blank
Yusuf Korkmaz tarafından
21 Temmuz, 2024 15:14 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

İrken: “Tasarruf Olacaksa En Baştan Başlamalı”

Karabük Birlik Medya'nın canlı yayın konuğu olan Karabük Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (SMMMO)   Başkanı Atakan İrken, "Halkımız tasarruf tedbirlerine siyasetin en üst kademesinden en alt kademesine kadar uyulmasını istiyor" dedi Karabük Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (SMMMO)   Başkanı Atakan İrken Karabük Birlik Medyanın canlı yayın konuğu oldu. "KONUNUN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ" Dünya’da ve Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik krizden kurtulmanın çaresi olarak yayınlanan tasarruf tedbirleri kapsamında özellikle kamu kurumlarında kullanılan araçların azaltılması, bunun yanında da acil durumlar haricindeki yatırımların durdurulması gibi alınan kararlar olduğunu söyleyen Karabük Mali Müşavirler Odası Başkanı Atakan İrken konunun takipçisi olduklarını söyledi. "EKONOMİK KRİZ ESNAFI  PERİŞAN ETTİ" Yaşanılan ekonomik krizden dolayı esnafın perişan vaziyette olduğunu söyleyen Başkan İrken; "Tasarruf tedbirlerinde halkımızın ve esnafımızın görmek istediği tek şey şu; siyasetin en üst kademesinden en alt kademesine kadar tasarruf tedbirlerine uyulmasını istiyor. Global bir krizin olduğunu görüyoruz. Eğer taşın altına elimizi koyacaksak bu durum siyasetin en üst kademesinden başlaması gerekiyor. Yukarıdan her türlü israf yapılacak ama en alt kademede olan vatandaştan tasarruf beklenecek. Örneğin emekli maaşları" dedi. Yaklaşık bir ay evvel kamuoyuna bazı maddeleri sızdırılan torba yasa ile ilgili de açıklamalarda bulunan İrken; “Geçtiğimiz haftalarda gündeme gelen özellikle garsonlara ödenen bahşiş ve kuryelerin gelirlerine vergilendirme vardı ama bu durum yeni yasada gündemden kaldırıldı. Bir diğer konu da gelir vergisi ve kurumlar vergisi mükelleflerinin de asgari tutara göre gelir vergisi durumu vardı ama bunu da gelen tepkiler neticesinde yeni yasada göremiyoruz" dedi. Torba yasanın en çok konuşulan konularından biri olan gelir vergisi, kurumlar vergisi ve cezaların olduğunu söyleyen İrken; “Kurumlar vergisi mükellefleri için asgari bir ödeme tutarı getiriliyor. Önceki dönemde kurumlar vergisi matrahının tespitinde bağış yardımları, geçmiş yılın zararlarının mahsubu gibi durumların yerine kurumların geçmiş dönem matrahlarının %10’un altında olamaz, yani taban olarak belirlenen durum %10 olarak kabul edilecektir. Sen ne kadar yatırım yaparsan yap, ne kadar bağış yaparsan yap bunlar göz önüne alınmayacak kazancının en az %10’unu ödeyeceksin. Bu durum mevcut yasalarla çelişen bir durum.”dedi. "BU YASALAR EMEKLİLER ÜZERİNDEKİ YÜKÜ ARTIRIYOR" Bu tür yasaların, kamunun bütçe dengelerini sağlamak amacıyla gündeme geldiğini ifade eden başkan İrken, "Ancak emekliler üzerindeki yükü artırması da kaçınılmaz oluyor. Ayrıca, tasarruf devri  esnafı da etkiliyor. Vergi düzenlemeleri ve kiralama politikaları gibi konular esnafın ekonomik dengelerini etkilemekte,  ayrıca  politikalarındaki değişiklikler, geniş bir kesim tarafından önemseniyor. Garson ve kuryelere Bahşiş gelirlerinin vergilendirilmesi ve bu konudaki yasal düzenlemeler, kamuoyunda büyük yankı uyandırıyor. Vergi politikalarımızı belirlerken halkın tepkilerini dikkate alıyoruz. Siyasi kararlarımızı kamuoyunun görüşlerini ölçerek şekillendiriyoruz. Turizm sezonunda otellerimiz Ege ve Akdeniz bölgelerinde yeterince turist çekemiyor. Milli paramızın ülkemizde kalması için karşılaştırma yapalım: Evet, enflasyon var ama bu kadar yüksek olduğunu düşünmüyorum. Mesela, yurt dışında 2 TL'ye satılan bir ürün neden Türkiye'de 10 TL'ye satılıyor? Biraz da fahiş fiyatlar oluştuğunu düşünüyorum. Karabük gibi bir yer düşünelim. Askeri ücret belli, emekli maaşı belli. Biraz insaf, tamam herkesin malının değeri var ama bu kadar da değil " dedi. Son olarak vergi ve SGK borcu bulunan gelir vergisi ve kurumlar vergisi mükelleflerinin vergi ve SGK borçlarını yapılandırma adı altında bir yasa çalışmasının da olduğunu söyleyen Mali Müşavirler Odası Başkanı Atakan İrken, “ Vergi ve SGK borcu olan mükelleflerimizin geçmiş borçlarını bir kalemde ödeme şansının çok zor olduğu ve bu konu ile ilgili de borçların yapılandırılması hususunun da artık yüksek sesle konuşulduğu ve yasa ile ilgili çalışmalarında hızlandığını duyuyoruz. Yapılandırma artık zorunlu bir hal aldı. Aynı zamanda yapılandırma yapıldığı zaman hazinemizde bu durumdan en çok faydalanan yer olacaktır. Gerçekten sıkıntı çok büyük ve yapılandırma olmak zorunda" diye konuştu.
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
29 Ağustos, 2025 00:52 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Samsun’da zirai don, fındık rekoltesini düşürdü

