Karabük Postası tarafından
15 Aralık, 2022 14:02 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Güneş: “Türkiye’deki 83 Bin 300 Camiyi Hayırseverler Yaptırdı”

AK Parti Karabük Milletvekili Niyazi Güneş, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Diyanet İşleri Başkanlığının 2023 yılı bütçesi hakkında açıklamada bulundu. Güneş, Diyanet İşleri Başkanlığının anayasal görevinin; İslam dininin inanç, ibadet ve ahlâk esaslarıyla ilgili işleri yürütmek, sahih dini bilgi ile toplumu aydınlatmak ve ibadet yerlerini yönetmek olduğunu belirtti. Diyanetin; bu misyonunu yurt içinde il ve ilçe müftülükleri, yurt dışında ise dış temsilcilikleri aracılığıyla yerine getirdiğini ifade eden Güneş, "Orta Asya’dan Balkanlara, Avrupa’dan Amerika’ya, Afrika’dan Avustralya’ya kadar geniş bir coğrafyada, 130 bini aşkın personeliyle dini, hayri ve sosyal hizmet sunan uluslararası bir kurum hâline gelmiştir. Başkanlık bütün camilerimizin yansıra, aile ve dini rehberlik bürolarında, diyanet gençlik merkezlerinde, sosyal hizmet ve ceza infaz kurumlarında, hastanelerde, öğrenci yurtlarında, hayatın hemen hemen her alanında var olan ve hizmet sunan bir kurumdur" dedi. 99 yıllık süreçte, Tüekiye'de cami sayısının 90 bine ulaştığını aktaran Güneş, "Buna göre cumhuriyet döneminde yapılan 82 bin 300 caminin hiçbiri Devlet Yatırım Bütçesine alınarak inşa edilmemiştir. İnşa edilen bütün camiler tamamen hayırsever ve hamiyetperver halkımızın kendi öz katkılarıyla yaptırdığı eserlerdir. Bu itibarla; Diyanet İşleri Başkanlığının bütçesi yatırım bütçesi değildir. Müzakere edilen başkanlık bütçesinin yüzde 96’sı personelin maaş ve SGK primleri gideridir" diye konuştu. Her yıl bütçe görüşmelerinde, Diyanet İşleri Başkanlığının bütçesi ile çeşitli Bakanlıkların bütçeleri kıyaslanarak "Bütçe yine Diyanete çalıştı", “Diyanetin bütçesi 7 bakanlığın bütçesini geride bıraktı” tarzında yapılan eleştirilerin insaftan yoksun ve doğruyu yansıtmadığını vurgulayan Güneş, şunları kaydetti: "Cumhuriyet tarihinde arka arkaya 21 defa bütçe yapma imkanına sahip olan tek siyasi parti AK Partidir. Milletimizin itimadına ve teveccühüne şükran borçluyuz. Nice 20 yıllar temennisiyle merkezi yönetim bütçemizin ve Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesinin hayırlı olmasını diliyorum." (Halil Kızılyer)

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
04 Ekim, 2025 16:52 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Sanayi sitesindeki cinayatin sanıklarının yargılanmasına devam edildi

Kastamonu’da kaporta tamiri ve araç boyama sebebiyle çıkan arbedede kaporta ustasının öldürülmesiyle olayıyla ilgili sanıkların yargılanmasına devam edildi.
Olay, 13 Temmuz 2024 yılında Kastamonu Eski Sanayi Sitesi 6. Sokak’ta meydana geldi. Edinilen bilgiye nazaran, sanayi sitesinde kaporta ustası olarak çalışan İbrahim Aslan ile Ümit B. ve kardeşi Fatih B. ortasında kaporta tamiri ve araç boyaması sebebiyle tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine çıkan arbedede taraflar birbirlerine bıçak ve silahla saldırdı. Taraflar ortasında çıkan silahlı arbedede kaporta ustası İbrahim Aslan, kurşunların isabet etmesi sonucu olay yerinde hayatını kaybetti. Polis takımları tarafından başlatılan çalışma sonucunda, cinayet olayına karıştığı belirlenen birebir aileden Yaşar B., Ümit B., Fatih B., Kazım B. ve Sevinç B. gözaltına alındı. Kastamonu Adliyesine sevk edilen şüphelilerden Ümit B. ve Fatih B. tutuklanırken, Yaşar B., Sevinç B. ve Kazım B. ise isimli denetim kaidesiyle hür bırakıldı.
Olayın akabinde sanıklar hakkında"kasten öldürme" cürmünden açılan dava Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye devam etti. Duruşmada kendisini savunan tutuklu sanık Ümit B., "Benim yerimde kim olsa birebirini yapardı. Ailemi korumak zorunda kaldım. Mecbur bırakıldım. Aracım gasp edildi. Sonra aileme silahlı akın oldu. Tehlikeyi savuşturmak için rast gele ateş ettim. Bu yüzden tahliyemi isterim. Palavra beyanlarda bulunuluyor. Aleyhime verilen sözleri muhakkak kabul etmiyorum" dedi.
Fatih B. ise, "Aleyhime verilen sözleri kabul etmiyorum. ’Fatih’te iki tane silah vardı’ biçiminde sözler verildi. Bundan ötürü tutuklu bulunuyorum. Daima aleyhime değişik ve palavra sözler veriliyor. 15 aydır tutukluyum, çocuğum okulu bırakmak zorunda kaldı. Hasta çocuğum var. Bir gün tedavisine dahi gidemedim. Maddi olarak da ailem güç durumda. Uzun müddettir tutukluyum ve ailem mağdur oldu, tahliyemi talep ediyorum" diye konuştu.
Tutuksuz yargılanan sanıklar Yaşar B., Sevinç B. ve Kazım B. ise, hatasız olduklarını söz ederek beraatlarını talep ettiler.
Maktul İbrahim Aslan’ın eşi M. Aslan da, "Hepsi tutuklansın, cezalandırılsın. Hepsi ezberlemiş halde tabirlerini veriyorlar" biçiminde konuştu.
Olay yerinde yapılan keşif raporunun gelmesinin beklenmesine karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

Bizi sosyal medyadan takip edin