İsrail, çocuk ayakkabıları ve kefenlere sarılmış bebeklerle protesto edildi
Refah'ta Filistinli sivillerin bulunduğu kampa savaş uçaklarıyla saldırı düzenleyen İsrail, Karabük’te kefenlere sarılmış oyuncak bebek ve ayakkabılar ile protesto edildi.
Filistin’e Destek Platformu tarafından Karabük’te İsrail’in Filistin’deki katliamlarına tepki göstermek için yürüyüş programı düzenlendi. Karabük Üniversitesi Sosyal Yaşam Merkezi önünden başlayan yürüyüşte katılımcılar tekbir getirerek ‘Katil İsrail Filistin’den Defol’, Siyonist Katiller Hesap Verecek’, ‘Türkiye ve Gazze’de Teröriste Geçit Yok’ sloganları attılar.
Katılımcılar ellerinde “Gazze’de Çocuklar Katlediliyor”, “Ortadoğu’da İsrail Diye Bir Devlete Yer Yok” ve “Katil İsrail” gibi çok sayıda yazılı pankartlarla Teknoloji Fakültesi önüne kadar yürüdü.
İsrail’in bebek ve çocuk ayrımı yapmadan katliam yapması fakülte merdivenlerine konulan bebek, ayakkabı ve kefenlerle protesto edildi.
Saldırılarda hayatını kaybedenler için Kuran-ı Kerim okunmasıyla devam eden programda kalabalık adına konuşma yapan Mehmet Ali Kuru, yaklaşık 8 aydır insanlık tarihinin en vahşi katliam ve soykırımının yanı sıra yine insanlık tarihinin en şerefli ve en sebatkâr direnişlerinden birine tüm dünya olarak şahitlik edildiğini belirtti.
Kuru, “Tarihteki tüm önemli dönüm noktalarında olduğu gibi bugün de Gazze’de süregelen bu katliam ve soykırım ve bu vahşetin karşısındaki şanlı direniş doğruyu yanlıştan, hak ile batılı, zalim ile mazlumu, izzeti zilletten ayırt eden fert fert Furkan bir müslüman bir mümin olarak karşımızda duruyor. Esfele Safilini zorlayan siyonist zalimler, Filistin’de sadece bir halkı değil, aynı zamanda insanlığın tüm ilke ve değerlerini sistematik bir şekilde katlediyor” dedi.
Başta ABD olmak üzere Batılı devletlerin bu katliama göz yummanın da ötesinde İsrail’i açıktan desteklemekten çekinmediğini ifade eden Kuru, “Katil devleti, soykırım silahlarıyla donatan ABD, Gazze’deki mezalimin bizatihi faili konumunda olmayı sürdürüyor. Emperyalist ABD, Gazzeli mücahitlerin zillete uğrattığı siyonistleri koruyup kollarken, son günlerde dünyanın bir çok kentinde siyonizm zıttı gösterilerin yoğunlaştığına ve Siyonist soykırımın bizatihi hamisi olan ABD’ de de zalim yöneticilerine hakkı çekinmeden haykıran binlerce vicdan sahibine şahitlik ediyor. Bizler de hepinizin malumu olduğu üzere 7 Ekim’den bu yana vicdan sahibi insanlar olarak, tüm dünyada dalga dalga yayılan Filistin eylemlerine devam ediyoruz. Biz biliyor ve inanıyoruz ki küçük büyük yapılan her eylem gösterilen her duruş katil Netenyahu ve hamilerini rahatsız ediyor. Yakın tarihin en örgütlü kötülüğü olan siyonizmle mücadele sathının daha da genişlemesi için artık elimizden ne geliyorsa açık yüreklilikle yapma devam etmeliyiz” diye konuştu.
Konuşmanın ardından yapılan dua ile program sona erdi.
Elif Güneri: “Hedefim kız çocuklarına ilham kaynağı olmak”
Karabüklü milli boksör Elif Güneri, şampiyonluklar yaşayarak daha fazla kız çocuğuna ilham kaynağı olmak istediğini söyledi.
Son olarak Polonya'nın başkenti Varşova'da World Boxing tarafından düzenlenen 2025 Felix Stam Dünya Boks Kupası'nda 80 kiloda altın madalya Kazanan milli sporcu Elif Güneri, yıl sonunda Hindistan'da World Boxing'in düzenleyeceği Şampiyonlar Gecesi'nde de mücadele etmeye hak kazandı. Kazakistan'da 28 Haziran - 7 Temmuz 2025 tarihlerinde arasında yapılacak 2025 World Boxing Kupası'na hazırlanan Güneri oradan da şampiyonlukla ayrılıp, hem İstiklal Marşı'nı okutmak hem de puan toplamak istiyor.
