İnebolu’da Vergi Rekortmenlerine Ödül

Karabük Postası tarafından
23 Haziran, 2015 07:44 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

KASTAMONU İnebolu Ticaret ve Sanayi Odası, İnebolu’da en yüksek gelir ve kurumlar vergisi ödeyenlere ödül verdi. İnebolu Ticaret ve Sanayi Odası’nın düzenlediği törenle en yüksek gelir ve kurumlar vergisi veren iş adamlarına ödül verildi. Törende konuşan AK Parti Kastamonu Milletvekili Metin Çelik, İnebolu Limanı'nın büyütülmesi ve özelleştirme sürecinin de devam ettiğini belirterek, kapasitesinin en az 10 milyon tona ulaştırılması noktasında önlerinde duran en önemli işlerden birinin İnebolu Limanı olduğunu söyledi. İnebolu Limanı'nın tek başına yeterli olmadığını ve yol olmadan limanın iyi işlemesinin mümkün olmayacağını söyleyen Çelik, “Seçim sürecinde ve daha öncesinde birçok kez dile getirdik. Bu yolun şuanda projesini tamamladık ve yatırım programına alınması noktasına geldi. Yaklaşık 29 kilometre geliş-gidiş olmak üzere bölünmüş İnebolu tünellerini planladık. Bu bizim için çok önemli. Kastamonu’nun hayati bir projesi olarak görüyorum. Kastamonu’nun önündeki engelleri sırası ile kaldırıyoruz” dedi. Sahil yolunun Kastamonu için önemli olduğunu ve bu yüzden sahil ilçelerinin ulaşım noktası konusundaki sıkıntılarının farkında olduklarını belirten Çelik, “1,5 ay önce Cide’de 200 milyon liralık 5 kilometrelik bir tünel ihalesi yapıldı” diye konuştu. İnebolu’da ekonominin canlanmasının buradaki iki temel unsurun gerçekleşmesine bağlı olduğunu vurgulayan Çelik, “Sadece İnebolu’da değil merkez ve diğer ilçelerde de sanayinin gelişmesi, organize sanayilerin daha işler hale gelmesi ve yeni organize sanayiler planlanıyor. Bunlar, İnebolu Yolu ve Limanı ile birleştirildiğinde İnebolu kuzeyin yıldızı olabilecek bir ilçe olacak” şeklinde konuştu. Kastamonu’nun sosyal ve ekonomik açıdan gelişmesi için ne gerekiyorsa yapacaklarını aktaran Çelik, şöyle konuştu: “Bir seçim geçirdik hayırlı uğurlu olsun memleketimiz için, biz milletimizin kararına saygı duyuyoruz. Milletimizin verdiği sirayet neyse o istikamette bugüne kadar hareket ettiğimiz gibi bundan sonrada aynı sorumluluk bilinci ile davranmaya devam edeceğiz. Ben bunu kendi partim açısından söylüyorum ama diğer siyasi partilerimiz de aynı sorumluluk ve kararlılığı sergileyecektir. İnebolu ile ilgili adliye ve hastane meselesi var bunlarda bizim takibimizde gönlünüz rahat olsun inşallah hükümetimiz en kısa sürede kurulduğunda biz bu meseleleri oraya taşıyıp bundan sonra da milletvekili olarak da takipçisi olacağıma sizlere söz veriyorum.”

Bizi sosyal medyadan takip edin

Fındığın 12 aylık serüvenini evinin merdiven duvarına resmettirdi

blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
15 Mayıs, 2025 12:15 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Giresun’un Piraziz ilçesinde fındık kırma atölyesi işleten Demet Öztürk, meskeninin merdiven duvarlarını bir sanat galerisine dönüştürdü. Öztürk, fındığın dört mevsim süren on iki aylık gelişim sürecini yağlı boya fotoğraflarla anlattı.
Fındık atölyesini bir periyot meskeninin üst katında işleten Öztürk, merdivenlerden çıkan konukların dikkatini çekmek ve fındığın serüvenini anlatmak için farklı bir fikre imza attı. Görsel Sanatlar Öğretmeni Mustafa Seyis’in dayanağıyla duvarları bir sanat yapıtı haline getirdi. Yaklaşık iki ay süren bu imece çalışmasında, fındığın tabiattaki döngüsü ay ay resmedildi.
Öztürk, "Her gün işime giderken bu renkli duvarlardan geçiyorum. Her ayın fındıkla ilgili başka bir manası var. Bu duvar yalnızca bir süs değil, fındığa duyduğumuz hürmetin da ifadesi" dedi.
Duvar fotoğraflarında yalnızca fındık değil, Karadeniz tabiatına ilişkin çeşitli ögeler da yer veren Öztürk, "Sadece fındığın değil, fındık bahçesindeki tabiat ögelerine da yer verdik. Bahçede yetişen sakarca bitkisinin yanı sıra çuha, menekşe ve mimoza çiçekleri de yer alıyor. Hatta fındık bahçelerinde zararlıları yiyerek beslenen kara tavuk da fındık kısımlarına yuva yapmış haliyle tasvir edildi zira, kara tavuk bolluk rahmet manasına gelmektedir. Sanat galerisine dönüşen fındığın on iki aylık serüvenini görmeye gelenler dahi oluyor" diye konuştu.
Öztürk, Türkiye’de fındığın 12 aylık sürecini anlatan emsal bir çalışmanın olmadığını vurgularken, özgün teşebbüs, hem tabiata hem de klasik üretime dikkat çeken örnek bir sanat çalışması olarak da dikkat çektiğini söyledi.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.