olan Kardemir’in üretim kapasitesini arttırmak, daha stratejik ürünler üretmek, yeni pazarlar oluşturmak olduğunu kaydeden Öz, “Bunları yaparken de çevreye duyarlı, işçi sağlığına ve iş güvenliğine önem veren bir anlayışla çağın gereklerine ve teknolojisine uygun olarak hayatını devam ettirmek ve daha da ileriye gitme noktasında burayı yönetmekten başka bir gayemiz olmayacaktır. Kardemir, Türkiye için önemli olduğu kadar Karabük içinde önemli. Karabük’ün ticareti ve birçok konusu Kardemir üzerinden yürümektedir. Şehrin hassasiyetleri ve dinamikleri için Kardemir Yönetiminin çok önemli olduğunu hep birlikte görüyoruz. Stratejik olarak Yönetim Kurulu Başkanı ve üyeleri ile Kardemir’in içişlerinin alımından, satımına kadar müdahale ettiği bir ortam olmayacaktır. Biz Kardemir Yönetim kurlu olarak ve Başkanı olarak ciddi stratejiler belirleyeceğiz. Önce 3 yıl için Kardemir’de yapılacak yatırımlar nedir, gerekçeleri nelerdir, yeni pazarlar, yeni stratejik ürünler konusunda bunlarla ilgili çok ciddi çalışmalar yapacağız. Yönetim Kurulu strateji belirleme ve belirlenen strateji konusunda üretimden pazarlamaya kadar her alanının uygulama şekline kontrol etmekten öteye gitmeyecektir. Bunu hep beraber göreceğiz. Strateji belirlemeden ve belirlenen stratejide noktasında hedeflerin gerçekleşip gerçekleşmediğini kontrol edeceğiz. Burada ana gayemiz, en kaliteli malı en uygun bir fiyata ve en hızlı bir şekilde alımını temin etmek. Daha çok da katma değeri yüksek, bizden önce arkadaşlar başlamışlar, ray üretimi konusunda yeni pazarların oluşturulması, tren tekeri noktasında daha hızlandırılmış bir şekilde sadece iç piyasaya değil, uluslararası piyasalara da mal satma noktasında her birini masaya yatıracağız. Uluslararası, arenada pazarlayacağımız rekabet edeceğimiz ürünler varsa bu konuda, gerek Cumhurbaşkanımız'ın gerekse Başbakanımız'ın yurt dışı seyahatlerinde de Kardemir’in mamullerinin pazarlanması ve dışa açılması noktasında çalışmalarımızı olacaktır. Tek bir hedefimiz vardır, Kardemir’in daha da güçlenmesi ve daha da büyümesi.” dedi. "ÖNCELİKLİ MAL ALIMI KONUSU GÜNDEMİMİZDE" Mal alımı ve satımında olabildiğince şeffaf olacaklarını da anlatan Öz, “ Şu malı şuradan alın, şunu şuraya verin böyle bir şeyimiz olmayacak. Biz bu konuda alırken, olabildiği kadar rekabetin oluşması noktasında stratejimiz olacak. Satarken de katma değeri yüksek ürünlerin bulunması yani getiricilerin daha yüksek olması stratejileri uygulayacağız. Yönetim Kurulu Başkanı ve üyeleri olarak şunu şuradan alın, bunu buraya verin diye bir söz konusu olmayacak. Alımlar ve satımların olabildiğince Türkiye’de mevzuatlar ve teknik olarak olabildiğince en şeffaf ve en rekabetçi olması konusunda gereği yapılacak. Tartışmalı olan öncelikli mal alımı da gündemimizde. Bunla ilgili çalışmalar yapılacak. Yaşanan krizlerde büyük hissedarlarımız burada hisselerini teminat olarak verip burası için krediler kullanmış. 