Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Dinçel: “Kadına Hakaretle, Yiğitlik Yapılmaz”

Gündem Yayın: 26.04.2017 14:36
Yazar:
Dinçel: “Kadına Hakaretle, Yiğitlik Yapılmaz”

Arslanlar’da usulsüz bir şekilde Kültür Merkezi  yapımına  red oyu veren  CHP’li Meclis Üyesi  Serap Karaoğlu’na  Safranbolu Belediye Başkanı Necdet Aksoy tarafından hakaret edilmesine CHP İl Başkanı Av. Erdoğan Dinçel tepki göstererek, “İktidarın desteğini arkasına alarak bir kadına saldırmayı, hiç kimse yiğitlik olarak görmesin. Hepimiz yarın bu sokaklara çıkıp, yürüyeceğiz. Sayın Belediye Başkanı, görevi bittikten sonra, sade bir vatandaş gibi sokağa çıkıp gezdiğini inşallah hep beraber görürüz” dedi

Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Av. Erdoğan Dinçel;  geçtiğimiz günlerde Safranbolu Belediyesi’nin yapmış olduğu, Belediye Meclis Toplantısı’nda Arslanlar’da usulsüz bir şekilde Kültür Merkezi  yapımına  red oyu veren  CHP’li Meclis Üyesi  Serap Karaoğlu’na  Belediye Başkanı Necdet Aksoy tarafından hakaret edilmesine tepki gösterdi.

Parti binasında CHP Safranbolu İlçe Başkanı İbrahim Ayhan ve CHP’li Belediye Meclis Üyesi Serap Karaoğlu ile birlikte bir basın toplantısı düzenleyen İl Başkanı Erdoğan Dinçel, Kadına hakaretle yiğitlik yapılamayacağını ifade ederek, “Safranbolu Belediye Başkanlığı, Arslanlar’da bir Kültür Merkezi yapılması ile ilgili bir gazete ilanı vermişti. Bu gazete ilanı Karabük’te çok tartışıldı ve değerlendirildi. Kültür Merkezi yapımı için, bağış yapılması konusu ile ilgili bir ilandı bu. Ancak, daha sonra Belediye Yönetimince görüldü ki, yapılan bu ilan nedeniyle Safranbolu Belediyesi’nde bir Belediye Meclis Kararı yok. Belediye Meclis Kararı olmayan konuda, bir ilan verildiği anlaşıldı. Bunu bir eksiklik olarak görüp, hemen geri çekildi. Bu çok ciddi hatayı, basit bir eksiklik gibi değerlendirip, üzerini kapatmaya çalıştılar. Apar topar Safranbolu Belediye Meclisi, toplantıya çağırıldı. Geçtiğimiz günlerde yapılan toplantıda, bu konu yeniden olağanüstü gündemde değerlendirildi. Belediye Meclisinde görev alan, Belediye Meclis Üyelerinin oradaki görüşmeler ve alınacak kararlar ile ilgili serbest iradesini kullanarak, EVET veya HAYIR, KABUL veya RED oyu kullanma hakkı vardır. Bu Belediye Meclis Üyesinin en doğal hakkıdır. Alınmak istenen karar, parti kurullarımızca değerlendirildi. Yaptığımız incelemelerde ve değerlendirmelerde, bunun hukuka ve usule uygun olmadığını gördük. Bu tür işlemlerde bir ihale açılması gerekmektedir. Adı nedir bunun? Sayın Belediye Başkanı’nın ifadesiyle, ‘şartlı bağış’. Şartlı bağışı kabul etmek… Ben böyle bir yöntem duymadım hiç bu güne kadar. Belediye Meclis Toplantılarında da, hukukçu olarak da duymadım. Şartlı bağışı kabul etmek diye bir Belediye Meclis kararı alınamaz. Nedir şartlı bağış? Sayın Belediye Başkanı’nın ifadesiyle, oraya isim hakkı vermek ve otoparkı kullanmak karşılığı bağış… Yapılan bir işin karşılığı varsa, onun adı bağış olmaz. Bağış, karşılıksız yapılır. Yapılacak işler için kesinlikle bir ihale açılması gerekmektedir. Bu düşünce ile Belediye Meclis Üyelerimizle, Sayın İlçe Başkanımız ve İlçe Yönetimi toplantı yaptı. Bu konuda hukuksuzluk ve usulsüzlüğün engellenmesi düşüncesiyle bu duruma RED oyu kullanılmasında karar verdiler. Bu çerçevede, Belediye Meclis Üyemiz Serap Karaoğlu, söz alarak muhalefetini diretti ve RED oyu, HAYIR oyu verdi. Ancak ne yazık ki, Sayın Belediye Başkanı bir kişinin RED oyuna tahammül edemedi, her zamanki fevri tavırlarıyla, çok çirkin tavırlarıyla, Sayın Belediye Meclis Üyemize hakaretler yağdırmaya başladı. Belediye Meclis Üyemize hakaret ederken, aynı zamanda onun şahsında partimize ve CHP’lilere de hakaretlerini sürdürdü. Bu anlayış son zamanlarda kendi dediğinin karşısında olan, hukuksuzluklara, usulsüzlüklere karşı, yasalara karşı, olanlara yasalara davet eden, bu konuda tavır koyan insanlara, vatan haini deme alışkanlığını ne yazık ki yoğunlaştırdı. Ve son zamanlarda bu siyasi anlayış tarafından alışkanlık haline getirdi. Sayın Belediye Başkanımızın yapmış olduğu açıklamalarda, yakışmayacak bir şekilde, bir Belediye Meclisi Üyesine, özellikle bir kadına yapmış olduğu hakaretleri bizleri çok üzmüştür. İktidarın desteğini de arkasına alarak bir kadına saldırmayı, hiç kimse yiğitlik olarak görmesin. Kadına hakaretle, yiğitlik yapılmaz. Arkasına güvenerek, yiğitlik yapılmaz. Hepimiz yarın bu sokaklara çıkıp, yürüyeceğiz. Sayın Belediye Başkanı, görevi bittikten sonra, sade bir vatandaş gibi sokağa çıkıp gezdiğini inşallah hep beraber görürüz. CHP’nin hiçbir hizmete karşı olmadığını ama bu hizmetlerin yasalara ve hukuk çerçevesinde yapılması gerektiğini ifade ediyorum” dedi.

