blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
27 Eylül, 2024 04:37 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Kahverengi kokarca ile mücadele: Fındık bahçeleri kışlak öncesi ilaçlandı

Samsun’un Çarşamba Ovası’nda kahverengi kokarcaya karşı kışlak mücadelesi kapsamında ilaçlama yapıldı.
Çarşamba ilçesinde, fındık olmak üzere diğer tarımsal ürünlere zarar veren kahverengi kokarca zararlısına karşı kışlak mücadelesi çalışmaları devam ediyor. Bu kapsamda Samsun İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri tarafından, Çarşamba Durusu Mahallesi’nde ikamet eden üretici Onur Öztürk’ün bahçesinde ilaçlama yapıldı.
Kahverengi kokarcaya karşı kışlak mücadelesi kapsamında yapılan ilaçlama sonrasında konuşan Samsun İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam, “Samsun ilinde, 1 milyon 249 bin 679 dekar alanda, yaklaşık 50 bin civarında üretici fındık tarımı yapmakta olup, fındık önemli bir geçim kaynağıdır. Fındığın en önemli zararlısı olan kahverengi kokarcanın mücadelesi; ülkemiz, bölgemiz ve Türkiye fındık üretiminde 2. sırada yer alan ilimiz ekonomisi açısından önem arz etmektedir. Ayrıca ilimizde ekonomik olarak üretimi yapılan pek çok kültür bitkileri (kivi, şeftali, soya fasulyesi, mısır vb.) içinde zarar potansiyeli bakımından da çok önemlidir. Bakanlığımız ‘Kahverengi kokarca Eylem Planı’ kapsamında; il müdürlüğümüz, 2023 yılında il merkezi ve 17 ilçede toplam 216 kişiden müteşekkil kahverengi kokarca mücadele teknik ekipleri ile saha çalışmaları hız kesmeden devam etmektedir. İl müdürlüğümüzce 2024 yılı başında ‘Entegre Mücadelede Kahverengi Kokarca Popülâsyon İzleme Projesi’ hazırlanarak proje kapsamında üretim sezonunda 17 ilçemizde funnel tuzaklarla kahverengi kokarca popülâsyonu takibi yapılmış olup, sürvey sonuçlarına göre mücadele takvimi belirlenen fındık, kivi, şeftali, soya fasulyesi gibi ürünlerde kimyasal mücadele zamanları ile ilgili üreticilere duyurular yapılmıştı” dedi
Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (KTAE) tarafından temin edilen 750 adet feromonun, kahverengi kokarcanın yoğun olarak görüldüğü Çarşamba, Terme, Tekkeköy ve Salıpazarı ilçelerine dağıtımının yapıldığını belirten Sağlam, “Kışlama öncesi mücadelede kullanılmak üzere Samsun Büyükşehir Belediyesince temin edilen700 adet feromon ve funnel tuzak ile Samsun Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı’ndan (YİKOB) temin edilen 2 bin 500 adet feromonun önümüzdeki günlerde ilçelerimize dağıtımı gerçekleştirilecektir. Terme ilçemizin yerel imkanlarla temin ettiği bin adet feromonun dağıtımı da önümüzdeki günlerde yapılacaktır. Bakanlığımızın finans desteği ile kışlama öncesi mücadelede ve kışlak mücadelesinde 230 mahallede kullanılmak üzere 375 litre BKÜ ve 400 litre biyosidal ürün temin edilerek popülâsyonun yoğun olduğu İlçelerimiz önceliklendirilerek dağıtımı gerçekleştirilmiştir” diye konuştu.

