Karabük Üniversitesi öğrencisi tasarım yarışmasında finale yükseldi
Milletlerarası Urla Zeytin ve Sanat Şenliği çerçevesindeki Zeytinyağı Şişesi Tasarım Yarışması’nda Karabük Üniversitesi öğrencisi Feyza Sinem Taş finale kaldı.
Urla Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Memleketler arası Urla Zeytin ve Sanat Şenliği kapsamındaki Zeytinyağı Şişesi Tasarım Yarışı, Endüstriyel Tasarım öğrencilerinin iştirakine açık olarak gerçekleştirildi.
Safranbolu Fethi Toker Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Endüstriyel Tasarım Kısmı öğrencisi Feyza Sinem Taş’ın yarışta finale kalan çalışması, Urla’nın deniz kabuklarıyla bezeli kıyılarından ve zeytin ağacının esaslı kültüründen ilham alıyor. Organik formu ve doğal renk tercihleriyle zeytinyağının akışkanlığını ve bölgenin sakin atmosferini yansıtan tasarım, etiket kısmında zeytin yeşili, Ege toprağının kızılı ve nötr kabuk tonlarıyla bütünleşiyor.
Tasarım, heyet değerlendirmesinde öne çıkarak müsabakada finale kalmaya hak kazandı.
Yarışmanın birincisi 21 Kasım Cuma günü 2. Milletlerarası Urla Zeytin ve Sanat Şenliği Açılış Töreni’nde açıklanacak.
Türkiye’nin AB tescilli 43’üncü ürünü Yenice ıhlamur balı oldu
Karabük’ün Yenice ıhlamur balı, Avrupa Birliği Komisyonu tarafından coğrafi işaretli ürün olarak tescil edildi. Türkiye’nin AB nezdindeki tescilli ürün sayısı 43’e yükseltirken, Yenice ıhlamur balı Safranbolu safranının ardından ilin ikinci menşe adı korumalı ürünü oldu.
AB Komisyonu’nun yayımladığı kararla Yenice ıhlamur balı, Safranbolu safranından sonra Karabük’te menşe adı (PDO) kapsamında tescillenen ikinci ürün oldu. Tescil bilgilerine göre Yenice ıhlamur balının Türkiye’deki coğrafi işaret tescili 22 Ağustos 2023’te yapılırken, AB başvuru süreci 25 Ekim 2024’te başladı. Ürün, 20 Kasım 2025 tarihinde AB Resmi Gazetesi’nin L 2025/2340 sayısı ile yayımlanarak resmen koruma altına alındı.
Karabük Valisi Mustafa Yavuz, gazetecilere yaptığı açıklamada ildeki coğrafi işaretle ilgili çalışmaların devam ettiğini belirterek, "Şu ana kadar Karabük ilimizde, Karabük'ün bu marka değerine katkı sağlayacak ürünlerimizle ilgili şu ana kadar 9 ürünümüzün ulusal anlamda coğrafi işareti bulunmaktadır" dedi. 2024 yılında dünyanın en pahalı baharatı olarak adlandırılan Safranbolu safranının Avrupa Birliği'nden coğrafi işaret aldığını hatırlatan Yavuz, "Ülkemizde de baharat alanındaki ilk coğrafi işaret alan ürünümüz oldu. Arkasından tabii bu cesaretle birlikte Karabük Valiliğinin koordinasyonunda tüm kurumlarımızla birlikte iş birliği içerisinde safrana yeni kardeşler, yeni arkadaşlar ekleme noktasındaki çalışmalarımız devam etti. Bununla birlikte en özgün ürünlerimizden birisi olan Yenice ıhlamur balımız vardı. Yenice ıhlamur balımızı Kalkınma Ajansımızın teknik desteği, aynı zamanda Yenice Kaymakamlığımız, Tarım İl Müdürlüğümüz, Arıcılar Birliğimiz ve diğer iş birliği yaptığımız kurumlarımızla birlikte sürecini başlatmış olduk. Başlattığımız süreci geçen yıl 25 Ekim’de Avrupa Birliği’ne o anlamda başvurumuzu yaptık. Gerekli incelemeler yapıldı. Gerekli incelemeler yapıldıktan sonra 3 ay önce ilana çıktı. 3 ay boyunca ilanda kaldı ve bugün itibarıyla da Avrupa Birliği’nin Resmi Gazetesi’nde yayınlanarak Yenice ıhlamur balımız bu anlamda ülkemizin 43. ürünü olarak Avrupa Birliği coğrafi işaretini almış bulunmaktadır" diye konuştu.
