Planlama ve liyakat eksikliği, kamu kaynaklarını heba ederken, halkın parasıyla yapılan iki proje, temel hatalar yüzünden kaderine terk edilmiş durumda, sorumlular ise sessiz.
Karabük’te kamu kaynaklarıyla hayata geçirilen bazı projelerin kullanılamaz durumda olması, kamuoyunda tepkiyle karşılanıyor. Yapılan yatırımların planlama ve uygulama aşamalarındaki eksiklikler nedeniyle atıl kalması, “kamu zararı” tartışmalarını yeniden gündeme getirdi.
Bu projelerden biri, Eskipazar Devlet Hastanesi. Milyonlarca lira harcanarak inşa edilen hastane binası, heyelan riski taşıyan bir bölgede yapılması nedeniyle uzun süredir kullanılamıyor. Binanın atıl durumda beklemesi üzerine yeni bir hastane yapılacak. Mevcut yapının akıbeti ve oluşan kamu zararının sorumluluğunun kimde olduğu soruları yanıt bekliyor.
Vatandaşlar, söz konusu bölgeye inşaat izni verenler, jeolojik etütleri yeterince dikkate almayanlar ve projeye onay veren yetkililerin neden hesap vermediğini sorguluyor.
ARAÇ ÇAYI ÜZERİNDEKİ KÖPRÜ DE ATIL KALDI
Benzer bir durum, Karabük’te Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından “Kesintisiz Yol Projesi” kapsamında yapılan köprü için de geçerli. Valilik çevre yolu istikametinde, Araç Çayı üzerine inşa edilen köprü; Öğlebeli Sanayi Bölgesi ile Karabük Çevre Yolu’nu birbirine bağlamak amacıyla planlandı.
İstanbul ve Ankara yönünden gelen tır ve kamyonların Karabük ve Kastamonu yönüne geçişini kolaylaştırması hedeflenen köprünün, çevre yolu bağlantılarının trafiğe uygun olmadığı ortaya çıktı. Teknik hesaplamaların yetersizliği nedeniyle özellikle ağır tonajlı araçların, treyler ve kamyonların köprüden geçemeyeceği belirlendi. Sonuç olarak, milyonlarca lira harcanan köprü de kullanılamaz hale geldi.
“KAMU ZARARININ HESABI KİMDEN SORULACAK?”
Halkın parasını yönetenlerin ve kamu adına karar verenlerin bu yatırımların hesabını vermesi gerektiği ifade edilirken, “Yaptık, olmadı” anlayışının kabul edilemez olduğu dile getiriliyor. Bu nedenle, heba edilen kamu yatırımlarıyla ilgili hukuki süreçlerin işletilmesi gerektiği belirtilirken, sorumluların tespit edilerek hesap vermesinin önemine vurgu yapılıyor. Siyasetin sadece seçim kazanmak değil, halka karşı sorumluluk taşımak olduğu ifade edilerek, projelerin uygulama aşamasında değil, planlama sürecinde liyakatli uzmanlarla hazırlanmasının şart olduğu kaydediliyor.
SAVCILIK DEVREDE Mİ?
Kamuoyunda, bu projelerle ilgili sorumluların belirlenmesi ve gerekli hukuki süreçlerin işletilmesi gerektiği yönünde çağrılar yükselirken, bu heba olan yatırımların hesabını kim soracak? Kamu görevlilerinin sorumluluğu, ihmali ve olası bir görev suçu araştırılıyor mu? şeklinde sorular sorulurken, vatandaşlar, savcılığın bu iki dosyayı etkin bir şekilde soruşturmasını ve kimsenin "ettiğinin yanına kar kalmamasını" bekliyor.