Karabük Postası tarafından
03 Mayıs, 2014 07:11 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Zonguldak’ta

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül: "Başbakan ve Ben Söz Konusu Olduğunda Başka Adaylar da Şüphesiz Söz Konusu Olacak. Bu Kararı Hangimizin Aday Olacağıyla İlgili İkimiz Arasında Bir Karar Vereceğimizi Söyledik. Ama Herhalde Başbakan'ın Daha İstişare Yapma İhtiyacı Var Çünkü Bazı İstişareler Yapıyor" ZONGULDAK Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Zonguldak Valiliğinde halkın yoğun ilgisiyle karşılaştı. Gül, Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili olarak da “Başbakan ve ben söz konusu olduğunda başka adaylar şüphesiz söz konusu olacak. Bu kararı biz hangimizin aday olacağı ile ilgili ikimiz arasında bir karar vereceğimizi söyledik. Ama herhalde başbakanın istişare yapma ihtiyacı var. Çünkü bazı istişareler yapıyor” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, göreve geldiğinde 81 ili gezme projesi kapsamında Zonguldak’a geldi. Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde ziyaret etmediği Zonguldak’ta, halkın yoğun ilgisiyle karşılaşan Gül, Zonguldak Valiliği’nde önemli açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ilgili gazetecilerin sorularını yanıtlayan Abdullah Gül, şöyle konuştu: “Özellikle Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili tabii ki takvim işlemeye başladı. Tabii ki de adaylar olacaktır. Millet karar verecektir. İlk defa Cumhurbaşkanı halk tarafından seçilecek. Başbakan ve ben söz konusu olduğunda ki başka adaylar şüphesiz söz konusu olacak. Bu kararı biz hangimizin aday olacağı ile ilgili ikimiz arasında bir karar vereceğimizi söyledik. Ama herhalde Başbakan’ın daha istişare yapma ihtiyacı var. Çünkü bazı istişareler yapıyor. Görüyorsunuz. Bunun ötesinde bu konuşmayla ilgili fazla bir şey söylemek istemem. Seçimlerin kuralları bellidir. Demokrasinin temel unsurları, memleketimizde geçerlidir. Takvim bildiğiniz gibi işleyecek adaylar çıkacak. Halk kimi görmek istiyorsa ona karar verecek. Bundan dolayı herhangi bir şekilde Türkiye’de siyasi bir risk herhangi bir şekilde gerilim, beklenmeyen bir olay beklememek gerekir. Sabırla bu süreçlerin bitmesini hep beraber takip etmek gerekir.” “BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ, DEMOKRASİNİN TEMEL GÖSTERGESİDİR” Basın özgürlüğünün demokrasinin temel göstergelerinden biri olduğuna dikkat çeken Gül, sözlerini şöyle sürdürdü: “Basın özgürlüğü basın hürriyeti tabii ki önemlidir. Demokrasinin temel göstergelerinden birisidir. Bu yönde yapılan eleştirileri dikkatlice dikkate almak gerekir. Bunları da gidermek için hep gayret göstermek gerekir. Bunu her zaman söylerim. İnsanlar düşüncelerini rahatlıkla belli bir üslup çerçevesinde ifade edeceklerdir. Bunun bir alanda tabii ki basın vasıtasıyla yapmaktır.” Türkiye’nin 1960’tan bu yana ordularını yeniden yapılandırmayan ülkelerden birisi olduğuna dikkat çeken Gül, şöyle konuştu: “Dün Milli Güvenlik Kurulu bildirisinde de açıkladık. Aslında bu bir ihtiyaçtı. Biliyorsunuz soğuk savaş döneminden sonra yani Soyvetler çöktükten sonra bütün dünya ülkeleri köklü savunma reformu yaptı. Ordularını hep yeniden yapılandırdılar. Müttefiklerimiz başta olmak üzere. 1960’tan bu yana bunu yapmayan nadir ülkelerden birisiyiz. Burada önemli olan silahlı kuvvetlerimizin etkinliği, verimliliği ve caydırıcılığını her bakımdan üstün tutmaktır. Hepimiz Türk Milleti olarak silahlı kuvvetlerimize göz bebeğimiz gibi bakarız. Onun gücü ve caydırıcılığı ile övünürüz. Bu anlamda bir senedir devam eden kurduğum bir sivil askeri komite var. Onlar Milli Güvenlik Kurulu’na bilgi verdiler.” Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Dar Bölge Seçim Sistemi ile ilgili soruya da şöyle karşılık verdi: “Dar Bölge seçim sistemi, tabii o Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin bilebileceği bir konudur. Siyasi partiler zaman zaman seçim sistemi üzerinde çalışırlar, görüşürler. Önemli olan şey halkın temsilinin en iyi şekilde ve katılımının en iyi şekilde gerçekleşmesidir. O açıdan benim söyleyebileceğim çok fazla bir şey yok. Berraklaşmış herhangi bir proje de taslak da söz konusu değil. Gördüğüm kadarıyla bütün bunlar tartışma safhasında.” Gül, daha sonra basına kapalı olarak protokol üyeleriyle görüştü.
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
04 Ekim, 2025 16:52 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Sanayi sitesindeki cinayatin sanıklarının yargılanmasına devam edildi

