Karabük Postası tarafından
26 Ekim, 2023 13:06 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Dünya balıkçılığının kalbi Türkiye’de atacak

Akdeniz ve Karadeniz'in en büyük Balıkçılık Bilimi Forumu FISHFORUM, 19-23 Şubat 2024 tarihleri arasında Türkiye'nin ev sahipliğinde Antalya'da yapılacak. Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma için Okyanus Bilimi On Yılı (2021-2030) kapsamında düzenlenen Balıkçılık Bilimi Forumu, Akdeniz ve Karadeniz'deki balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliği ile ilgili en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyor. Dünya çapında su ürünleri alanında en fazla katılımın sağlandığı forumu Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Akdeniz Genel Balıkçılık Komisyonu (GFCM) düzenliyor. İlki 10-14 Aralık 2018 tarihlerinde İtalya'nın başkenti Roma'daki FAO merkezinde düzenlenen FISHFORUM'un ikincisine Türkiye ev sahipliği yapacak. Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğünün ev sahipliğinde 19-23 Şubat 2024 tarihleri arasında Antalya'da gerçekleştirilecek foruma, 50'den fazla ülkeden 500'den fazla bilim adamının katılması bekleniyor. Bilimsel ve akademik topluluklar, uluslararası kuruluşlar, sivil toplum örgütleri ile özel sektör paydaşları forumda konferanslar, çalıştaylar ve sanatsal sergiler gibi etkinliklerde bir araya gelecek. FISHFORUM 2024'te iklim değişikliği ve yenilikçi teknolojiler konularına odaklanan balıkçılıkla ilgili önemli konular ele alınacak. Forum ile Akdeniz ve Karadeniz balıkçılığının geleceğini daha iyi şekillendirmek ve bölgenin Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri doğrultusunda ilerlemesini sağlamak için öncelikleri belirlemek, bilim adamları ve politika yapıcılar arasında bilimsel tavsiyeler üretmeye yönelik tartışmaları ve iş birliğini teşvik etmek amaçlanıyor. "Dünya çapında prestije sahip forumun Türkiye'de düzenlenmesi uluslararası alandaki etkinliğimizi artıracak" Konuyla ilgili değerlendirme yapan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, dünya çapında prestije sahip Balıkçılık Bilimi Forumu'nun Türkiye'de düzenlenmesinin ülkenin uluslararası alandaki etkinliğini artıracağını belirtti. Akdeniz ve Karadeniz'in en büyük Balıkçılık Bilimi Forumu'nun sektör açısından önemli bir organizasyon olduğunu vurgulayan Yumaklı, "Bu organizasyonun Türkiye'de yapılması konusunda özel girişimlerde bulunmuştuk. Geçen yıl gerçekleştirilen Akdeniz Genel Balıkçılık Komisyonu'nun (GFCM) 45. Genel Kurul Toplantısı'nda FISHFORUM-2024'ün Türkiye'de yapılmasına karar verilmişti. Büyük önem verdiğimiz forumun hazırlıklarına başladık" ifadelerini kullandı. Bakan Yumaklı, forumun balıkçılık ve su ürünleri sektörüne önemli katkılar sağlayacağının altını çizerek, Türkiye'nin özellikle bölgede açık ara lider olduğu su ürünleri yetiştiriciliği ile turizm alanlarında ülkenin tanıtımına da katkı sağlayacağını kaydetti. (İHA)

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Asuman Doğan tarafından
04 Mayıs, 2025 13:51 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Safranbolu’nun Özgün Mimarisi Kayboluyor

Safranbolu’nun tarihi dokusu korunmaya çalışılırken, yeni yapı ve satışlar endişe yaratıyor.