2011 yılında bu yükümlülük ve teminat serbest bırakılmış. Öncelikli mal alım devam etmiş. Bu konuda kamuoyunun taleplerini alıyoruz. Masa başında oturup karar verecek değiliz. Bu noktada şehirde STK’ları ziyaret ediyorum. Kardemir ile ilgili ilintili ilişkili bütün şahsılarla bir araya gelip herkesten istifade edeceğiz” diye konuştu. “BELLİ BİR ORANDA ORTAKLIK GELİRSE BU YÖNETİM KURULUNDA DEĞERLENDİRİLİR” Yerli otomobil noktasında Kardemir çeliğinin kullanılması noktasında girişimlerinin de olacağını kaydeden Öz, “ Yerli otomobil üretmeyle ilgili olarak Cumhurbaşkanımız himayelerinde bir konsorsiyum oluşturulduğu. Bu noktada Genel Müdürümüze gerekli talimatı verdik. Bunlarla ilk en kısa zamanda bir araya geleceğiz. Gönül tercih eder ki, otomobil fabrikasının Karabük’te kurulmasını canı gönülden arzu ederiz. Çok daha parametreleri var ve bu olmaması durumunda üretilecek olan yerli otomobilde bizim çeliğin kullanılması noktasında diğer firmalar ön almadan en kısa zamanda randevulaşıp gidip kendileri ile görüşelim dedik. Bu gündemimizde ilk madde. Aynı şekilde şuanda ülkemizde üretimi yapılan yerli değil ama diğer otomotiv sektörleri var. Onların otomotiv üretiminde kullandığı çeliğin Kardemir’de üretilmesi noktasında neler yapılabilir, bunları konuşacağız. Büyükşehirlerin ciddi bir şekilde raylı sistem çalışmaları var. Bunlarla ilgili görüşmeler yapacağız. Otomobil lastiklerinde kullanılan tellerle ilgili üretim konusunda lastik fabrikaları ile görüşmeler yapacağız” ifadelerinde bulundu. Yerli ve milli sermayeyi destekleme noktasında Kardemir’in hazır olduğunu da sözlerine ekleyen Kardemir AŞ. Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Öz, şunları söyledi; “Öncelikli olarak bizim tercihimiz onlara lojistik destek sağlamak, onların çelik ihtiyacını karşılamak. Onlardan gelecek talebi bilmiyoruz. Onlardan talepte eğer belli bir oranda ortaklık gelirse bu yönetim kurulunda tartışılır değerlendirilir. Kardemir’in menfaati ne gerektiriyorsa o an için ona karar verilir. Yerli ve milli sermayeyi destekleme noktasında Kardemir’in hazır olduğunu belirtmiş olacağız.” ÖNCE HESAP VERECEKLER Basın toplantısında Kardemir Karabükspor’un yaşamış olduğu sıkıntı ile ilgili kendisine yöneltilen bir soruyu da cevaplayan Öz “ Kardemir Karabükspor, Karabük’ün olmazsa olmazıdır. Bende herkes gibi Karabükspor’un bir an önce bu durumdan kurtarılmasıdır. Şirketimiz ile Karabükspor arasında dört yıllık spor anlaşması yapılmış. Dört yıllık sponsor anlaşması 32 milyon TL’dir. Anlaşma 2018 yılından itibaren başlıyor. Fakat bu para harcanmış. Ben öncelikle bu para nereye harcanmış onu öğrenmek istiyorum. Bu paranın nereye harcandığı bizlere ifade edilmeli. Çünkü bu şirketin 80 bin hissedarı var onlara bunu açıklamamız gerek. Bize bu harcanan para nereye harcandığı açıklanmalıdır. Kardemir yönetiminden asla şu başkan olsun bu başkan olsun tavsiyesinde bulunulmayacaktır. Tabiî ki bizler Kardemir olarak Karabükspor’un her zaman yanında yer alacağız” dedi Öz,  Bir basın mensubunun adaylar olduğunu ilişkin sorusunu ise “ Aday oluyorum diye açıklama yapmak yerine 4 Aralık’ta kongre var. Kongreye gelir aday olurlar. Birden fazla aday varsa gelir kongrede yarışırlar. Karabükspor’un belirtilen rakamları nereye harcadığını sorgulamak kamuoyunun, kamuoyu nezdinde basının görevi” diye cevap verdi.

