blank
Berkay Doğan tarafından
14 Kasım, 2025 09:35 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

Karabük’ün Hayalinin Gerçeğe Dönüşmesi  Bekleniyor

Sultan II. Abdulhamit’in vizyon projelerinden biri olarak gösterilen Filyos Limanı  nasıl yıllar sonra hayata geçirildiyse,  Karabük’ün Gar Sahası Projesi  de aynı şekilde şehrin uzun yıllardır süregelen hayallerinden biri olarak gerçekleşmeyi bekliyor.

Karabük'te neredeyse yarım asırdır "Gar sahası taşınsın, şehir nefes alsın" sözleriyle ifade edilen büyük bir özlem, nihayet gerçek olmanın eşiğine geldi. Şehrin merkezinde büyük bir alan kaplayan TCDD gar sahasının ve demiryolu hattının taşınması, onlarca yıldır kent gündeminin en önemli maddelerinden biriydi. "Bir gün olur mu acaba?" denilen bu hayal, resmi adımların atılmasıyla artık somut bir projeye dönüştü.

Proje için en önemli adım, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla yayımlanan kararname oldu. Bu kararname ile proje için "acele kamulaştırma" süreci resmen başlatıldı. Daha önce yapılan açıklamalarda, yeni gar binasının ve tesislerinin Aşağıkızılcaören mevkiine taşınmasının planlandığı belirtilmişti.

ŞEHRİN KALBİ YENİDEN ATACAK

Taşınma işlemi tamamlandığında, şehir merkezindeki demiryolu trafiği tamamen şehrin dışına alınacak. Bu alanın boşalması Karabük için yepyeni bir soluk anlamına geliyor. Boşalan devasa arazi; yeşil alanlar, yürüyüş yolları, parklar, sosyal donatılar ve kamusal yaşam alanları ile yeniden düzenlenecek. Bu dönüşüm, sadece fiziki bir değişim değil, aynı zamanda kentin sosyal ve kültürel hayatına can katacak bir hamle olarak görülüyor.

KARABÜK'ÜN SİLUETİ DEĞİŞECEK

Projenin tamamlanmasıyla birlikte Karabük'ün silueti, yaşam akışı ve kent kimliği kökten değişecek. Demiryolunun şehir merkezinden çekilmesi, trafik ve gürültü kirliliğini azaltırken, birleşik ve daha yaşanabilir bir kent merkezi yaratacak. Karabük'ün modern bir kente dönüşme yolundaki en büyük adımlarından biri olarak nitelendirilen proje, yarım asrı aşkın bir süredir beklenen bir dönüşümü temsil ediyor. "On yılların hayali artık yarım kalmasın, Karabük, Yeni Karabük'e dönüşsün" talebi, artık kamuoyunda büyük bir beklentiye dönüştü. Vatandaşlar, hayata geçirilmesi için resmi sürecin başlatıldığı projenin somut adımlarını ve tamamlanma tarihini sabırsızlıkla takip ediyor. Konuyla ilgili son durumu açıklayan yeni bir resmi açıklama henüz yapılmazken, Karabüklüler yarım asırlık hayallerinin gerçek olduğunu görmek için umutla bekliyor.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
20 Kasım, 2025 20:52 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum: 0

Samanlıkta işlenen cinayetle ilgili yargılama devam etti

Kastamonu’da samanlıkta balta ile öldürüldükten sonra çuvala koyup dereye atılan vatandaşın vefatıyla olayıyla ilgili sanıkların yargılanmasına devam edildi.
Olay, 17 Temmuz 2023 tarihinde Kastamonu’nun Merkez ilçesine bağlı Ahlat köyünde meydana geldi. Edinilen bilgiye nazaran, meskenden ayrıldıktan sonra bir daha kendisinden haber alınamayan 57 yaşındaki Satı Doğruoğlu’nun cenazesi, Kastamonu Vilayet Jandarma Komutanlığı grupları tarafından dere yatağında, çuval içerisinde bulundu. Takımlar, çuvalın izlerinin köyün yaklaşık 300 metre yakınındaki Behice Ç.’ye ilişkin konutun samanlığına kadar devam ettiğini tespit etti. Jandarma grupları, samanlıkta yaptıkları incelemede, 57 yaşındaki Satı Doğruoğlu’nun balta ile öldürüldükten sonra cesedinin çuvala koyulduğu ve sürüklenerek dereye atıldığını belirledi. Olayın akabinde gözaltına alınan Behice Ç. ile eşi Bayram Ç. ve oğlu Ümit Ç., isimli makamlarca tutuklandı.
Olayın akabinde şüpheliler hakkında "kasten öldürme" hatasından açılan dava, Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye devam etti. Duruşma salonunda tutuksuz yargılanan sanıklar Bayram Ç., Ümit Ç. ile maktulün yakınları ve taraf avukatları hazır bulundu. Bakırköy Ruh ve Hudut Hastalıkları Hastanesine sevk edilen tutuklu sanık Behice Ç. ise duruşmaya katılamadı.
Duruşmada savunma yapan Bayram Ç. ile oğlu Ümit Ç. hatasız olduklarını söyleyerek, beraatlarını talep etti.
Behice Ç.’nin avukatı Hasret Çiftçi ise, müvekkilin taciz edilmek istendiği sırada baltayla kendisini savunduğunu ve bu sebeple en üst düzeyde tahrik kararlarının uygulanması gerekğini belirterek, "Olay yasal müdafaadır, bu farklı, birde tahrik indirimi verilmesi zaruridir. Müvekkilim, 2,5 yıldır cezaevindedir. Yargılamanın uzamasından kendisinin de bir kusuru ya da kabahati yoktur. Şu etapta kanıtlar toplanmıştır, kanıt karartma durumu, kaçma kuşkusu yoktur. Kendisi konut kadınıdır. Tüm bu konular göz önüne alınarak müvekkilimin isimli denetim kuralıyla tahliye edilmesini talep ederiz" dedi.
Mahkeme heyeti, Behice Ç.’nin İstanbul İsimli Tıp 4. İhtisas Konseyinde cezai ehliyetinin olup olmadığına dair rapor alınmasını ve bu raporun dönüşünün beklenmesini kararlaştırarak, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.