Karabük Postası tarafından
14 Temmuz, 2023 12:22 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

FETÖ’cü Darbeye Milli İrade Tokadının 7. Yıldönümü

15 Temmuz Şehitlerini Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeni ile Cumartesi günü  tüm yurtta farklı etkinlikler  düzenlenecek. Karabük’te de ilk olarak  Şehitlikler ziyaret edilecek, saat 19.30’da  Cuma Pazarından başlayarak Kemal Güneş Caddesinde  sona erecek olan Demokrasi ve Milli Birlik Yürüyüşü yapılacak. 15 Temmuz Hain darbe girişiminin yedinci yıldönümü nedeniyle  Karabük'te bir dizi etkinlikler yapılacak. Etkinlikler kapsamında 15 Temmuz Cumartesi  günü saat 11.00’de Karabük Valiliği Şehitler Fidanlığına Şehitler anısına fidan dikimi yapılacak. ardından  Şehit Metin Arslan’ın Öğlebeli Mezarlığındaki  kabri ziyaret edilecek. Saat 12.00'de Yenişehir camiinde Mevlid-i Şerif programı düzenlenecek. Öte yandan Kent Meydanında etkinlikler süresinde kan bağışı düzenlenecek. Saat 19.30’da  Cuma Pazarından başlayıp, Kemal Güneş Caddesinde  son bulacak olan Demokrasi ve Milli Birlik Yürüyüşü yapılacak. Yine aynı yerde yapılacak olan etkinlikler saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunması ile başlayacak,  Protokol konuşmalarından sonra yarışmalarda dereceye giren öğrenci ve sporcular için ödül töreni düzenlenecek. Ödül töreninden sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın halka hitabı  canlı olarak yayınlanacak.  Saat 21.00'da Şirinevler Ticaret Merkezi önünden başlayarak Ticaret ve sanayi Odası binası önünde sona erecek olan Sancak Koşusu yapılacak. Çiğdem Gürdal 15 Temmuz Özel Konserinin ardından  Kültür ve Turizm Bakanlığı Ses Sanatçıları  Çiğdem Gürdal, Nilgün Kızılcı, Cem Gürdal tarafından Türk Dünyası ve Kahramanlık Türküleri seslendirilecek,  Tasavvuf Musikisi ve Halk Dansları Gösterileri ile program sona erecek. VALİ GÜREL: “TÜRK MİLLETİ TARİHİ BOYUNCA ESARETE BOYUN EĞMEMİŞTİR" “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” dolayısıyla bir mesaj yayımlayan Karabük Valisi Fuat Gürel, 15 Temmuz'un  bedeli canla, kanla ödenmiş şanlı Bayrağımıza, Aziz Vatanımıza, birliğimize, dirliğimize kasteden hainlerin hayasızca akınına “Dur!” diyen yiğitlerin bayramı olduğunu belirterek,  şu ifadelere yer verdi: "Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım, Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım! Kükremiş sel gibiyim; bendimi çiğner, aşarım; Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım. Tarihinin hiçbir döneminde esarete boyun eğmemiş, istiklal ve istikbali uğruna nice destanlar yazmış ve tüm dünyaya belletmiş Aziz Milletimizin asil kahramanlarının FETÖ terör örgütünün hain emellerini akîm bırakarak milli iradeyi hiçe sayanlara verdikleri unutamayacakları, hatta hainlerin bu Vatan üzerindeki umutlarını ilelebet yok eden bir dersin adıdır 15 Temmuz. Milletimizin demokrasi bayramıdır. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’ne ulaşmanın onur ve gururunu hep birlikte yaşıyoruz. Bu vatan toprağın kara bağrında sıra dağlar gibi duranlarındır. Bir tarih boyunca O’nun uğrunda kendini tarihe verenlerindir. 