Asuman Doğan tarafından
12 Şubat, 2025 10:55 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

CHP Merkez İlçe Başkanı Ali Yavuz: “Her zaman işçilerin yanındayız”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Karabük Merkez İlçe Başkanı Ali Yavuz, KARDEMİR’de devam eden Toplu İş Sözleşmesi görüşmeleri hakkında açıklamalarda bulundu. Yavuz, işçilerin haklarını savunmaya devam edeceklerini vurgulayarak, “Her zaman işçinin yanında olduk ve olmaya da devam edeceğiz” dedi.

Emeğin en yüce değer olduğunu belirten Başkan Yavuz, KARDEMİR işçilerinin sadece Karabük’ün değil, Türkiye’nin sanayi gücünün temel taşlarından biri olduğunu ifade etti. Yavuz, “Sizlerin alın teriyle yükselen bu fabrikalar, Karabük’ü var eden en büyük miraslardan biridir” diyerek, işçilerin haklarının korunması gerektiğini dile getirdi.

Özçelik-İş Sendikası ile KARDEMİR yönetimi arasında süren toplu iş sözleşmesi görüşmelerini yakından takip ettiklerini belirten Yavuz, "İşçimizin emeğinin karşılığını alması, insanca yaşayabileceği bir ücretle hayatını sürdürebilmesi en doğal hakkıdır. Biz CHP olarak her zaman işçinin yanında olduk ve olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Ücret artışı taleplerinin karşılanması, refah seviyelerinin yükseltilmesi ve hak ettikleri çalışma koşullarına kavuşmaları için mücadelelerini sürdüreceklerini belirten Yavuz, “Hiçbir işçi kardeşimiz yalnız değildir! Haklı mücadelenizde yanınızda olmaya devam edeceğiz” dedi.

Ayrıca KARDEMİR çatısı altında ağır ve zor şartlarda çalışan vagon boşaltma, seramik, merkez bakım, taşeron işçileri ve müteahhit firma çalışanlarının da bu mücadelenin önemli bir parçası olduğuna dikkat çeken Yavuz, bu işçilerin hak ettikleri güvencelere kavuşması gerektiğini belirtti. “Bu emekçilerimiz de kadro güvencesine sahip olmalı, KARDEMİR bünyesinde iş güvencesine kavuşmalıdır” diyen Yavuz, aynı işi yapan işçiler arasında ayrımcılığın ortadan kaldırılması ve eşit haklara sahip olmaları gerektiğini ifade etti.

“Bu işçilerimizin emeklerinin sömürülmesine, ağır ve zor koşullarda güvencesiz şekilde çalıştırılmalarına asla izin vermeyeceğiz! İşçi kardeşlerimizin KARDEMİR çatısı altında, sendikal haklara sahip, güvenceli ve insanca yaşayabilecekleri bir statüye kavuşması gerekmektedir” diye konuşan Yavuz, işçilerin haklarını görmezden gelen hiçbir anlayışı kabul etmeyeceklerini vurguladı.

Yetkilileri sorumluluk almaya davet eden Yavuz, “Eğer bir adaletsizlik söz konusu olursa, bunun karşısında dimdik duracağımızdan kimsenin şüphesi olmasın” dedi. Bu sürecin yalnızca bir ücret meselesi olmadığını, aynı zamanda Karabük’ün geleceğini de ilgilendirdiğini belirten Yavuz, “KARDEMİR, bu kentin kalbidir. İşçinin hakkını korumak, Karabük’ü korumaktır” ifadelerini kullandı. CHP olarak işçilerin haklarını savunmaya devam edeceklerini vurgulayan Yavuz, “Hep birlikte, emeğin hakkını alacağı güne kadar dayanışma içinde olacağız” dedi.

blank
İsmail AKCA tarafından
11 Nisan, 2025 23:18 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Eğitim Kenti Karabük Vizyonu..!

Bir zamanlar Karabük’ün en köklü mahallelerinden biri olan Öğlebeli Mahallesi, bugünlerde sessiz bir çığlık atıyor. Bu çığlık, artık kapanma noktasına gelen ve 1-2-3-4. sınıfların adeta bir arada eğitim gördüğü okulda..!

Konuyu daha önce gündeme getirmiştik lakin yetkililer tarafından geçiştirilerek üzeri kapatılmıştı.

21. Yüzyılda şehrin göbeğinde birleştirilmiş sınıf uygulaması!

Tam da “Eğitim Kenti Karabük” vizyonuna uygun değil mi?

Yaşanan son olay, ne yazık ki bu çığlığı bambaşka bir boyuta taşıdı:

Bir veli, bir anne baba, ipe sapa gelmez iddialarla çocuğunu emanet ettiği okulun müdür yardımcısına saldırdı. Günlerdir okulda adeta terör estiren bu aile ile ilgili kulağımıza gelen bilgiler çok ürkütücü boyutlarda. Müdür Yardımcısına fiziki şiddet uygulayan şahsın psikolojik raporu olduğu ve cezai ehliyetinin bulunmadığı, bunu da ulu orta bağırarak “benim raporum var kimse bana dokunamaz, istediğime istediğimi yaparım” şeklinde kendine silah edindiği söyleniyor. Eğer gerçekten böyleyse acilen araştırılıp müdahale edilmesi gereken bir durum zira bu durumda okulda kimsenin can güvenliği yok demektir.

Aslında Öğlebeli İlkokulu'nda yaşananlar Türkiye’de eğitim sisteminin geldiği noktanın bir göstergesi.

Eğitimde fırsat eşitliği gibi kavramların içinin boş olduğunun bir kanıtı. Daha önce ülkemizin birçok yerinde şahit olduğumuz bu şiddet olayları ise eğitimdeki çöküşün, öğretmenlik mesleğinin düşürüldüğü durumun fiziksel bir temsili haline geldi.

Bu olay, sadece Öğlebeli için değil, Türkiye’nin dört bir yanındaki eğitim sistemimiz için bir uyarı niteliğinde. Sorunları görmezden gelmek yerine, eğitimde daha modern ve kapsayıcı çözümlerle geleceğimizi koruma vakti. Öğlebeli'nin sesi, aslında hepimizin sesi.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.