Samsun’da 2024 yılında 114 bin 89 ton fındık üretildiğini, 2025 yılında ise yaklaşık 91 bin 500 ton üretim beklendiğini açıklayan Vilayet Tarım ve Orman Müdürü Kemal Yılmaz, "Zirai don afetinden yaklaşık 400 bin dekar alan etkilendi" dedi.
İl Müdürü Yılmaz, Çarşamba ilçesi Arımköseli Mahallesi’nde Cemil Altunışık’ın fındık bahçesini, Terme ilçesi Hüseyinmescit Mahallesi’nde ise Mazhar Yüksel’in çilek bahçesi ile Zekeriya Ay’ın fındık bahçesini ziyaret etti. Bu yıl nisan ayında yaşanan don olayının fındık rekoltesini olumsuz etkilediğini vurgulayan Yılmaz, üreticilere eserlerini hasattan sonra bekletmeden kurutma süreçlerini yapmaları gerektiğini söyledi.

"400 bin dekar alan etkilendi"
Bölgede yaklaşık 400 bin dekar alanda don ziyanı görüldüğünü aktaran Yılmaz, "İlimizde 2024 yılında 114 bin 89 ton fındık üretimi gerçekleşmiştir. 2025 yılında ise yaklaşık 91 bin 500 ton fındık üretimi beklenmektedir. Bu sene evvelki yıllara nazaran rekoltenin düşük olmasının en büyük sebebi nisan ayı içerisinde ülke genelinde yaşanan zirai don olayından kaynaklanmaktadır. Bölgemizde yaşanan bu don afetinden yaklaşık 400 bin dekar alan etkilenmiş olup fındık başta olmak üzere ceviz, şeftali, elma, armut, kiraz, ayva, üzüm, kayısı nektarin ve vişne üzere meyve kümesi eserler en fazla ziyanı görmüştür. Bakanlığımızın talimatları doğrultusunda bu alanlarda hasar tespit çalışmaları gerçekleştirilmiştir" diye konuştu.
Fındıkta randıman ve kaliteyi artırmaya yönelik çalışmalar kapsamında file sistemlerinin kullanımının teşvik edildiğini belirten Yılmaz, "2024 ve 2025 yıllarında Kırsal Kalkınma Takviyeleri kapsamında 121 üreticiye 3 bin 442 dekarlık alanda hasat filesi dayanağı verildi ve toplam 15 milyon TL hibe ödemesi gerçekleştirildi. Kendi imkanlarıyla sisteme geçen üretici sayısı da artıyor" formunda konuştu.
Kahverengi kokarca ile uğraşa de değinen Yılmaz, üreticilere ilaçlamada tavsiye edilen müddet ve dozlara uymaları gerektiğini hatırlatarak, bol ve bereketli bir eser dönemi diledi.
Ziyaretlere vilayet ve ilçe müdürlükleri yetkilileri de katıldı.

Bizi sosyal medyadan takip edin