“HİZMETİ DEĞİL, HUKUKSUZLUĞU ENGELLİYORUM”

Cumhuriyet Halk Partisi Belediye Meclis Üyesi Serap Karaoğlu ise yaptığı açıklamada, hiçbir zaman Belediyenin hizmet etmesini engellemeye çalışmadığını, Belediyenin hukuksuz işlem yapmasını engellemeye çalıştığını belirterek, “Safranbolu Belediye Meclisi’nin olağanüstü toplantısında, Arslanlar’a yapılmak istenen Kültür Merkezi ile ilgili bir Belediye Meclis Toplantısı gerçekleştirildi. Bende, CHP Belediye Meclis Üyesi olarak, hem Partimin hem de şahsımın kararıyla, burada yapılan işlemin uygun olmadığı düşüncesiyle toplantıda da çekincelerimi belirttim. Öncelikle Belediye Meclisi, bir bağışı kabul ederse, o bağışın bir mahiyeti olur. Bağışın, somut, elde tutulan bir şeyi olur. Paraysa, miktarıdır. Gayrimenkulse, gayrimenkulün ne olduğu bilinir. Ancak buradaki bağışın ne olduğu bilinmiyordu. Kültür Merkezi’nin bağış yoluyla yapımı diye önümüze geldi. Ben bunun doğru olmadığını söyledim. Mülkiyeti belediyeye ait parselde bir şey yapılması planlanıyorsa, mutlaka ihaleye gidilmesi gerektiğini söyledim. İhalede, şartnamede belirli kriterler konulur. Eğer bağış yapmak isteyen arkadaş altındaki otoparkı almak istiyorsa, sizde bu şartnamede bunu belirtirsiniz, ihaleye gider, alırsınız diyerek kendimin ve partimin kararını mecliste belirttim. Ancak Belediye Başkanı, her zamanki tavrıyla, bu karşı çıkışımın ‘ben bağışı kabul etmiyorum, Safranbolu’da yapılacak olan hizmetlere engel olmak için muhalefet yapıyorum’ olarak algılandı. Defalarca belirtmeme rağmen, yöntemin usulsüz olduğunu belirtmeme rağmen, ihale ile yapılması gerektiğini savunmama rağmen, konu hakkında ısrarcı oldu. Meclisteki toplantı bittikten sonra oylamaya geçildi. Oylamada ben RED oyu kullandım. Belediye Başkanı ve 3 tane belediye meclis üyesi arkadaşımız da, çekimser oyu kullandı. Belediye Başkanı her nedense, bu kararın oy birliği ile geçmesini istediği için oyları tekrarlattı. Tekrar oy kullandık. İki çekimser arkadaşımız EVET’e döndü. Ama ben tavrımı değiştirmedim. Çünkü birdir ve o doğrunun da arkasındayım her zaman. Ondan sonra gerçekleşen olaylar, Belediye Başkanını gerçekten burada saygısız buluyorum. Bu durumda partime yapılmış olan saygısızlık olarak görüyorum. Kendisi, bana ‘nerede zararlı bir iş varsa, siz oradasınız’ diye bir tavır sergiledi. Bunu açıklamasını istiyorum. Hangi zararlı işte, nerede olmuşuz? Bunu bana hangi gerekçe ile söyledi bunu bilmiyorum. Hiçbir zaman Belediyenin hizmet etmesini engellemeye çalışmıyorum. Belediyenin hukuksuz işlem yapmasını engellemeye çalışıyorum. Belediye Başkanı olup, o makamda oturması, hiç kimseye sesini yükseltebileceğini gerektirmiyor. Buradan kendisine tekrar sesleniyorum. Konu ile ilgili benden kesinlikle özür dilemeli. Benim şahsımdan, benim partimden özür dilemeli” dedi.