Anneannesinden yadigâr evi sanat evine dönüştürdü
blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
29 Aralık, 2024 12:15 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Anneannesinden yadigâr evi sanat evine dönüştürdü

Ordu’nun Ünye ilçesinde yaşayan 30 yaşındaki Ezgi Arslan, çocukluğunun hayali olan fotoğraf sanatını yaşatmak için anneannesinden yadigâr kalan eski konutu tadilattan geçirerek sanat konutuna dönüştürdü.
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Kısmı Mezunu Ezgi Arslan, çocukluğundan itibaren kurduğu sanatsal çalışmalarını anneannesinin eski meskenini onararak hayalini gerçekleştirdi. Ünye’nin Fevzi Çakmak Mahallesi’nde kullanılmayan eski konutu kendi imkânı ve vakit zaman arkadaşlarının da yardımıyla tadilatını yapan Arslan, yaklaşık 7 aylık çalışmayla kurduğu sanat konutunda yapıtlarını üretiyor ve öğrencilerine ilham oluyor. Tıpkı vakitte sanatsal dönüşümünü gören birçok şahsa de ilham kaynağı oldu.
Resim ve sanat olan ilgisinin ilkokul yıllarında başladığını tabir eden Arslan, "Kiralık dükkanları incelemeye başladık ve küçük bir yer bulduk. Sonra Ünye’ye geldiğimde süratlice o dükkana gidip tadilat sürecini araştırmaya başladım. Sonrasında aileme ilişkin olan bu konutu yapmamı söylediler. Bende buraya pozisyon prestijiyle evvel soğuk baktım zira tam merkezde olması daha ilgi cazip olabilir diye düşünüyordum lakin merkeze çok uzakta değildi ve atölyemin nerde olursa olsun merak edeni, atölyemde vakit geçirmek isteyenleri çok olacağına inandım, bu konutu tadilat etmeye başladım ve inandığım üzere merak edeni, seveni de çok oldu. Birinci 2 ay bir erkek arkadaşım destekçim oldu ve tadilatın büyük kısmını birlikte ilerlettik, 2 ay sonra arkadaşım gitti ve bir iki ay da ben yalnız başıma tadilatı devam ettirmek zorunda kaldım, zorlandığım çok vakit oldu lakin o kadar emek vermişken pes etmek istemedim zorlanmama karşın devam ettim. Duvar sıvası, kapılar, pencereler, kapı eşikleri, taban, iddia edilmeyecek kadar tadilat vardı ve yaptık, duvar dekorları, boyasını tek başıma yaptım, bir meskenin boyasını bile bir kişinin yapması zorken daha bir sürü işi kendim yapabilmem beni de sevindirdi tabi. Büyük tadilatlar gittikten sonra ziyaretime gelen arkadaşlarım kapıları pencereleri boyamama yardım etti, bir elin nesi var iki elin sesi var demişler bir haftada tek başıma boyayamazdım iki günde daima birlikte boyadık bitirdik. 5. ayda eşya yerleştirecek bir hal aldırdım ve 2 aydır eşyalarını tamamlıyorum, dekorasyonunu düzenliyorum, eksiklerini tamamlıyorum. Artık üretmek istediğim tablolarımı atölyemden ilham alarak üretme vakti. Şu an içerisinde yedi ayın sonunda konutun çalışmalarının bitmesiyle sanatımla uğraşıyorum" diye konuştu.

"Ben başarabileceğimi düşündüğüm için eski konutu bu hale getirdim"
Bir bayanın başarabileceğini ve insanların kendilerine inandığı vakit yapabileceklerini söyleyen Arslan, "Dışarıda bayanlar yapamaz yahut başaramaz diye bir niyet var. Bu bende yok. Ben fizikî ve ruhsal olarak güçlü bir karaktere sahibim. Yoruluyorum, üzülüyorum ağlıyorum tabi lakin devam etmekten vazgeçmiyorum. Kendi konutumuzda bile ben erkek işleri olarak isimlendirilen işleri yapabiliyordum. Muhtemelen o yüzden yapabileceğimi bildiğim için bu atölyeyi bu hale getireceğimi ve başarabileceğini düşündüm. Ben insanların kendisine inandığı vakit başarabileceklerini düşünüyorum. Burayı aslında kendi çalışmalarımı üretmek için ortaya çıkardım. Yani sanatla ilgili olarak karakalem, yağlı boya üzere çalışmalarımı ortaya koymak için burayı bu hale getirdim. Öğrencilerim de geldiğinde sanatın bütün kollarıyla ilgilensin istiyorum" halinde konuştu.

Görüş Bildir

blank

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.