15 Temmuz bedeli canla, kanla ödenmiş şanlı Bayrağımıza, Aziz Vatanımıza, birliğimize, dirliğimize kasteden hainlerin hayasızca akınına “Dur!” diyen yiğitlerin bayramıdır. O yiğitler ki hiç bitmeyecek ve ilelebet Bayrak inmesin, ezanlar dinmesin düsturuyla nöbete devam edeceklerdir. Onlar, ölümün üzerine koşarak gidenler ve ölümü de öldürenler. Onlar, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın hainlere karşı durma çağrısıyla tek yürek olan, ülkenin dört bir yanını zafer salaları ile inleten asil kahramanlar. Çok şükür bugün o karanlık geceyi yüreklerindeki vatan ateşiyle aydınlatan kahramanlarımız sayesinde bizler 15 Temmuz’ları esaretin yıl dönümü olarak değil, Demokrasi ve Milli Birlik Günü olarak ifa ediyoruz. Allah; Bayrak, Vatan ve mukaddesatımız uğruna canlarını feda eden birlik ve beraberliğin gücünün, millet olmanın erdemini tankın, merminin gücünden aziz bilen tüm şehitlerimizin şahadetini mübarek eylesin. Bizlere düşen görev her an ve her daim tüm kuvvetimizle uyanık olmak, çağı okuyabilmek, çağın ötesini yakalamak için çok çalışmak, başarmak ve her bir şehidimizin, her bir kahraman gazimizin hikayesindeki imanla müşerref o asil ruhu nesilden nesile taşıyabilmektir. Malazgirt'ten, Çanakkale'ye, Dumlupınar'dan 15 Temmuz'a kadar bizi biz yapan, bir yapan değerlerimizin adeta damarlarımızdaki asil kan ile güçlenerek milli irademizin yıkılmaz bir kalesi olması bizler için en büyük onur ve gurur vesilesidir. Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün “Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir” veciz sözlerinin yankısıyla biz nasıl Vatan için yaşamayı biliyorsak yeri geldiğinde elbette her birimiz Vatan için ölmeyi de biliriz. Bu düsturdan aldığımız azim, sebat ve kararlılıkla Aziz Milletimizin asil evlatları her sabah daha güçlü ve daha müreffeh bir Türkiye’ye uyanacaklardır. Bir dağ yıkılır yere gözünden yaş akmadan, Hangi yürek gider şahadete böyle gözünü kırpmadan. Bu vesileyle bu Vatan’ın bekası için arşın gölgesinde soluklanan hemşehrilerimiz Şehit Metin Arslan ve Şehit Barış Efe nezdinde şahadet mertebesine erişen tüm şehitlerimize rahmet diliyor, kahraman gazilerimizi minnetle yad ediyorum. Şehitlerimizin aziz emanetleriyle hayatta olan kahraman gazilerimiz başta olmak üzere tüm hemşehrilerimi ve dünyanın neresinde olursa olsun kalbi Vatan Vatan diye atan tüm vatandaşlarımı sevgi, saygı ve muhabbetle selamlıyorum. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günümüzde Türkiye Yüzyılının Asil Kahramanlarına Selam Olsun. Birliğimiz daim, dirliğimiz kaim olsun." (Haber Merkezi)        
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Asuman Doğan tarafından
04 Mayıs, 2025 13:51 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Safranbolu’nun Özgün Mimarisi Kayboluyor

Safranbolu’nun tarihi dokusu korunmaya çalışılırken, yeni yapı ve satışlar endişe yaratıyor.

Safranbolu, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan ve Osmanlı döneminden kalma özgün mimarisiyle kent ölçeğinde koruma altında yer alıyor.
Bölgenin kültürel ve turistik değerlerini koruma amacıyla yapılan restorasyon çalışmaları ve projeler, bölgeyi hareketlendirse de, son zamanlarda bahçeli iki katlı evlerin satılık ilanlarıyla yer alması ve yeni yapıların geleneksel mimariye uygun olmaması endişe yaratıyor.
