Yusuf Korkmaz tarafından
02 Ekim, 2023 15:41 tarihinde yayınlandı /Güncelleme: 27.12.2023 16:29
A+ A-
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Karabük’teki Öğrenciler Merdivenlerde Besleniyor

Karabük'te birçok öğrenci, ara öğünlerinde abur cubur tüketerek beslenme alışkanlıklarını olumsuz yönde etkiliyorlar. Bir iş merkezinin merdivenindeki öğrenciler, ayak basılan yerde oturarak, abur cubur yerken görüntülendi. Bu konuyla ilgili olarak görüşlerine başvurduğumuz Pedagog Psikolog Peri Dilbaz, ailelere çocuklarının abur cubur tüketiminden kaçınmaları ve doğru beslenme alışkanlıkları kazandırmaları konusunda uyarıda bulundu. Pedagog Psikolog Dilbaz: “İlkokula başlayan çocuğumuza nasıl yardımcı oluruz. Çocuğumuz okula gitmeden önce mutlaka kahvaltı yaptırmalıyız. Bu konuda belki annelere çok iş düşüyor. Tembellik yapmadan anneler her sabah erkenden kalkıp, çocuklarına kahvaltı hazırlamalıdır. Sağlıklı beslenmesi için ilk olarak bol su tüketmesi gerekir. Şayet bir beslenme çantası hazırlanacaksa asla asitli içecek bulundurmayın. Bu çantada su, meyve, yoğurt, kefir ve kuruyemiş yer alabilir. Bunların sağlıklı olduğunu çocuğa anlatmak lazım. Okuldan çıktığında hazırladığınız yemeği yemek için eve gelsin. Cips mi istiyor, siz evde patatesi kızartın. Çocuğun iç motivasyonunu hep canlı tutmayı öğrenmeliyiz. Bunun için öncelikle çocuğu dinlemeyi öğreneceğiz. Evladı neyi seviyor veya neyi sevmiyor, bunu ebeveynlerin çok iyi bilmesi gerekir. Evdeki çocuğa sorumluluk vermeye başlayacaksınız. Çocuğu gözlemleyerek hiç müdahale etmeden, kendi çantasını düzeltmesini, odasını toplamasını izleyeceksiniz. Bu düzeni çocuklar öğrenecek. Başarılı bir çocuk için anne ve babanın iletişimi güçlü olacak, çocuklarına gün içerisinde eğer yardım isterlerse devreye girsinler. Kesirleri öğrenemedi mi bir ekmeği dilimleyerek bunu öğretebilirler” dedi. Karabük’te ilköğretimde okuyan öğrenciler marketlerden aldıkları abur cuburlarla beslenme alışkanlıklarını sürdürüyor. Ara öğünlerinde bir iş merkezinin merdivenlerinde oturarak, abur cuburla beslenmeye çalıştıkları görüldü. (Yusuf Korkmaz)

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
03 Mayıs, 2025 21:35 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Öğr. Gör. Eroğlu: “Dezenformasyon artık ulusal güvenlik meselesidir”

Karabük Üniversitesi Adalet Meslek Yüksekokulu Hukuk Bölümü'nden Öğr. Gör. Dr. Hülya Özçağlar Eroğlu, dezenformasyonun artık ulusal güvenlik meselesi olduğunu ifade etti.
Öğr. Gör. Dr. Hülya Özçağlar Eroğlu, dezenformasyonun bir zihin manipülasyonu aracı olduğunu ve çağın en sinsi tehditlerinden biri olduğunu belirtti.
Öğr. Gör. Dr. Hülya Özçağlar Eroğlu, dijital şiddetin bir türü olarak dezenformasyonun bireyleri, kurumları ve hatta devletleri nasıl etkilediğini detaylı bir şekilde değerlendirdi.
Eroğlu, dezenformasyonun kasıtlı olarak yayılan yanıltıcı bilgilerle kamuoyunu yönlendirme amacı taşıdığını belirterek, bu kavramın günümüzde dijital şiddetin bir türü hâline geldiğini söyledi.
Birbirine kelime olarak benzeyen kavramların anlamlarının farklı olduğunu belirten Eroğlu, "Dezenformasyon, mezenformasyon ve malenformasyon kavramları sıklıkla birbirine karıştırılsa da her birinin farklı anlamlar taşıdığını ifade eden Eroğlu, şöyle konuştu: "Mezenformasyon kötü niyet olmadan yapılan yanlış bilgi paylaşımıdır. Malenformasyon ise doğru bilginin, kamuoyunu yanıltmak amacıyla fikrinden koparılarak sunulmasıdır" dedi.
Yapılan araştırmalara göre yalan haberlerin, doğru içeriklere kıyasla altı kat daha hızlı yayıldığını vurgulayan Eroğlu, bunun nedeninin bireylerin bilgiye kolay erişme arzusuyla doğrulama zahmetinden kaçınmaları olduğunu söyledi.
"Dijital medya çalışanları da basın mensubu statüsüne alındı"
Dijitalleşmenin medya üzerindeki etkilerine de değinen Özçağlar, artık haberlerin büyük oranda dijital ortamda üretildiğini ve yayıldığını, bu durumun ise basın mensuplarına daha fazla sorumluluk yüklediğini belirtti. Kamuoyunda "Dezenformasyon Yasası" olarak bilinen 7418 Sayılı "Basın Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun''un da bu süreçte önemli bir yasal düzenleme olduğuna dikkat çeken Özçağlar, internet haberciliğinin "süreli yayın" olarak kabul edilmesinin ardından dijital medya çalışanlarının da basın mensubu statüsüne alındığını söyledi.
Dezenformasyonla mücadelede bireylerin de sorumluluk üstlenmesi gerektiğini kaydeden Eroğlu, dijital içeriklerin hızla silinebildiğine dikkat çekerek, "Ekran görüntüsü almak ve Noterler Birliğinin e-Tespit sistemi gibi araçlar, yalan haberlere karşı delil oluşturmak açısından büyük önem taşıyor." dedi.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.