350 feromon tuzak teslim edildi
Çarşamba ilçesinde 455 bin dekar alanda fındık üretimi yapıldığını söyleyen Sağlam, “ÇKS kayıtlarına göre yaklaşık 14 bin üretici bulunmakta ve ağırlıklı kısmı fındık tarımı ile uğraşmaktadır. İlçemizde 83 funnel tuzakla kokarca popülasyon izleme çalışmaları yürütülmüştür ve halen devam etmektedir. Kahverengi kokarcanın kışlaklara çekilmeye başladığı bu günlerde popülasyonun azalmasına yönelik cezbet-öldür yöntemi etkili bir mücadele yöntemidir. Bu amaçla KTAE tarafından temin edilen 350 adet feromon, tuzak ağaç yönteminde kullanılmak üzere Çarşamba ilçesine teslim edilmiştir. Terme ilçemizde 325 bin dekar alanda fındık üretimi yapılmaktadır. ÇKS kayıtlarına göre 10 bin 500 üretici bulunmakta ve ağırlıklı kısmı fındık tarımı ile uğraşmaktadır. İlçemizde 55 funnel tuzakla kokarca popülasyon izleme çalışmaları yürütülmüştür ve halen devam etmektedir. Kahverengi kokarcanın kışlaklara çekilmeye başladığı bu günlerde popülasyonun azalmasına yönelik cezbet-öldür yöntemi etkili bir mücadele yöntemidir. Bu amaçla KTAE tarafından temin edilen 250 adet feromon, tuzak ağaç yönteminde kullanılmak üzere Terme ilçesine teslim edilmiştir. Zararlının kışlaklara çekildiği bu dönemde gerek biyosidal ürünlerin amacına uygun kullanımı gerekse tuzak ağaçların belirli periyotlarla düzenli ilaçlamalarının yapılması, 2025 yılı üretim sezonu için Kahverengi kokarca yoğunluğunun azaltılması ve ürün kayıplarının engellenmesine büyük fayda sağlayacaktır” şeklinde konuştu

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
İlyas Erbay tarafından
25 Mayıs, 2025 20:29 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

NEDİR BU 65 YAŞ ÜSTÜNÜN ÇEKTİĞİ ?

UĞRAŞMAYIN TASARIYLA FALAN, İYİSİ Mİ, TOPLAYIN EHLİYETLERİNİ OLSUN BİTSİN!
Nedir bu 65 yaş üstü insanların çektiği? Pandemide eve hapsettiniz, Aylarca kapı dışarı çıkamadılar. Adeta günah keçisi ilan edildiler. Sesleri dahi çıkmadı.
65 yaş üstü bankadan kredi çekmek ister, çekemez.
Mal mülk satmak yada satınalmak, noterde işlem yapmak ister, akıl sağlığı raporu istenir.
O zaman, 65 yaş üstüne oy da kullandırmayalım. 90-100 yaşında oy sandığına gidemeyen insanların evine sandık taşımayı biliyoruz! Okullardaki oy kabinine bir yakını ile giren alzheimer hastası insanların yerine, tercihi yakını yapmıyor mu? Oy kullandırmadan önce insanların akıl sağlığı yerinde mi, değil mi? Bakıyor musunuz? Hayır
O halde bu ne ne perhiz bu ne lahana turşusu?

Basına yansıyan haberlere göre şimdi de yeni bir tasarı gündemdeymiş.
Ehliyeti olup araç kullanan 65 yaş üstüne her yıl yeterlilik testi zorunlu olacakmış.

Ülkede herşeyi hallettik, sıra 65 yaş üstünün araç kullanmasına geldi öyle mi? Sizin dünyadan haberiniz yok! 65 yaş en delikanlı yaş!
70-80 yaşında ülke yöneten arslan gibi delikanlılar var! Aman duymasınlar!
Dünya Sağlık Örgütüne göre ( DSÖ)
18-65 yaş arası: genç, 65-74 yaş arası: genç-yaşlı, 74-84 yaş arası: yaşlı, 85 yaş ve üzeri: çok yaşlı kabul ediliyor.

Ömrü olan herkes bir gün 65 yaşını geçecek. Tabii bu kuralları koyanlarda!