Yavuz, tescil haberinin hem Türkiye hem Karabük için sevindirici olduğunu aktararak, şunları söyledi: "Karabük’ümüzdeki ürünlerimizin, değerlerimizin markalaşması noktasındaki bu yolculuklar bizim için kıymetli. Ulusal coğrafi işaret yolculuğundan sonra Avrupa Birliği coğrafi işaret yolculuğunun da bu şekilde sonuçlanması bizleri ziyadesiyle sevindirmiş oldu. Bundan sonra tabii ki çalışmalarımız devam edecek." "Yenice’nin yüzde 87’si ormanlarla kaplı" diyen Yavuz, "Tabii biyoçeşitliliği zengin bir ilçemiz. Orman varlığımız o anlamda kıymetli, açıkçası çeşitlerimiz var. Oradaki özellikle balcılıkla uğraşan, arıcılıkla uğraşan esnafımızın, vatandaşlarımızın tabii ki şu ana kadar dikkat çeken çalışmaları vardı. Bu anlamda da bu tescillerle birlikte inşallah Yenice’nin o biyoçeşitliliği bal düzeyinde tescillenmiş oldu. Bundan sonra ıhlamur kokulu, çiçek kokulu balımızın hem ülkemize hem Avrupa’ya hem tüm dünyaya tanıtımı noktasında da bir mesafe aldığımızı düşünüyorum. İnşallah bununla birlikte şu anda çalışmalarımız da devam ediyor. Ulusal anlamdaki coğrafi işaret sayımızı bundan sonra 9’dan daha yukarılara çıkartma noktasında, Avrupa Birliği’nden coğrafi işaret alan ürün sayımızı da inşallah 2’den 3’lere, 5’lere, 10’lara doğru çalışmalarımıza devam edeceğiz" ifadelerine yer verdi.
AB tarafından tescillenmesinin ürünün tanıtımına olan katkısından bahseden Yavuz, "Yenice ıhlamur balı sadece coğrafi işaret alındıktan sonra bizim tanıdığımız bir ürün değildir. Ancak bu şekilde ulusal coğrafi işaretler ya da uluslararası alandaki, Avrupa Konseyi’ndeki bu tesciller tanınırlığını artıracağından dolayı açıkçası hem ülkemiz adına hem ilimiz adına hem ilçemiz adına bir ürünün tanıtımı çok daha yoğunlaşmış olacak. Marka değerini artırmış olacak. Markalaşma kıymetli. Hep bu anlamda, ticari ve pazarlama anlamında Yenice ıhlamur balımızın Avrupa Birliği’nden coğrafi işaret almış olması, bundan sonra bu ürünün ticarileşmesi, bu ürünün markalaşması, bunun piyasa değerinin artırılması ve hak ettiği değeri görme noktasında, mutlaka ki bu alınan coğrafi işaret ve bu tesciller bizim için çok faydalı olacak. Aynı zamanda hem ülkemizden hem de yurt dışında bu anlamda ticari faaliyetler yürütüldüğü zaman artık insanlar tabiri caizse bu şekildeki tescilli olan ürünlere yönelme noktasında, bunların pazar payının artırılması, bunların ekonomik değerlerinin katkısının artırılması noktasında da bu tescil belgesinin bu anlamda bize çok faydası olacağını düşünüyorum" şeklinde konuştu.