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Ordu’da yumurta üretimi yıllık 40 milyonu aştı

Ekonomi Yayın: 30.04.2024 20:12
İhlas Haber Ajansı

Ordu Yumurta Üreticileri Birliği Başkanı Celal Sezgi, ilde yıllık 40 milyon adedin üzerinde yumurta üretimi yapıldığını, bu yumurtaların Türkiye’de 10 binden fazla market raflarında satışa sunulduğunu söyledi. Sezgi, tavukların aynı zamanda kahverengi kokarca zararlısını da yiyerek azaltan bir özelliği olduğunu belirtti.

Ordu’da yumurta üretimi, Büyükşehir Belediyesi ile İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından hayata geçirilen projeler ve destekler ile yaygınlaşıyor. İl genelinde yıllık üretimi yapılan 40 milyon adetten fazla yumurta, ülke genelinde 10 binden fazla marketin raflarında satışa sunuluyor. İldeki yumurta üretiminin ilerleyen süreçte daha da artması hedefleniyor.

“Ordu yumurtasının Türkiye’de marka olacağını tahmin ediyoruz”

Ordu Yumurta Üreticileri Birliği Başkanı Celal Sezgi, ilde yeni yapılan projeler ile birlikte yumurta üretiminin arttığını söyledi. İl genelinde yıllık 40 milyon adedin üzerinde yumurta üretimi olduğuna değinen Sezgi, “Hibe çalışmaları ve yeni projeler ile birlikte artarak devam ediyor. Ordu Büyükşehir Belediyemiz ile ortaklaşa sürdürdüğümüz ciddi projeler var, o projelerin hayata geçirilmesi ile beraber gerçekten Türkiye’de marka olarak raflarda olan bir ürün haline geleceğini tahmin ediyoruz” diye konuştu.

“Orta Doğu’daki savaş gerilimi nedeniyle ihracat durma noktasına geldi, yumurta fiyatları yarıya indi”

Sezgi, yumurta fiyatlarında yarı yarıya bir düşüş yaşandığını ifade ederek, “Şu anda üretici adına tedirginlik vere bir durum yaşıyoruz, sebebi de Orta Doğu’daki savaş gerilimi nedeniyle Süveyş Kanalı kapandı ve ihracat yüzde 90 durdu. İhracat ürününün tamamen iç piyasaya yönelmesi yumurtada yüzde 100 oranında bir fiyat indirimine sebep oldu. Şu anda gıda ürünleri arasında fiyatı düşen tek ürün yumurta diyebiliriz. Bu tüketici adına sevindirici bir durum ancak bir üretici birliği olarak eğer gider kalemlerinde bir iyileşme olmadan yumurta fiyatları düşerse bu üretimin her geçen gün daha da azalacağı anlamına gelmekte. Ramazan ayından önce 140 TL bandında olan 30’lu yumurta şuanda 65 liraya kadar geriledi, bu da üreticiler için kaygı verici bir durum” şeklinde konuştu.

“Tavuklar kahverengi kokarca ile mücadelede etkili”

Amerika ve Avrupa ülkelerinde tarım alanlarında ciddi zararla neden olan kahverengi kokarcanın geçen yıl itibariyle bölgede etkili olduğunu ve ciddi zararlar verdiğini söyleyen Sezgi, tavukların bu zararlı ile mücadelede etkili bir rol oynadığını ifade etti. Sezgi, “Gözlemlediğimiz, bakanlığımızın yaptığı kimyasal ilaçlamanın yanı sıra tavuğun kokarca ile mücadele etkin bir rol oynaması. Tavuğun yaylım alanlarında kokarca popülasyonu çok az çünkü tavuğun severek beslendiği bir protein kaynağı. Kokarca ile mücadelede özellikle köylerde ikamet eden vatandaşlarımızın tavuk besleyip popülasyonu arttırmasını, kokarca ile mücadele tavuğu da kullanmasını öneriyoruz” ifadelerine yer verdi.