Elif Güneri: "Amacım şehrime ve ülkeme tekrar altın madalya kazandırmak" Polonya'daki şampiyonadan altın madalyayla döndüğü için mutlu ve gururlu olduğunu belirten Elif Güneri, "Şampiyona Polonya'daydı, Varsova'da düzenlendi. Sıklet değiştirdik. Ağır sıklet oynuyordum, 80 kiloya düştüm. 80 kilo yarışımda şampiyon oldum ve dediğim gibi ülkemi ve şehrimi en iyi şekilde temsil ettim. İstiklal Marşımızı Polonya'da, bütün Avrupa'yı dinletmek gerçekten çok onur verici bir olaydı. Şimdi Kazakistan'da önümüzde tekrar bir World Boxing'in bir serisi var. Ayın 27’inde Kazakistan'a gidiyoruz. Amacım burada şampiyon olmak. Şehrime ve ülkeme tekrar bir altın madalya kazandırmak" dedi. Güneri, altın madalya almanın World Boxing'te nasıl bir avantaj sağladığı ile ilgili olarak ise, "Bu sene sonunda Hindistan'da yapılacak olan Şampiyonlar Gecesi’nde direkt dövüşme hakkı elde edecek ve ben de bu hakkı elde ettim. Amacımız her zaman ülkemizi ve şehrimizi en iyi şekilde temsil etmek. Kazakistan'da da hedef kürsü ve 4-14 Eylül'de İngiltere Liverpool'da yapılacak olan Dünya Şampiyonası için puan toplayıp, seri başı olmak" şeklinde konuştu.
"Amacım kız çocuklarına örnek olabilmek" Amacının sadece madalyalar almak olmadığını aktaran milli boksör, "Karabük’teki çocuklara örnek olmak istiyorum. Benim en büyük amaçlarımdan ya da vizyonlarımdan biri de kız çocuklarına örnek olabilmek. Karabük biliyorsunuz, Cumhuriyet kenti ve küçük bir şehir. Ben bu şehirde doğdum, büyüdüm. Bu şehirde eğitim aldım ve bu şehirde eğitimcilik yapıyorum, bu şehirde öğretmenim. Benim en büyük amacım bu şehri en iyi şekilde tanıtmak, temsil etmek ve özellikle kız çocuklarına örnek olmayı çok istiyorum. Ben ismimi çok rahat bir şekilde duyurdum. Çok çalıştım, çalışmamın sonucunda meyvelerini aldım, adımı duyurdum. Onların da bu imkanlarla daha iyi bir şekilde duyurabileceklerine inanıyorum" diye konuştu. Elif Güneri’nin antrenörü Baykan Arslan ise Karabük'te Elif'in şampiyonluklarına çok alışıldığını ve durumun aslında bu kadar kolay gerçekleşmediğini belirterek, "Her madalyanın ayrı bir emeği var. Avrupa ve dünya şampiyonalarımız, Türkiye şampiyonalarımız var, her biten turnuvadan bir hafta dinlenmeden sonra tekrar her şeye sıfırdan başlıyoruz. Dolayısıyla o süreçler devamlı bu şekilde devam ediyor. Yoksa zirveye bir kere çıkıp da orada kalmak kolay değil. Orada orayı taşımak zor. Dolayısıyla biz de bunu 20 yıldır Elif'le taşıyoruz" ifadelerini kullandı.
Arslan, yaz tatilinin gelecek olmasıyla ilgili çocuklara tavsiye verirken, "2025 yılı içinde 8 ayrı sporcumuz Türkiye madalyası aldı. Bu da hiç kolay değil. Baykan Aslan Boks Okulu Spor Kulübü olarak ciddi bir çalışma içerisindeyiz. Her gün sabah ve akşam antrenmanlarımız devam ediyor. Tesis anlamında Karabük'ün hiçbir eksiği yok. Gerçekten her branşın bizim de olduğu gibi kendine özgü bir salonu var. Antrenörü var. Dolayısıyla bu çok önemli ve ilimiz gençliği için çok büyük bir şans. Gençlerimiz, çocuklarımız hangi branşı seviyorsalar mutlaka spor yapmalı. İlimizin de yapısı gereğiyle salon sporlarında çok daha başarılı olacaklarına inanıyorum" ifadelerini kullandı.