Tasarıya göre, bu yaş grubundaki sürücülerin her yıl fiziksel ve psikolojik yeterliliklerini ölçen bir dizi testten geçmesi zorunlu hale getirilecek. Bu testler, sürücünün reflekslerini, dikkatini, görme yetisini ve genel sağlık durumunu kapsayacak. Amaç, yaşa bağlı olarak ortaya çıkabilecek ve sürüş güvenliğini olumsuz etkileyebilecek potansiyel riskleri erken tespit etmek ve önlem almak. Buraya kadar gayet güzel, iyi de

  • 65 yaş sınırı neye göre belirlendi? Çok daha erken yaşlarda genel sağlık durumu bozulan, görme yetisini, reflekslerini kaybeden bir çok ehliyet sahibi insan var. Bunları nereye koyacağız?
  • Trafik kazalarının tek sorumlusu 65 yaş üstü sürücüler mi?
  • Kazaların yaş gruplarına oranı ile ilgili istatistiklerde 65 yaş üstü ilk sırada mı yer alıyor?
  • Getirilmeye çalışılan uygulama dünya geneli ile örtüşüyor mu?
  • AB ülkelerinde 65 yaş üstü her yıl yeterlilik testinden geçiyor mu? Bildiğim kadarıyla Almanya'da ehliyetler ömür boyu geçerli. Diğer AB ülkelerinde ise bu tür uygulamalar 75 yaş üstü için geçerli.
  • AB nin tüm uyum yasalarını harfiyen yerine getirdik, sıra trafiğe geldi, trafik konusunda AB nin önüne geçmeye niyetlendik, öyle mi?
  • 65 yaş üstü sürücüler için getirilmesi düşünülen bu uygulamayı genişletmeye var mısınız? Mesela 65 yaş üstünü ömür boyu siyasetten men etmek gibi! Bence işe buradan başlayalım.
  • Genç yaşta ehliyet sahibi olup, psikolojik sorunları olan binlerce insan trafikte serseri mayın gibi dolaşıyor.
  • Suç kendilerinde olduğu halde, trafikte tartıştıkları babaları, dedeleri, anneleri, anneanneleri, baba anneleri yaşındaki insanlara, kadınlara küfredip, saldırıp, darp edenler var. Bunlar için hangi önlemleri almayı düşünüyorsunuz?
  • Yollarda makas ve drift atan lar 65 yaş üstü mü?
  • Ehliyetini iptal ettiğiniz her 65 yaş üstü vatandaşa devlet olarak ücretsiz şoför tayin edecek misiniz? Yada taksilerden, otobüslerden, toplu taşıma araçlarından ücretsiz yararlanma hakkı tanıyacak mısınız?

Yanlış hatırlamıyorsam, Türkiyede mevcut durumda 70 yaş üstü bireyler 5 yılda bir sağlık raporu almak zorunda. Sağlık raporu alınamaması ehliyetlerin iptaline sebep oluyor.

Karara yönelik tepkiler de çeşitleniyor. Bazı kesimler yaşla birlikte azalan refleksler nedeniyle yaşlı sürücülerin yarattığı riskleri dile getirirken, diğer taraftan bu düzenlemenin yaşlı bireylerin özgürlüklerini kısıtlayıcı, adaletsiz bir uygulama olduğunu savunanlar da var.
Özellikle kendi araçlarıyla bağımsız hareket etmek zorunda olan yaşlılar için bu düzenleme büyük sıkıntılar yaratacaktır.

Japonya gibi ülkeler yaşlı sürücüler için farklı modeller geliştirmiş. Japonya'da 75 yaş ve üzeri sürücülerin araçlarına "Koreija" yani "yaşlı sürücü" işareti yapıştırmaları mecburi. Bu uygulama, yaşlı sürücülerin tamamen trafikten alıkonulmaması, ancak farkındalıklarının artırılmasını amaçlıyor. Bu model radikal yasaklara bir alternatif olarak değerlendirilebilir.

Bir yönetmelik yada yasa çıkarırken, tasarı haline getirmeden önce lütfen detaylı, ciddi bir araştırma yapalım. Dünyadaki örneklerini inceleyelim. Bilimsel, istatistiki veriler ışığında hareket edelim. İleri yaş grubundaki insanlarımızın yaşamlarını nasıl kolaylaştırırız? Sorusuna yanıt arayalım.

İlyas Erbay

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.