Kastamonu’da kaporta tamiri ve araç boyama sebebiyle çıkan arbedede kaporta ustasının öldürülmesiyle olayıyla ilgili sanıkların yargılanmasına devam edildi.
Olay, 13 Temmuz 2024 yılında Kastamonu Eski Sanayi Sitesi 6. Sokak’ta meydana geldi. Edinilen bilgiye nazaran, sanayi sitesinde kaporta ustası olarak çalışan İbrahim Aslan ile Ümit B. ve kardeşi Fatih B. ortasında kaporta tamiri ve araç boyaması sebebiyle tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine çıkan arbedede taraflar birbirlerine bıçak ve silahla saldırdı. Taraflar ortasında çıkan silahlı arbedede kaporta ustası İbrahim Aslan, kurşunların isabet etmesi sonucu olay yerinde hayatını kaybetti. Polis takımları tarafından başlatılan çalışma sonucunda, cinayet olayına karıştığı belirlenen birebir aileden Yaşar B., Ümit B., Fatih B., Kazım B. ve Sevinç B. gözaltına alındı. Kastamonu Adliyesine sevk edilen şüphelilerden Ümit B. ve Fatih B. tutuklanırken, Yaşar B., Sevinç B. ve Kazım B. ise isimli denetim kaidesiyle hür bırakıldı.
Olayın akabinde sanıklar hakkında"kasten öldürme" cürmünden açılan dava Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye devam etti. Duruşmada kendisini savunan tutuklu sanık Ümit B., "Benim yerimde kim olsa birebirini yapardı. Ailemi korumak zorunda kaldım. Mecbur bırakıldım. Aracım gasp edildi. Sonra aileme silahlı akın oldu. Tehlikeyi savuşturmak için rast gele ateş ettim. Bu yüzden tahliyemi isterim. Palavra beyanlarda bulunuluyor. Aleyhime verilen sözleri muhakkak kabul etmiyorum" dedi.
Fatih B. ise, "Aleyhime verilen sözleri kabul etmiyorum. ’Fatih’te iki tane silah vardı’ biçiminde sözler verildi. Bundan ötürü tutuklu bulunuyorum. Daima aleyhime değişik ve palavra sözler veriliyor. 15 aydır tutukluyum, çocuğum okulu bırakmak zorunda kaldı. Hasta çocuğum var. Bir gün tedavisine dahi gidemedim. Maddi olarak da ailem güç durumda. Uzun müddettir tutukluyum ve ailem mağdur oldu, tahliyemi talep ediyorum" diye konuştu.
Tutuksuz yargılanan sanıklar Yaşar B., Sevinç B. ve Kazım B. ise, hatasız olduklarını söz ederek beraatlarını talep ettiler.
Maktul İbrahim Aslan’ın eşi M. Aslan da, "Hepsi tutuklansın, cezalandırılsın. Hepsi ezberlemiş halde tabirlerini veriyorlar" biçiminde konuştu.
Olay yerinde yapılan keşif raporunun gelmesinin beklenmesine karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

Bizi sosyal medyadan takip edin