Safranbolu, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan ve Osmanlı döneminden kalma özgün mimarisiyle kent ölçeğinde koruma altında yer alıyor.
Bölgenin kültürel ve turistik değerlerini koruma amacıyla yapılan restorasyon çalışmaları ve projeler, bölgeyi hareketlendirse de, son zamanlarda bahçeli iki katlı evlerin satılık ilanlarıyla yer alması ve yeni yapıların geleneksel mimariye uygun olmaması endişe yaratıyor.
Emlak piyasasında yaşanan hareketlilik, Safranbolu’nun özgünlüğünü tehdit ediyor. Konakların bakım ve restorasyon maliyetlerinin yüksek olması, ev sahiplerini satışa yönlendiriyor. Bu durum, emlak piyasasında hareketlilik sağlarken, aynı zamanda bölgenin mimari bütünlüğüne zarar verme riski taşıyor. Çarşı ve Bağlar bölgelerindeki evlerin satılık ilanlarında yer alması ise bazı endişeleri açığa çıkarıyor. Çünkü o sokaktaki evlerin birçoğu artık kaderine terk edildi.
Emlak sektörünün önde gelen isimleri, Safranbolu’nun mimari kimliğinin korunması gerektiğine vurgu yapıyor. Karabük’te Emlakçı Hakan Ayhan şu değerlendirmeyi yaptı:
-“Bölgedeki restorasyon çalışmaları ve emlak hareketliliği, geleneksel mimarinin sürekliliğini tehdit ediyor”
Ayhan: "Safranbolu’da özellikle tarihi konakların restorasyonu ile satışı artarken, yeni yapıların geleneksel Türk evi mimarisine uygun yapılmaması ise endişe yaratıyor. Miras yoluyla hissedarlar arttıkça, bazı evlerin önünde satılık ilanı yazılarının daha da çoğaldığını görüyoruz. Ancak, bölgenin kimliğine uygun olmayan projeler, turizm açısından olumsuz etkiler yaratabilir. Bu nedenle, hem alıcılar hem de satıcılar çok daha bilinçli olmalı, restorasyon ve inşaatlarda geleneksel mimarinin esas alınması gerekiyor." dedi.
Safranbolu’da tarihi konaklarda satılık yazısının artmasıyla birlikte, hem turizm destinasyonunu hem de mahalle sakinlerini olumsuz etkilediği görülüyor. Safranbolu’nun özgün mimari yapısının korunmasının önemine vurgu yapan, Emlakçı Ayhan ile yapılan görüşmede, bölgedeki satış trendleri ve mimari uyum konuları detaylandırıldı.
Ayhan sözlerine şöyle devam etti:
"Ünlü sanatçı Hakan Peker’in restore ettiği ev gibi, bölgedeki tarihi konakların aslına uygun restore edilmesi, hem bölgenin kültürel değerlerinin korunması hem de turizm gelirlerinin artması açısından büyük önem taşıyor. Ama herkes bu duyarlılıkta olmayabiliyor ya da duyarlı oluyor ancak maddi açıdan imkanı sınırlı kalıyor. Bu konuda tarihi bir evin satışında, aslına uygun yenilenmesi şartı konularak, bununda en geç 1 yıl gibi bir sürede yapılması gerekebilir. İtalya’da bugün 1 Euro’ya ev alıyorsunuz deniliyor ama aslına uygun yenilenmeyi şart koşuyor. Burada bu uygulamaları ancak bilinçli alıcılar üstleniyor. Evlerde yaşam olmadıkça satın alınmasının bir manası da kalmıyor. Sit alanındaki evi koruma altında değilse villa tarzı geniş balkonlu, garaj kapılı ve özgün duvarların yıkıldığı modern yapılar yapılıyor, bu yapılar geleneksel yapıya uygun olmadığında, bölgenin bütünlüğüne ve özgünlüğüne zarar veriyor."
Emlakçıların, Safranbolu’nun kent dokusunun korunması adına, yerel yönetimler ve inşaat sektörü ile birlikte hareket etmesi gerektiğine dikkat çeken Ayhan, ayrıca bölgedeki emlak piyasasının sürdürülebilirliği için, restorasyon ve yeni yapımların geleneksel mimariye uygun olarak yapılması gerektiğine işaret ediyor.
Safranbolu’da, tarihi mirasın korunması ve ekonomiye katkı sağlayacak doğru adımların atılması, bölgenin geleceği açısından büyük önem taşıyor. Gelişmeleri yakından takip edecek bağımsız bir denetim mekanizmasının, bölgenin turizm ve emlak piyasasının, kültürel miras değerleri çerçevesinde şekillenmesinde rol alması bekleniyor.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.