Karabük Ağız ve Diş Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Ahmet Taylan Çebi, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, "Diyabet ve Ağız ve Diş Sağlığı" konusunda bilgilendirmede bulundu. Ağız ve Diş Sağlığının önemine dikkat çeken Çebi yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: ‘’Diabet (Diabetes Mellitus) vücudumuzda pankreas salgı bezinin istenilen düzeyde insülin hormonu üretememesi veya ürettiği insülin hormonunun etkili bir şekilde kullanılamaması durumunda oluşan, hayat boyu süren ve toplumda oldukça yaygın olarak görülen bir hastalıktır. Basit tanımlama ile diyabet; vücudun şekeri kullanamaması sonucunda kandaki şeker miktarının normalin üstüne çıkarak vücuda zarar vermesidir. Diyabetin belirtileri; aşırı su içme, iştahın çok olması, gün boyu sık idrara çıkmak, kuru ve pullu cilt, halsizlik ve yorgunluk, geç yara iyileşmesi ve görme bozukluklarıdır. Diyabetin komplikasyonları ise; nöropati, nefropati, retinopati, kardiyovasküler hastalıklar, diyabetik ayak, serebrovasküler atak ve periodontitis (diş eti enfeksiyonu) ‘dur. Ağız-diş sağlığı ve sistemik genel sağlık birbirleriyle etkileşim içerisindedir dolayısıyla diyabetli hastalarda diş ve dişetlerinin bakımı çok önemlidir. Diyabet hastalarında pek çok ağız içi değişiklikler görülmekle birlikte ilk değişiklik ağız kuruluğudur. Kontrolsüz diyabet hastalarında ağız kuruluğu ve yanmanın yanısıra mukoz membranlarda hiperemi ve şişme, dilde filiform papilla (tat alma tomurcukları) kaybı dolayısıyla da tat alma bozuklukları, kayıpları görülür. Diyabet hastalarında diş ve diş eti enfeksiyonlarının önüne geçilemediğinde enfeksiyonu sınırlandırmak güçleşir. Diş kaynaklı enfeksiyonlar diğer enfeksiyonlar gibi hiperglisemiyi ve yağ asidi metabolizmasını artırarak diyabetik ketoasidoza neden olabilirler. Bu sebeple de diyabetlilerde diş ve diş eti sağlığını korumak ve devamlılığını sağlamak oldukça önemlidir. Yapılan bilimsel çalışmalar neticesinde, diş eti hastalığına sahip diyabetli hastalarda enfeksiyonunun iyileşmesi ile insülin ihtiyacının azaldığı görülmüştür. Bir başka bilimsel çalışmada diyabet hastalarında periodontitis (diş eti enfeksiyonu, hastalığı) oranının arttığı, diş eti enfeksiyonlarının da kan-glukoz kontrolünü olumsuz etkilediği belirtilmiştir Kontrolsüz diyabet hastalarında diş ve diş eti enfeksiyonu varlığında ağızlarında kötü koku ve ağrı karakterizedir. Enfeksiyona bağlı oluşan diş kayıpları neticesinde de kişilerde çiğneme sorunları, beslenme bozuklukları ve buna bağlı olarak da gastrointestinal şikayetler, düzensiz kan şekeri seviyeleri gibi şikayetler ortaya çıkar. Diyabetin diş eti hastalıklarının oluşmasında önemli bir risk faktörü olduğu bilinmektedir. Ayrıca diş eti enfeksiyonlarının, diş eti hastalıklarınında diyabetteki tabloyu daha kötüleştirdiği de bilimsel çalışmalar neticesinde bildirilmiştir. Bu sebeplerle diyabetli bireylerin ağız sağlığını en üst seviyede tutmaları hem ağız ve diş sağlığı için hem de genel sağlık durumları ve diyabet hastalığının prognozu için son derece önem teşkil etmektedir. Bu bağlamda; Kan şekerini kontrol altında tutmak, Beslenme düzenine ve şekline dikkat etmek, Günde 2-3 kez dişleri düzenli fırçalamak, Günde 1 kez diş ipi ve ağız çalkalama suyu kullanmak, Total ya da parsiyel protez (takma diş) varsa onların temizliğine dikkat etmek, Düzenli diş hekimi ziyaretleri gerçekleştirmek, Diş hekimine diyabetin olduğunu mutlaka söylemek gerekir.” (Nurettin Acar)