Emlak piyasasında yaşanan hareketlilik, Safranbolu’nun özgünlüğünü tehdit ediyor. Konakların bakım ve restorasyon maliyetlerinin yüksek olması, ev sahiplerini satışa yönlendiriyor. Bu durum, emlak piyasasında hareketlilik sağlarken, aynı zamanda bölgenin mimari bütünlüğüne zarar verme riski taşıyor. Çarşı ve Bağlar bölgelerindeki evlerin satılık ilanlarında yer alması ise bazı endişeleri açığa çıkarıyor. Çünkü o sokaktaki evlerin birçoğu artık kaderine terk edildi.
Emlak sektörünün önde gelen isimleri, Safranbolu’nun mimari kimliğinin korunması gerektiğine vurgu yapıyor. Karabük’te Emlakçı Hakan Ayhan şu değerlendirmeyi yaptı:
-“Bölgedeki restorasyon çalışmaları ve emlak hareketliliği, geleneksel mimarinin sürekliliğini tehdit ediyor”
Ayhan: "Safranbolu’da özellikle tarihi konakların restorasyonu ile satışı artarken, yeni yapıların geleneksel Türk evi mimarisine uygun yapılmaması ise endişe yaratıyor. Miras yoluyla hissedarlar arttıkça, bazı evlerin önünde satılık ilanı yazılarının daha da çoğaldığını görüyoruz. Ancak, bölgenin kimliğine uygun olmayan projeler, turizm açısından olumsuz etkiler yaratabilir. Bu nedenle, hem alıcılar hem de satıcılar çok daha bilinçli olmalı, restorasyon ve inşaatlarda geleneksel mimarinin esas alınması gerekiyor." dedi.
Safranbolu’da tarihi konaklarda satılık yazısının artmasıyla birlikte, hem turizm destinasyonunu hem de mahalle sakinlerini olumsuz etkilediği görülüyor. Safranbolu’nun özgün mimari yapısının korunmasının önemine vurgu yapan, Emlakçı Ayhan ile yapılan görüşmede, bölgedeki satış trendleri ve mimari uyum konuları detaylandırıldı.
Ayhan sözlerine şöyle devam etti:
"Ünlü sanatçı Hakan Peker’in restore ettiği ev gibi, bölgedeki tarihi konakların aslına uygun restore edilmesi, hem bölgenin kültürel değerlerinin korunması hem de turizm gelirlerinin artması açısından büyük önem taşıyor. Ama herkes bu duyarlılıkta olmayabiliyor ya da duyarlı oluyor ancak maddi açıdan imkanı sınırlı kalıyor. Bu konuda tarihi bir evin satışında, aslına uygun yenilenmesi şartı konularak, bununda en geç 1 yıl gibi bir sürede yapılması gerekebilir. İtalya’da bugün 1 Euro’ya ev alıyorsunuz deniliyor ama aslına uygun yenilenmeyi şart koşuyor. Burada bu uygulamaları ancak bilinçli alıcılar üstleniyor. Evlerde yaşam olmadıkça satın alınmasının bir manası da kalmıyor. Sit alanındaki evi koruma altında değilse villa tarzı geniş balkonlu, garaj kapılı ve özgün duvarların yıkıldığı modern yapılar yapılıyor, bu yapılar geleneksel yapıya uygun olmadığında, bölgenin bütünlüğüne ve özgünlüğüne zarar veriyor."
Emlakçıların, Safranbolu’nun kent dokusunun korunması adına, yerel yönetimler ve inşaat sektörü ile birlikte hareket etmesi gerektiğine dikkat çeken Ayhan, ayrıca bölgedeki emlak piyasasının sürdürülebilirliği için, restorasyon ve yeni yapımların geleneksel mimariye uygun olarak yapılması gerektiğine işaret ediyor.
Safranbolu’da, tarihi mirasın korunması ve ekonomiye katkı sağlayacak doğru adımların atılması, bölgenin geleceği açısından büyük önem taşıyor. Gelişmeleri yakından takip edecek bağımsız bir denetim mekanizmasının, bölgenin turizm ve emlak piyasasının, kültürel miras değerleri çerçevesinde şekillenmesinde rol alması bekleniyor.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.